2015 yılında İstanbul merkezli kurularak ‘ulaşılabilir lüks’ stratejisiyle konsept projeler inşa etmek amacıyla faaliyet gösteren Luxera Gayrimenkul, yatırımcılara uygun fiyatlarla kaliteli yapılar sunuyor. Hayata geçirdiği projelerin yanı sıra yeni ve en büyük projesi olan Luxera Meydan Projesi’yle İstanbul Mahmutbey-Bağcılar Bölgesine yüksek bir değer katmaya hazırlanan Luxera Gayrimenkul, önemli metro güzergahlarının tam orta noktasında yer alarak İstanbul’da tek olma özelliği taşıyor. Yapılarının her birinde A Plus ürünler kullandıklarını ve her geçen dönem projelerini daha da büyüttüklerini belirten Luxera Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Taş ile Luxera Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emad Ragab, hayata geçirdiklerini projelerini, farklarını ve hedeflerini Klass’a anlattı.
RAMAZAN TAŞ: “Luxera Meydan Projesi, Bağcılar Mahmutbey bölgesinin en yüksek yapısı. Manzarası her yöne hakim ve İstanbul’da hiç olmayan bir özelliği taşıyor; 3 tane metro hattının tam orta noktasında yer alıyor.”
EMAD RAGAB: “Biz Türkiye’yi iki sebepten dolayı seçtik; birinci sebep Türkiye’nin genç ve dinamik bir nufüsu var ve çabuk gelişen bir ekonomiye sahip. İkinci sebep ise Türkiye’yi ve Türk halkını çok seviyoruz”
Ramazan Bey, Luxera Gayrimenkul ile İstanbul’un yakın dönemde hızlı yükselen bölgelerinde önemli projelere imza atıyorsunuz. Luxera ile ne gibi projeler hayata geçiriyorsunuz öğrenebilir miyiz?
RAMAZAN TAŞ: Luxera’yı ortaklarımla beraber 2015 yılında kurduk. O günden bugüne kadar 4 tane proje yaptık. Bu projelerimizdeki mottomuz “ulaşılabilir lüks” Herkesi uygun fiyatlarla kaliteli yapılarla buluşturma hedefiyle çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. İlk projemiz Bağcılar-Mahmutbey Luxera Rezidans’tı. Onun arsasını kendimiz satın alıp yapmıştık. Proje 68 daire ve 5 dükkandan oluşuyordu. Kısa sürede teslimatını gerçekleştirip satışını bitirdik. Şu anda yine o bölgede en büyük projemiz olan Luxera Meydan projemizin inşaatını tamamlıyoruz. Bunu 12 dönüm arazi üzerine yapıyoruz. 242 konut ve altında da 70 mağaza var, Aynı zamanda projede açık bir avm olacak. Bölgenin tüm ticari ihtiyaçlarını da karşılayacak bir proje ve tasarımıyla çok etkileyici bir yapıya sahip. Projemizi Aralık 2019 sonunda teslim edeceğiz. Bunun dışında Bahçelievler Yenibosna ve Güneşli’de projelerimiz devam ediyor. Bunların biri 70, diğeri 100 daireden oluşuyor.
“LUXERA MEYDAN PROJESİ MAHMUTBEY-BAĞCILAR BöLGESİNİN EN YüKSEK YAPISI”
Luxera Meydan Projesi’nin özellikleri ve farklılıkları nelerdir?
R.T.: Metro üç yanda Kazanç meydan’da diyoruz. Lokasyonu ile emsalsiz bir proje. Bu proje bölgenin çevresini değiştirecek, Mahmutbey’in yeni buluşma merkezi, yeni meydanı olacak. Hem kalitesiyle hem de mimari tasarımıyla çok farklı bir proje. 22 kattan oluşuyor, 70 metre yüksekliği var. Luxera Meydan Projesi bölgenin en yüksek yapısı. Manzarası her yöne hakim ve İstanbul’da hiçbir projede olmayan bir özelliği taşıyor; 3 tane metro hattının tam orta noktasında yer alıyor. Şu an aktif olan hat Aksaray’dan gelip Bağcılar Kirazlı’dan geçerek Başakşehir’e gidiyor. İkinci hat ise Kabataş, Mecidiyeköy, Mahmutbey hattı. Bu da 2019’un sonunda açılması planlanıyor. Bu hat açıldığında günlük 700 bin yolcu kapasitesi olacak. O bölgeyi de çok ciddi bir çekim merkezi halini getirecek. Ardından da Mahmutbey’den üçüncü havalimanına bağlanacak olan Esenyurt metro hattı açılacak. Hatlar açıldığında projemizin bitişiğindeki metro istasyonları ile İstanbulun her tarafına ulaşılabilinecek. Metro hatları ile Mahmutbey aktarma transfer istasyonu gibi bir özelliğe sahip olacak. Onun için hem lokasyonuyla, hem de projesiyle bölgeye değer katacak bir proje.
Mahmutbey-Bağcılar için İstanbul’da ilerleyen dönemlerde önemli bir konum halini alacak diyebilir miyiz?
R.T.: Şu anda da zaten Bağcılar’ın marka değeri yükseliyor. Bağcılar ulaşım ağı olarak İstanbul’un en şanslı ilçelerinden bir tanesi. 7-8 tane metro hattı her tarafa bağlanabiliyor. Konumuyla hem TEM, hem de E5 güzergahlarına yakın. Yeni açılan havalimanına da ulaşım rahat bir şekilde sağlanabiliyor. Diğer bölgelere göre Bağcılar daha çok prim yapacak bir bölge.
“PROJELERİMİZİN HEPSİNDE A PLUS üRüNLER KULLANIYORUZ”
Ulaşılabilir lüksü sunduğunuza değinmiştiniz. Bunu nasıl sağlıyorsunuz?
R.T.: Lüks projeler İstanbul’da çok var ama astronomik fiyatlar konuşuluyor. Bizim projelerimizdeki amacımız ulaşılabilir lüksü uygun fiyatlarla yatırımcılara sunabilmek. Bu projemizdeki en önemli unsur dairelerin mimari tasarımlarıydı. Projemizin her metrekaresini tüketicilerin rahat ve konforunu sağlayacak şekilde planladık. Daha sonra malzeme kalitesi geliyor. Projelerimizin hepsinde A Plus ürünler kullanıyoruz. Bu bölgede yapılmayanı yapıyoruz. Bu da müşteri nezdinde teveccüh görüyor. Şu an bizden daire alanların çoğu tekrar yatırım yapacakları zaman bizi tercih ediyorlar. Bu da bizim için büyük bir avantaj oluyor.
Peki, Luxera Meydan Projesi’nin fiyat ortalaması nasıl?
R.T.: Projemizde 1+1, 2+1, 3+1 bulunuyor. 1+1’de satışlarımız bitti. 2+1 ve 3+1’ler var. Fiatlar 650 bin TL’den başlıyor. Bölgenin yeni buluşma meydanı olacak, luxera meydan alışveriş caddesindeki mağazalarımız için Kurumsal markalar ile kiralama için görüşmelerimiz devam ediyor. Restauranttan, tekstile, süpermarketten, çoçuk oyun alanına kadar her sektörden markalar olacak. Luxera meydan a gelen tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek. Ayrıca ticari alanlarımızında satışına başladık.
Luxera’da ortaklığınız ne zaman başladı. Neden böyle bir ortaklık tercih ettiniz?
R.T.: Benim 1998 da kurduğum Show hipermarketler zinciri ile şuanda İstanbul Avrupa yakasında 400 çalışanımız ve 21 şube ile hizmet veriyoruz. 2012 yılından sonrada inşaat sektöründe de faaliyete başladık. Biz Emad Bey ile 2014 yılında tanışmıştık. Onlar da Türkiye’ye yatırım yapmak istiyorlardı. Yurtdışında da inşaat projeleri var. Bizim de burada yaptığımız inşaatlar vardı. Kendileriyle görüştük ve inşaat işinde birlikte ortaklık yapıp daha güçlü projeler üretmeye karar verdik. Nitelikli projeler yapmak için bir araya gelerek güçlerimizi birleştirip daha büyük yatırımlar yapmaya başladık.
Emad Bey, Siz Mısır’da önemli bir işadamısınız.Türkiye’de inşaat sektörüne yatırım yaparak yeni projelere imzalar atıyorsunuz. öncelikle neden Türkiye’yi tercih ettiğinizi öğrenebilir miyiz?
EMAD RAGAB: Biz Türkiye’yi iki sebepten dolayı seçtik; birinci sebep Türkiye’nin bir ekonomik gücü var ve çabuk gelişen bir ekonomiye sahip. İkinci sebep ise Türkiye’ye karşı güzel duygularımız var. Gerçekten Türkiye’yi çok seviyoruz. Bir tek ben bu düşüncede değilim genelde Arap yatırımcılar Türkiye’yi tercih ederler. Halbuki başka bazı ülkelerde yatırım yapmak için bize davet edenler ve daha cazip koşullar önerenlerde bulunuyordu . Türkiye, bizim kültürümüze, hayatımıza yakın bölge. Bu yüzden Türkiye gibi bize uygun yerleri seçiyoruz.
Röportaj: Muammer Kapucuoğlu
Fotoğraflar: Yavuz Kaynar
Mekan:W Hotel İstanbul
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Nisan sayısında..
.JPG)
.jpg)
.JPG)
.JPG)
.jpg)
.JPG)
