Levent Kırca’nın kadrosunda uzun yıllar görev yapan ünlü tiyatro oyuncusu ve Türkiye’nin önde gelen haute couture ve gelinlik markalarından biri olan Alisse nuerA’nın Kurucusu ve Sahibi Ali Aslanoğlu iş dünyasındaki başarılarının yanı sıra aile yaşantısıyla da dikkatleri üzerine çeken bir isim. Markası Alisse nuerA’yı sıfırdan kurup var eden ve kurumsal kimlikle bütünleştirerek başarıya ulaştıran Ali Aslanoğlu şu sıralar yıllardır izinden gelen oğlu Alper Aslanoğlu ile markalarını aile şirketi kavramıyla büyütmenin mutluluğunu yaşıyor. Hayatını Alisse nuerA’nın Yönetim Kurulu üyesi olarak ve yine baba mesleği olan oyunculuğu 2009 yılında Best Model of Turkey seçildiğinden beri sürdüren Alper Aslanoğlu da babasının kendisi için tam bir rol model olduğunu, hayatı ve tüm edindiği değerleri babasından daha küçük yaşlarda oynadıkları oyunlardan itibaren deneyimleyerek öğrendiğini söylüyor. Ali-Alper Aslanoğlu ile Babalar Günü’ne özel keyifli bir çekim eşliğinde mutlu baba-oğul ilişkilerini Klass okurları için konuştuk.
Ali Aslanoğlu: “Ben oğlumu yetiştirirken kendi babamı örnek aldım. Modern, çağdaş ve ileri görüşlü, yenilikçi, cesaret veren, atılımcı, hayatı seven bir babam vardı. Nur içinde yatsın. Baba olduğumda çok gençtim ben de oğlumla birlikte büyüdüm. Ona arkadaş oldum. Her çalıştığım ortama oğlumu götürdüm ve benim nasıl çalıştığımı ve hayatın ne olduğunu ona bizzat yaşatarak gösterdim.”
Alper Aslanoğlu: “Babalığı tanımla deseler, bir baba yüz öğretmene bedel, 1001 zora düşerek öğrenilecek tecrübeye ön izleme, erkeklerin daimî rol modelidir diye tanımlarım. Fakat babam için bu tanım yeterli gelmez. Babam tam bir rol model.”
Ali Bey, bir baba olarak oğullarınız dünyaya geldiğinde neler hissettiniz? Hayatınızda nasıl bir değişim oldu?
Ali Aslanoğlu: Oğlum doğduğu gün tiyatro sahnesindeydim. Sevgili Ercan Yazgan sahnede oyunu durdurup baba olduğumu bana söylediğinde ne olduğunu anlayamadım açıkçası. O zamanlar cep telefonu yok, Darülaceze’de bir oyun oynuyoruz. Oyun esnasında İdil Yazgan ve Ercan Yazgan’a Cerrahpaşa Hastanesi'nden gelen bir haberle ulaştırılmış. Ben o anda sahnedeyim bu güzel haberi aldım ve o duyguyla sahnedeki oyunuma devam ettim. çok ayrı bir baba olma haberi aldım. Herkese pek nasip olmamıştır diye düşünüyorum. O anki hislerimi anlatmam mümkün değil. Bir anda hayatınız değişiyor. Ben çok gençtim, 23 yaşındaydım. Gelen o haberle büyüdüğümü hissettim. Bu yüzden bu ayrıcalık ve bu istisna benim oğluma olan sevgim her zaman ilk haberi aldığım sahne hayatımız şeklinde özel bir ilişkiyle devam etmiştir. Bizler sanatçılar tabii ki hayata farklı bakan insanlarız, kızınız olmuş oğlunuz olmuş bizim için bir şey fark etmiyor. önemli olan vatana millete hayırlı evlat olması. Ben de öyle evlatlar yetiştirdim. Oğlum Alper’e babası olarak beni her ortamda çok mutlu ettiği için teşekkür ediyorum.
“BEN DE OĞLUMLA BİRLİKTE BüYüDüM. HAYATIN NE OLDUĞUNU ONA BİZZAT YAŞATARAK GöSTERDİM”
Oğlunuzu yetiştirirken nelere dikkat ettiniz?
Ali Aslanoğlu: Ben oğlumu yetiştirirken kendi babamı örnek aldım. Modern, çağdaş ve ileri görüşlü, yenilikçi, cesaret veren, atılımcı, hayatı seven bir babam vardı. Nur içinde yatsın. Baba olduğumda çok gençtim ben de oğlumla birlikte büyüdüm. Ona arkadaş oldum. O yüzden babam bana ne kattıysa ben bir fazlasını katarak oğluma hayatı en güzel şekilde vermeye çalıştım. Her çalıştığım ortama oğlumu götürdüm ve benim nasıl çalıştığımı ve hayatın ne olduğunu ona bizzat yaşatarak gösterdim.
“EVLATLARINIZI SIKMAYIN RAHAT BIRAKIN VE EN öNEMLİSİ DE ARKADAŞ OLUN”
Alper Bey’in çalışmalarını nasıl buluyorsunuz? Alisse nuerA markasına katkılarından kısaca bahsede bilir misiniz? Onun sizin işinizi devam ettireceğini tahmin ediyor muydunuz?
Ali Aslanoğlu: Oğlumu hayata çok erken yaşta hazırladım. Onunla parkta veya gezerken bir hayat oyunu oynarmışçasına, hayatın iyi ve kötü olan her şeyini gizlice ona hissettirmeden yani tabiri caiz ise biraz damardan girerek yaşattım. Onu hayata alıştırdım. Benim karşıma geçip “Ben Polis Koleji’ne Ankara’ya gideceğim” dediğinde de bunun olmayacağını ve kendisinin bu işte başarılı olamayacağını anlatabilecek kadar arkadaştım ona. Ve öyle de oldu… Alper arkadaşını dinledi. Sonuç olarak Alper şu an büyük bir şirket yönetiyor. Bizim sıfırdan başlattığımız bir müesseseyi kendi katkılarıyla büyüterek devam ettirmekte.
Bilgisayar mühendisi ve iyi bir yönetici. Ne kadar iyi diye soracak olursanız asla benim kadar değil... çünkü ben babayım...:) Ben her defasında bir eksik bulurum. Her seferinde bir öğüt ve tavsiyede bulunurum. Ne zamana kadar derseniz. çocuklar babalarının gözünde asla büyümezler hep çocukturlar, çocuk kalırlar. Burada böylece anlatmak çok kolay gibi görünse de yaşam o kadar çabuk geçmedi. Evlatlarınızı sıkmayın, rahat bırakın ve en önemlisi de arkadaş olun. Bütün babaların ve babalığı adam gibi çocuklarına yaşatanların Babalar Günü kutlu olsun...
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Haziran sayısında...
.JPG)
.jpg)
.JPG)
.JPG)
.jpg)
.JPG)
