BU GÜNLERİN EN KISA ZAMANDA GEÇECEĞİNİ UMUT EDİYORUM

BU GÜNLERİN EN KISA ZAMANDA GEÇECEĞİNİ UMUT EDİYORUM BU GÜNLERİN EN KISA ZAMANDA GEÇECEĞİNİ UMUT EDİYORUM

Klass Magazin ailesi olarak 16. yılımızı bu sayı ile buruk da olsa kutlamanın keyfini yaşıyoruz. Korona Virüsü belasının tüm dünyayı sardığı bizlere evimize kapanma zorunluluğu getirdiği bu günlerin en kısa zamanda geçeceğini umut ediyorum. İnsanoğlu nice bu tarz tehlikeler atlattı ve bununda üstesinden gelecek.

Türk bilim insanlarına, doktorlarına, güvenim sonsuz. Bize düşen ise çocuklarımıza sıkı sıkı sahip çıkıp “Evde Kalmak” ve bol bol dua etmek. Allah’ın da izni ile baharın ardından gelen yaz umarım tüm yaralarımızı saracak bize iyi gelecek. Bu dönemde en önemli şey “Sevgi” ve “Umut” insan olmanın en önemli şartı. Bize bahşedilen bu duygular herkesi sarsın ve tüm dünyayı kurtarsın. Bir sevgi insanı olan dergimizin sahibi Muammer Kapucuoğlu’nu ve tüm ekip arkadaşlarımı da buradan kutluyorum nice sayılara hep beraber diyorum. En büyük teşekkür ise bizleri bu yıla taşıyan siz değerli okuyucularımıza, reklam verenlerimize ve destekleyen ailemize, iyi ki varsınız… Bu ayın en önemli günü 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve çocuk Bayramımızı unutmadım. Herkese kutlu olsun. Güzel evlatlarımıza Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün armağanı olan bu özel günü coşku ile kutlamak için halen evde de olsak inadına heyecanlanıyor, sabırsızlanıyorum.

Bu ay yazımda restoran kıyafet değil de bu zor günlerin bizi mecburen getirdiği bizim de artık özellikle kadın olarak da içinde olmamızın mecbur olduğu yapıyı biraz anlatmak istedim. Konunun uzmanı benim de üyesi olduğum Teknolojide Kadın Derneği Kurucu Başkanı Zehra öney’den dinlediklerimi derledim sizin için. Umarım size ilham verir ve teknolojinin peşinden daha yoğun bir şekilde gidersiniz.

COVID-19 SALGINI GIG-EKONOMİ VE FREE-LANCERINLARIN GüCüNü ORTAYA çIKARDI

Tarih boyunca teknoloji, her sektörde çalışma şeklini sürekli şekillendirdi. Günümüzde, Covid-19 salgını nedeniyle evden çalışmak zorunda kaldığımız bugünlerde teknolojinin çalışma ortamı üzerindeki etkisini ise radikal biçimde hissediyoruz. Teknoloji her yerden çalışmayı her zamankinden daha kolay hale getirdi. Biz de Teknolojide Kadın Derneği olarak #evdekal diyor ve günlerdir toplantılarımızı Google Hangouts, Microsoft Teams, Whatsapp, Skype gibi sosyal medya araçları üzerinden yapıyoruz. özellikle Whatsapp’ta çok vakit geçiriyoruz çünkü salgının tüm dünyayı evinde yaşamaya ve çalışmaya yönlendirdiği dönemde ofisiniz ve sosyal hayatınızı en rahat yönetebildiğiniz içinde en çok vakit geçirebileceğiniz uygulama. Youtube iş, sağlık, sosyal hayatımızda bilgilenme konusunda en çok kullandığımız uygulamaların başında. Youtube birçok uygulamanın birleşimi, onun için bir app bankası demek yanlış olmaz. Görsel olarak da çok besleyici olduğundan günümüzün maalesef uzun okumalara zaman bulamadığımız dünyasında en çok başvurduğumuz yer. Instagram son dönemde diğer sosyal ağlar içerisinde oldukça ön plana çıkan ama tabi görsel anlamda çok zengin içerikler sunduğu ve sürekli bir akış platformu olduğundan içine girdiğimizde fazlaca zamanımızı alıyor. Twitter ve Linkedin de aynı şekilde gündem takibi için neredeyse elimizden hiç düşürmediğimiz bir uygulama. çağımızın en hızlı haber paylaşım platformları olan Twitter ve Linkedin küresel bir ağa sahip olmak ve bu ağ üzerinden sürekli bilgilenmek için olmazsa olmaz uygulamalar. Teknolojinin bu kadar hayatımızı etkilediği ve artık teknolojinin her alanında okur yazar olmamız gereken bir dönemde ise Udemy çevrimiçi kurslar ve açık kaynak eğitim alt yapıları ile bilhassa teknolojiye ilgisi olanların indirip uygun online eğitim içeriğine ulaşabileceği bir uygulama. Netflix, sürekli kendini yenileyen lokal ve uluslararası içeriği, estetik ara yüzü ve kullanıcı dostu deneyimiyle özellikle bu stresli günlerde teknolojinin kullandığımız bir diğer uygulaması. Yemek Sepeti’nin yeni uygulaması Banabi’nin özverili çalışanları evinden çıkmadan çalışan bizlere tüm yiyecek ihtiyaçlarımızı hızlıca ve özenli bir şekilde servis ediyorlar. Hatta Yemek Sepeti günümüze oldukça uygun hassas bir yenilik yaptı. Online ödemelerinizde çalışanlar siparişinizi kapınıza asıp gidiyorlar ve bu sayede hiç kimse birbiriyle temas etmemiş oluyor. Teknolojide Kadın Derneği’nin toplantıları esnasında oldukça faydalandığı bir diğer uygulama olan Zoom, yine bir mobil ofis imkanını bize sunuyor. Aynı anda pek çok paydaşımız ve iş arkadaşlarımızı bulup, fikir paylaşımı yapabiliyoruz.

 

“2020, DüNYADA OLDUĞU GİBİ TüRKİYE’DE DE GİG-EKONOMİSİ VE TEKNOLOJİYİ SADECE TüKETMEYİP, üRETİME DAHA çOK KATILABİLEN KADIN FREELANCER’LARIN YILI OLACAK”

Gönderdiğimiz mesajlar anında dünyanın dört bir yanındaki iş arkadaşlarımıza ulaşıyor. Bu konuda OECD, üye ülkelerdeki işlerin yaklaşık %14'ünün yüksek oranda otomatikleştiğini, %32'sinin teknolojik ilerlemeyle kökten dönüştürüleceğini belirtiyor.[1]

Gig-ekonomi (paylaşım ekonomisi) kavramı ise işte bu süreçte karşımıza çıkıyor. Bu, kuruluşların ve free-lance çalışanların kısa vadeli iş düzenlemelerine katıldığı bir serbest piyasa sistemi. McKinsey ise ana kazancını bağımsız işlerden kazanmak olarak tanımlıyor. Artık proje tabanlı çalışmalara, kendi çalışma saatlerimizi kullanma esnekliğiyle erişiyoruz.

Aynı anda birden fazla serbest meslek edinme süreci olan “gigging”, popülaritesinin artmasıyla birlikte, Gallup verilerine göre 2018’de ABD çalışanlarının %36'sının gig-ekonomiye dahil oldu[2]. Gig-ekonomi 2020’ye kadar Amerikan işgücünün %40'ını oluşturacak.[3] Gig-ekonomisinin, kaynakların ortak kullanımı prensibini baz alan büyüklüğünün 2025 yılında 335 milyar dolara erişmesi bekleniyor. Bu durumda görünen o ki 2020, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de Gig-ekonomisi ve teknolojiyi sadece tüketmeyip, üretime daha çok katılabilen kadın freelancer’ların yılı olacak. Web geliştiriciler, yazılım geliştiriciler, bilgisayar programcıları ise geleceğin bu yeni ekonomisinde yerlerini alan meslekler olacak. örgütler ve ülkeler büyüme ve rekabette ellerini kuvvetlendirmek için bu yeni teknolojileri kullanma konusunda yarıştıkça, bu teknolojilerin insanlar ve gezegenimiz için düzgün bir şekilde çalışması için kritik bir noktada duruyoruz. 5G teknolojisinin artık ütopik bir gelecek değil, 13'ten fazla ülkenin gerçeği olduğu bu düzende, bu teknolojik gelişmelerle bütünleşememiş bireylerin atıl kalacağı bir süreci yaşıyoruz. Ve biz Teknolojide Kadın Derneği olarak teknoloji uzmanlarını desteklemek için geliştirdiğimiz online eğitim programlarımızla evden çalışmak durumunda olduğumuz bu dönemde yanınızdayız.