Armed, Türkiye’deki Ünlü İsimlerin Güvenlik Markası Oldu

Armed, Türkiye’deki Ünlü İsimlerin Güvenlik Markası Oldu Armed, Türkiye’deki Ünlü İsimlerin Güvenlik Markası Oldu

Armed Güvenlik Sistemleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz, ünlü isimler tarafından tercih edilmelerinin sebeplerini Klass’a anlattı...

 

ARMED Güvenlik Sistemleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz, yenilikçi vizyonu ve trendleri takip eden yapısı ile sektöründe fark yaratmayı başarmış bir isim. Sunduğu güvenlik sistemleri ile iş, sanat ve sosyal yaşam dünyasının ünlü isimleri tarafından tercih edilen bir şirket haline gelen ARMED, 7/24 hizmet kalitesi ve sunduğu son teknolojik hizmetleri ile kullanıcılarına büyük bir güven veriyor. Güvenlik sistemleri sektörüne yenilikler getiren ve her adımıyla fark yaratan ARMED Güvenlik Sistemleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz, ünlü isimler tarafından tercih edilmelerinin sebeplerini ve hizmet kalitelerini Klass’a anlattı.

 

 

 

“İş dünyası ve cemiyet hayatının önde gelen isimleri tarafından tercih ediliyoruz. Türkiye’de bu işi yapan ve en bilinen dört markadan biriyiz. Armed Güvenlik Sistemleri’nin en önemli farkı ise son 6 yıldır markamızın referans ve tavsiye sistemiyle önemli bir yaygınlığa ulaşması. Sanat, siyaset, spor ve iş dünyasının önde gelen isimlerine kişiye özel hizmet veriyoruz. VIP hizmet konusunda istihdam ettiğimiz personelimiz, sadece bu özel isimlere hizmet veriyor.”

 

 

 

“Güvenlik sektörüne yönelik global trendleri yakından takip ediyoruz ve bu çerçevede hedef kitlemize tüm bu yenilikleri sıcağı sıcağına yansıtabiliyoruz. Sektörde imza attığımız ilkler ise; panik butonu uygulamamızla kişi adres vermeden, kendisine polis, itfaiye

 

ve ambulans yönlendirebiliyoruz. Kişiler iş yerlerine veya evlerine bir sistem kurduğunda Whatsapp’larına görüntü kaydını atabiliyoruz.”

 

 

 

İbrahim Bey, güvenlik sektörüne yatırım yapma hikayeniz oldukça ilginç. öncelikle bize kısaca Armed Güvenlik Sistemleri’nin kuruluş hikayesini anlatabilir misiniz?

 

Ben aile mesleğimiz olan restoran işletmeciliği konusunda deneyim sahibi olan bir kişiyim aslında. Yemek sektöründeki profesyonel geçmişim ise 1996’da İstanbul’daki evime hırsız girmesiyle bambaşka bir yön kazandı. Kendi güvenlik sistemimi, herhangi bir şirketten ya da aracıdan destek almadan kendi kendime kurmaya karar verdim. Ortaya çıkan sonuçtan çok daha memnun kalınca da ilerleyen zamanlarda yakın çevremden de kendi güvenlik sistemlerini kurmam yönünde talepler almaya başladım. Tüm bu gelişim de beni iş hayatımda radikal bir karar almaya itti. Sektör değiştirerek güvenlik sektörüne yatırım yapma kararı aldım. 1996 yılında kendi firmam Armed Güvenlik sistemleri markasını yarattım. Armed kelimesi ‘zırhlı’ anlamına geliyor. Bu markayı seçmemin temel amacı sadece Türkiye’deki değil, dünyadaki güvenlik şirketlerinin de bizi tanımasını sağlamaktı. Dünya ve Türkiye genelinde güvenlik sistemleri kuran şirketlerin ürünlerinin üzerinde ‘armed’ yazar. Bu ismin Türkiye’deki patentini alarak, tüm güvenlik firmalarına kendi reklamımı yaptırabileceğimi düşündüm. Onlara her gün istemeyerek de olsa kendi markamı telaffuz ettirmiş oldum.

 

Bir eve ya da ofise güvenlik sistemi kurarken veya müşterilere bu süreci anlatırken, ‘ARMED’ kelimesini mutlaka kullanmak zorundasınız.

 

 

 

Kurumsal ve bireysel müşterilerinin güvenlik sistemlerine yönelik bakış açısında son dönemde nasıl bir değişiklik gözlemliyorsunuz?

 

Yeni evli çiftler evine bir beyaz eşya satın alır gibi güvenlik sistemi kuruyor. Bilinç düzeyinin hızla yükseldiğini gözlemliyoruz. Bir hırsızlık vakası atlatan kişiler ise ertesi gün değil, hemen aynı gün bizi arayıp güvenlik sistemi kurdurma talebinde bulunuyor. Panik butonunu kullanmak için başvuruda bulunan kişi sayısında da önemli bir artış var. Kurumlar ise normal sistemlerden çıkıp daha akıllı güvenlik sistemleri kurdurmayı tercih ediyor. Server odasındaki klimayı, yangın sistemini ya da bir iş yerinde elektronik olarak kullanabilecekleri tüm sistemleri akıllı güvenlik sistemlerimiz aracılığıyla kontrol edebiliyorlar.

 

 

 

 

Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Nisan sayısında...