Sevdiklerinize Bir Ömür Boyu Sağlıklı Gülümseme Hediye Edebilirsiniz

Sevdiklerinize Bir Ömür Boyu Sağlıklı Gülümseme Hediye Edebilirsiniz Sevdiklerinize Bir Ömür Boyu Sağlıklı Gülümseme Hediye Edebilirsiniz

Ağızdaki her bir diş sağlığımız açısından büyük görevler üstlenirken onların sağlıklı görünmesi ve gülüşümüzü desteklemesi de sosyal anlamda bizlere artı değer katmaktadır. Genellikle flört evresinde kişilerin karşı tarafta aradığı önemli bir kıstas olan diş güzelliği kimi zaman da bakımsız ve sorunlu bir hale geldiğinde ilişkilerde önemli problemlerin çıkmasına neden olabiliyor. Dentaluna Ağız ve Diş Sağlığı Kliniği Kurucularından ünlü Diş Hekimi Arzu Zogun, diş ve ağız sağlığının ilişkilerdeki önemini, gülüş tasarımını ve sağlık turizmi konusunda attığı adımları Klass okurları için anlattı.

“Diş sağlığına önem vermeyen kişiler var ki zamanla çeşitli problemlerle karşılaşıyorlar ve bu karşı cinsle birlikte çevresinde de olumsuz sorunlara yol açabiliyor. Mesela bakımsız dişlerinden dolayı kişi ağız kokusuna sahip olabiliyor. Bu da zamanla eşinin, sevgilisinin, iş arkadaşının veya bir yakınının ondan uzak durmasına sebep olabiliyor.”

 

“özel günlerinizde sevdiklerinize bir ömür boyu ağızlarında taşıyacakları sağlıklı gülümseme hediye edebilirsiniz… Bence böyle bir hediye almak kişiyi çok mutlu eder. Artık biliyorsunuz gülüş tasarımı teknolojinin gelişmesiyle birlikte çok daha kısa sürede ve çok daha konforlu bir şekilde yapılabiliyor.”

 

Arzu Hanım “Karşı cinste ilk dikkat ettiğiniz şey nedir?” sorusunun cevapları arasında “dişler” büyük bir yer tutmaktadır. Peki diş sağlığının yanı sıra diş estetiğine önem veren bir hekim olarak çiftler arasında dişler neden bu kadar önemlidir?

Dişler vücutta küçük bir yer kaplasa da görsel açıdan inanılmaz etkili bir organdır. Sizin de dediğiniz gibi bu tip yapılan anketlerde ve araştırma sonuçlarında ‘dişler’cevabıyla defalarca karşılaşırız. Bir kere dişler ifadeyi çok değiştirebiliyor. Bir kadının çok güzel olmasına gerek yok, dişleri çok güzelse o kadın çok çekici görünebiliyor. Veya çok güzel bir kadının dişleri kötüyse her şeyi bozabiliyor. Sadece dişlerine ve gülüşüne hayran olunan insanlar var. ünlüler dünyasından birçok örnek verebiliriz. Dolayısıyla ilişkiler bakımından baktığımızda da dişler büyük bir önem taşımaktadır. Dişler, kişinin ne kadar bakımlı biri olduğunu gösterir. Yani dişleri güzel olan insanların daha bakımlı olduğu algısı yaratılır. Ayrıca ağız konuşurken sürekli hareket ettiği için kişide hipnotik bir etki yaratır ve kişinin dişleri karşı taraftaki kişinin beyninde çok derinlere kayıt olur. Kimse karşı tarafta yaratacağı hipnotik etkinin olumsuz olmasını istemez herhalde.:) Bir de diş sağlığına önem vermeyen kişiler var ki zamanla çeşitli problemlerle karşılaşıyorlar ve bu karşı cinsle birlikte çevresinde de olumsuz sorunlara yol açabiliyor. Mesela bakımsız dişlerinden dolayı kişi ağız kokusuna sahip olabiliyor. Bu da zamanla eşinin, sevgilisinin, iş arkadaşının veya bir yakınının ondan uzak durmasına sebep olabiliyor. Aslında bu çok kolay halledilebilecek bir sorunken kişiler birbirlerine incitmemek için itiraf edemedikleri için büyük sorunlar yaşayabiliyorlar. Ağız kokusu nedeniyle birbirinden uzak duran çiftler var.  Böylesi basit bir problem ne yazık ki ilişkiyi etkileyebiliyor. çünkü ilişkilerde koku önemli bir faktördür. Bu konuda kişiler eşlerini bir şekilde mutlaka doktora yönlendirmeliler. Diş Hekimleri olarak bizler zaten kişinin problemine inerek sorununa çözüm getiriyoruz.

 

“BİR ELMAYI ISIRDIĞINIZDA VEYA FIRçALAMA İŞLEMİNDE DİŞ ETLERİNİZ KANAMAYA BAŞLADIYSA BİLİN Kİ AĞZINIZDA KOKU DA BAŞLAMIŞ DEMEKTİR”

Genelde ağızda koku sebebi olacak etkenler nelerdir?

öncelikle ağız kokusu problemlerine biz büyük bir hassasiyetle yaklaşıyoruz ve hastayı incitmeden problemine çözüm getirmeyi sağlıyoruz. Yani doğrudan hastaya “ağzınız kokuyor bu soruna da bu şekilde çözüm getireceğiz” demiyoruz. çünkü kişi ağız kokusunun farkında olmayabilir. “Ağzınızda bir temizlik yapalım, bu sorunlarınız ağız kokusu yapabilir… siz hissetiniz mi?” gibi konuşmalar ve telkinlerle hastayı tedaviye yöneltiriz. Derin bir temizlikle bile veya var olan çürükleri hallederek veya eskiden yapılmış kötü köprüler, kaplamaları temizleyip yenilemek bile hemen ilk randevuda ağız kokusuna yüzde 80 çözüm sunabilir. Burada değinmek istediğim bir önemli bir konu daha var. Ağzında olan koku problemini birileri fark etmeden de çözebilirsiniz. Eğer bir elmayı ısırdığınızda veya fırçalama işleminde diş etleriniz kanamaya başladıysa bilin ki ağzınızda koku da başlamış demektir. Hemen bir diş hekimine gidip gerekli tedaviyi yaptırarak bu sorunun üstesinden gelebilirsiniz.  

 

“EŞLERİ ADINA RANDEVU ALAN BİRçOK DANIŞANIMIZ VAR”

Ağız kokusu konusunda çok gelen hastanız var mı?

Açıkçası kadınlar eşleri ya da sevgilileri adına randevu alıp kliniğimize geliyorlar. çünkü beyefendi iş yoğunluğuna dalıyor, o an ağızındaki sorun onu çok etkilemediği için ilgilenmeyebiliyor ya da varsa dişlerindeki lekelere, diş eti problemlerini bir şekilde kabulleniyor. Onlar yumurta kapıya dayandığında doktora gidecektir. Ama kadınlar bu konuda çok daha hassaslar. özellikle bazı kadınlar adamın kıyafetleriyle ilgilidir, saçlarıyla da ilgilidir ve aynı zamanda adamın dişleriyle de ilgilidir. çünkü aslında yanındaki kişinin kendi imajını da yansıttığını düşünürler. Bu şekilde eşleri adına randevu alan birçok danışanımız var. Tabi yine eşleri ve kız arkadaşları için randevu alan beyler de yok değil.  

 

“öZEL GüNLERİNİZDE SEVDİKLERİNİZE BİR öMüR BOYU AĞIZLARINDA TAŞIYACAKLARI SAĞLIKLI GüLüMSEME HEDİYE EDEBİLİRSİNİZ”

Aslında bu kişiler farkında olmadan sevdiklerine sağlık hediye etmiş oluyorlar…

Kesinlikle. Ben hep söylüyorum; özel günlerinizde sevdiklerinize bir ömür boyu ağızlarında taşıyacakları sağlıklı gülümseme hediye edebilirsiniz… Bence böyle bir hediye almak kişiyi çok mutlu eder. Artık biliyorsunuz gülüş tasarımı teknolojinin gelişmesiyle birlikte çok daha kısa sürede ve çok daha konforlu bir şekilde yapılabiliyor. Mesela ülkemizde çok yakında birçok hekimin kullanacağı şimdilik bizim kliniğimizde ve iki akademisyen arkadaşımın kullandığı bir program var ki o program sayesinde kişiye en uygun gülüş tasarımını dört-beş dakikada belirleyebiliyoruz. ön görülen sonucu bize vermesi adına da çok güzel bir çalışma. Programın sunduğu tasarım üzerinden hareketlerle kişiyi istediği gülüşe kavuşturabiliyoruz.

 

Sizin sağlık turizmi konusunda da önemli çalışmalarınız var. Bu anlamda 2017 sizin için nasıl başladı?

2016’da bizim yurtdışıyla ilgili planlarımız vardı. Hepsi yavaş yavaş aksiyon almıştı. Ama özellikle turizmin bu dönemdeki kötü gidişatı bizim planlarımızı biraz aksatmaya başlamıştı ama biz hiçbir şey yokmuş gibi 2017 planlarımızın gerisinde kalsa bile 2018’e şimdiden yatırımlarımızı yapıp tam bir konsantrasyon halinde işimize devam ediyoruz. Kısa süre önce Malezya’ya gittik ve gitme sebebimiz Araplar o bölgeye eğitim ve tedavi için çok fazla gidiyorlar. çünkü orası da Müslüman ülke ve onlar Müslüman ülkeleri tercih ediyorlar. Ama orada şunu gördüm; ülkemiz oralara göre çok daha temiz ve steril. çünkü oralarda Hintliler daha çok ve güven vermeyen hekimler çoğunlukta. Türkiye ise Araplar için birçok imkan sunuyor. Mesela burada yemekler helal kesim olduğu için yemek konusunda bir sorun yaşamıyorlar. Ayrıca temiz bir ülkeyiz. Gerçekten Malezya’da çok güzel bir doğa var. Ama Türkiye’de bu anlamda çok çok iyi. O yüzden çok şanslıyız. çok talihsizlikler yaşadık ama bunlar bizi yıldırmayacak. Belki biraz yavaşlatır ama çok çalışarak bu olumsuzlukları yeneceğiz. Biz hiçbir şey yokmuş gibi bağlantıları daha da güçlendirdik. Ama insanlardan şunu görüyoruz; bu dönem gelmedik ama ileriki dönemlerde geleceğiz. Dediğim gibi sadece buraya tedavi amaçlı değil eğitim amaçlı da gelen yabancılar var. Biz eğitim konusunda birçok ülkeden daha ileri bir seviyedeyiz ve diğer ülkelerdeki meslektaşlarımıza gerekli eğitimleri verebilmekteyiz. 2017 belki sakin başladı ama Mart ayı itibariyle ciddi bir hareket bekliyoruz. Bütün ektiğimiz tohumların yeşermesini ve meyvelerini almaya Mart ayı itibariyle başlayacağımıza inanıyorum.

Fotoğraflar: Mert Can Alşahin