Glutatyon İle Daha Sağlıklıyız ve Daha Uzun Daha Kaliteli Yaşam Şansımız Var

Glutatyon İle Daha Sağlıklıyız ve Daha Uzun Daha Kaliteli Yaşam Şansımız Var Glutatyon İle Daha Sağlıklıyız ve Daha Uzun Daha Kaliteli Yaşam Şansımız Var

Saglıklı Yaşam Yönetimi ve Medikal Estetik Hekimi Dr. Sevgi Ekiyor, Glutatyonu takviye etmeyi ve nemini Klass’a anlattı...

Glutatyon, reaktif oksijen moleküllerini ve serbest radikalleri yok ederek vücudu koruyan çok güçlü bir antioksidandır. Doğal olarak tüm vücutta üretilen, yoğun bir şekilde karaciğerde ve beyin hücrelerinde etki gösteren bir molekül olan glutatyonun üretimi, kötü beslenme, alkol, ilaçlar ve toksik maddelerden dolayı azalmaktadır. Bu yüzden dışarıdan alınması gerekmektedir. Laboratuvarda özel yöntemlerle hazırlanan bir biyoteknoloji ürünü olan Glutatyon, terapiler sayesinde 30 yıldır takviye olarak uygulanmaktadır. Yaşlanma, kanser, kalp damar hastalıkları, bunama (demans) ve birçok kronik/dejeneratif hastalığın önlenmesinde temel öneme sahiptir. Sağlıklı kalmak, performansınızı artırmak, hastalıkları önlemek ve yaşlanmanın etkilerinden korunmak, bağışıklık işlevi glutatyon düzeylerinin yüksek tutulmasıyla ilişkilidir. “Dünyadaki en güçlü ana-antioksidan olan glutatyonu oral olarak verirken şimdilerde damar yolundan da sık takviye etmekteyiz. Peki neden?” diyen Sağlıklı Yaşam Yönetimi ve Medikal Estetik Hekimi Dr. Sevgi Ekiyor ile glutatyon ile nasıl daha sağlıklı ve daha kaliteli yaşama şansımız olduğunu Klass okurları için konuştuk.

“Hastanın öz hikâyesine göre seans sayıları planlanacak şekilde haftalık kürlerle 4-10 seans kadar iv dediğimiz damar yolundan serum şeklinde verilir. Glutatyonun etkisini kuvvetlendirmek adına

Sevgi Hanım, vücudumuzda oksidanların ve antioksidanların dengesi bozulursa hangi hastalıklar oluşur?

Vücutta oksidanlar ile antioksidanlar denge halindedir. Oksidan maddelerin fazla oluşması ya da antioksidan maddelerin azalması sonucunda oksidan madde lehine kaydığında canlı için hayati önem arz eder. Oksidanların artışı; KV hastalıklar, GIS rahatsızlıklar, Diabet, Yaşlanma, Solunum, Boşaltım bozuklukları, Alzheimer, Spermde fonksiyon bozukluğu, İnfertilite (kısırlık), Hafıza bulanıklığı, Alzheimer, Parkinson gibi sistemik rahatsızlıklara ve ciltte erken yaşlanma, cilt hastalıkları, rose, sedef, akne, leke, vitiligo, dermatit, alerjilere neden olurlar.

Oksidanların salınımını arttıran nedenler nelerdir?

Hayatımızda karşılaşmaktan kaçınmakta güçlük çektiğimiz; zihinsel stres veya vücut yorgunluğundan kaynaklı stres, UV, X-ray, gama, mikrodalga ışınları, Asbest, benzen, CO hava kirleticiler, Kloroform ve diğer trihalometanlar su kirleticiler, temizlik ürünleri, tutkal, boya, parfümler ve böcek ilaçları, alkol ve sigara kullanımı, sigara-egzoz dumanı da oksidanların salınımını arttıran nedenlerdir.

Vücutta kullanım alanları nereleridir?

Glutamik asit, glisin ve sisteinden oluşan, üç aminoasitli suda çözünür bir tripeptitdir. Vücutta üretilen hücre içinde bulunan en güçlü, ana antioksidan, antikanser olarak da anılır. En sık kullanım alanları cilt beyazlatma, detoksifikasyon, üreme sağlığı, sporcu beslenmesi (doping olmamasından), bağışıklık kuvvetlendirmedir, hafızayı güçlendirme, görme sağlığıdır.