Gülüş Tasarımı Tamamen Kişiye Özel Olmalıdır

Gülüş Tasarımı Tamamen Kişiye Özel Olmalıdır Gülüş Tasarımı Tamamen Kişiye Özel Olmalıdır

Dentaluna Ağız ve Diş Sağlığı Kliniği Kurucularından Diş Hekimi Arzu Yalnız Zogun, gülüş tasarımı hakkında merak edilenleri Klass’a anlattı...

 

Kişi hayatın hangi noktasında olursa olsun güzel bir gülümseme ile kendisini çok daha iyi ifade edebilir. Güzel gülüş kavramı içerisinde ise estetik manada güzel dişlerin önemi büyüktür. Bu yüzdendir ki diş hekimleri son yıllarda gülüş tasarımına büyük önem vermeye başladılar. Gülüş tasarımı konusunda ise önemli çalışmaların altına imza atan Dt. Arzu Yalnız Zogun ise gülüş tasarımının kesinlikle kişiye özel planlanması gerektiğinin altını çiziyor. Gülüş tasarımı yapan bir hekimin birçok meziyeti bir arada bulundurması gerektiğini savunan ünlü Diş Hekimi Arzu Yalnız Zogun, ağız ve diş estetiğinin kişiye sağladığı faydaları, gülüş tasarımı öncesinde yaptığı çalışmaları, farklı toplumların diş estetiği konusundaki davranışlarını ve Dentaluna Akademi ile hedefledikleri çalışmaları Klass’a anlattı.

 

 

“Gülüş tasarımı başlı başına farklı bir alandır. Kendimi bu anlamda imaj makerlardan farklı hissetmiyorum. Gülüş tasarımı biraz psikologluk, biraz imaj makerlık, biraz estetik görüş gerektiriyor. Bunların uygulamaya geçirilmesi için de hem teknolojiden iyi yararlanmak hem de hekimin el yeteneğinin üst düzeyde olması gerekiyor.”

 

“Diş sağlığı yerinde olan kişileri 3-10 gün arasında daha estetik bir dişe kavuşturabiliyoruz. Zaten alt yapı yerindeyse gülüş tasarımını  üzerine çalışmak ve birkaç gün de bunu netleştirdikten sonra 1 hafta içerisinde, -hatta bazen çok daha kısa tedavilerle- gülüş estetiğini sağlayabiliyoruz.”

 

Arzu Hanım, bütüncül güzellik kavramı dahilinde diş ve ağız çevresi güzelliğinin önemi nedir?

Bütüncül güzellik denince aslında bir bütün olarak dışardan algılanan güzellik anlamına geliyor. Yüz hatlarınız istediğiniz kadar güzel olsun, son moda kaş, saç ya da cildiniz her şey olması gerektiği gibi olsa da kişinin güldüğü zaman eğer dişleri güzel değilse o güzellik algısını tamamen bozar. Bunu aslında görebiliyoruz. Vücut hatları doğuştan güzel olan kişilerin her şeye rağmen sonradan bozulmuş ya da genetik olarak bozuk olan dişleriyle güldükleri zaman tamamen genel güzellik görüntüsü bozuluyor. Zaten ağız ve dişler birçok açıdan çok önemli. Konuştuğumuz zaman dişlerimizin gözükmesi hipnotik etki yaratır. Tıpkı gözlerimiz gibidir dişlerin yarattığı etki. Dişlerimiz ve gülüşümüz yıllar sonra bile aklımızda o haliyle kalan en önemli dinamiklerden biridir. Tabi burada önemli olan dişlerin kendi halinde güzelliği değil yüz ile uyumlu olması da çok önemlidir. Yani sahip olunan güzel dişler bütünü tamamlamıyor ve bütünle çelişiyor ise o zaman yine ters bir görüntü oluşabiliyor. Yani kişi başkasında gördüğü çok güzel dişleri yaptırabilir. Ama onu kendi yüzünde bir bütün olarak değerlendirildiğinde o güzel etkiyi yaratamaz. O yüzden mutlaka gülüş tasarımına önem veriyoruz.

 

“BİRİNDE çOK GüZEL DURAN DİŞLER AYNI ETKİYİ BİR BAŞKA KİŞİDE YARATMAYABİLİR”

Biliyoruz ki içten bir gülüş, göz ve dişler sayesinde dışarıya güzel bir şekilde yansır. Peki bu güzel gülüşü yansıtan dişler nasıl olmalıdır?

Bu kişiden kişiye yüzde yüz değişir. Yani birinde çok güzel duran dişler aynı etkiyi bir başka kişide yaratmayabilir. Birbirlerine çok benzer yüzlerde bile aynı dişler aynı etkiyi vermeyebiliyor. O yüzden kişinin kişilik özellikleri, toplumsal duruşu, kendini anlatış şekli, tarzı, yüz hatlarının hepsi ele alınarak gülüş tasarımını yapmak lazım. Yüz hatlarında o kadar farklı dinamikler var ki o yüzden şu yüz tipine şu gülüş tasarımı gerekir gibi bir genelleme yapmak yanlış olur. İki farklı kombinasyon bile çok farklı bir gülüşü gerektirir. Demek istediğim çok çekici olarak kabul edilen bir diş yapısını herkes uygulamak yanlıştır. Ama çekici gülüş dediğimiz o ön dişlerin biraz daha uzun ve bir tık daha önde olması, köşelerinin hafif farklı olması, kişiye göre modifiye edilebilir. Dişin yan dişle olan ilişkisi bile kişiye göre modifiye edilebilir. Açılar bile değiştirildiğinde yüzden yüze çok farklı bir görüntü arz edebilir.

 

Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Ağustos sayısında..

Fotoğraflar: Mert Can Alşahin