SAN SEBASTIAN VE MUHTEŞEM RESTORAN ARZAK

SAN SEBASTIAN VE  MUHTEŞEM RESTORAN ARZAK SAN SEBASTIAN VE MUHTEŞEM RESTORAN ARZAK

İspanya’nın Atlantik Okyanusunun kıyısındaki bu şirin Bask şehri San Sebastian, Fransa’ya ise sadece 18 km uzaklıkta. Muhteşem sahilleri, film festivalleri ve eşsiz yemekleri ile baskça adı Domestia insanı büyülüyor.

İspanya ile Fransa arasında tüm gezginlerin ortak mola noktası olan San Sebastian yüzyıllarca balıkçı ve ticaret şehri olmuş, Kraliçe Maria Cristina tatillerini geçirmek için Miramar Sarayı’nı yaptırınca büyük bir değişime uğrayarak Avrupa’nın gözde bir tatil merkezi olmuş.

San Sebastian’da denizi tam karşınıza aldığınızda, sağınızda İsa Heykeli’yle Urgull Tepesi, solunuzda ise Igueldo Tepesi ve iki tepenin ortasında ise La Concha Plajı tüm güzelliği ile uzanıyor. Tam ortada ise Santa Clara adası. Deniz, doğa, tarih ve gastronominin iç içe girdiği bu şirin Bask şehri beni gerçekten çok etkiledi.

San Sebastian, dünyada kişi başına düşen en fazla Michelin yıldızlı restorana sahip olması nedeniyle gurmelerin vazgeçilmez bir lezzet destinasyonu olmuş. Michelin restoranların dışında pek çok deniz mahsulu restoranı ve pintox barların çokluğuda dikkat çekiyor. Pintox, Bask Bölgesinin küçük atıştırmalıklarına yani İspanya’nın güneyinde tapasa verilen isim. Hepsi çok lezzetli ve tapasa göre daha doyurucu. Bu yrel lezzetlerin yanında lokal bira zurito yu denemenizi öneririm.

San Sebastian’ın muhteşem restoranı Arzak’a gidebilmek için haftalar öncesinden rezervasyon yaptım. Bu muhteşem restoranın keyfini yaşamak istiyorsanız, size tavsiyem önceden mutlaka planlamanızı yapmanız gerekiyor.

 

ARZAK Restoran; Dünyada ki tüm lezzet severlerin hayran kaldığı Arzak’ın tarihi 1897 lere dayanıyor. İlk günlerde bir şarap mahseni olarak başlayan ve ardından Juan Mari Arzak’ın ailesi tarafından Bask Bölgesinin yöresel yemekleri ve geleneksel tarifleri ile harika bir restorana dönüşür.

1966 da Juan Mari Arzak, annesi ile birlikte aile işletmesini devralır. Onun meraklı ve yenilikçi ruhu sayesinde daha 32 yaşında iken, olağanüstü mutfak becerileri Ulusal Gastronomi ödülü ile onurlandırılır. Böylece Arzak ilk Michelin yıldızını alır. Juan Mari bir biri ardına kazandığı ödüllerle 1978 de ikinci Michelin yıldızını ve 1989 da üçüncü Michelin yıldızını alır.

90 lı yıllarda Juan Mari’nin kızlarından biri olan Elena Arzak babası ile restoranda çalışmaya başladı. Elena isviçre’de ki önemli otel ve restoran işletme okullarından mezun olsada esas Arzak’ta çekirdekten yetişmenin tüm muhteşem becerilerine sahip olur. Mayıs 2001’de Elena, Uluslararası Gastronomi Akademisi tarafından Şef de l’Avenir ödülüne layık görüldü. Her şeyin üstesinden gelerek, 2012’de Veuve Cicot Dünyanın En İyi Kadın Şef ödülü sahibi oldu.

Bu muhteşem lezzetleri büyük bir titizlikle hazırlayan Elena ile Arzak’ta tanışma fırsatım oldu. Dört dil bilen çok sevecen, canayakın ve çok mütevazi nezaket dolu hoş bir bayan. Aile mutfağın da babasının yanında büyük bir keyifle ocak başında çalışıyor. İstanbul’dan geldiğimi duyunca Elena çok mutlu oldu, İstanbul’u çok sevdiğini ve tekrar gelmeyi istediğini söyledi.

Arzak’ın tadım menüleri mevsimlik olarak değişiyor. Yaratıcı geleneksel tatlardan oluşan iki ayrı menüsünün fiyatı ise 195 ve 210 euro. Arzak 100 000’den fazla şişe içeren muazzam bir şarap mahsenine sahip. Menü 5 adet başlagıçla başlıyor, hepsi çok farklı ve lezzetli. çilek üzerinde marine edilmiş sardalya, muhteşem kaz ciğeri, canlı renkli kırmızı karidesler, karamelize sebzeler içinde biftek dilimleri ve güvercin bacağı ve yanında kabak çelirdeği elma püresi bademlerle gerçek bir lezzet fıtınası sunuluyor.

Sonunda ise dev bir trüf çikolata topu üzerine dökülen sıcak çikolata ile Arzak neden dünyanın ilk 10 restoranı içinde sorusunun kesin yanıtını yüzünüz de ki muhteşem bir gülümseme ile veriyorsunuz.

Bu muhteşem atmosfer içerisinde geçirdiğim lezzet dolu saatler için Sevgili Elena ve babası Juan Mari Arzak’a bir kez de buradan teşekkür etmek istiyorum.

Bask mutfağı beni gerçekten büyüledi, yolunuz San Sebastian’a düşerse bilin ki lezzetin doruğunu yaşayacaksınız.

Tüm Türk ve İslam aleminin mübarek Kurban Bayramı’nı kutlar, hayırlara vesile olmasını dilerim. Sağlıklı lezzetlerle dolu bereketli bir ay olması dileğiyle…