Hayatı Birlikte Yaşadık ve En Güzel Rehberim Kızım Buse Oldu

Hayatı Birlikte Yaşadık ve En Güzel Rehberim Kızım Buse Oldu Hayatı Birlikte Yaşadık ve En Güzel Rehberim Kızım Buse Oldu

Ünlü işkadını Fatma Aydoğdu ve güzel kızı Buse Turunçtur anne-kız ilişkilerini ve mutluluk sırlarını Klass’a anlattı...

Sosyal yaşam dünyasının yardım sever isimlerinden ünlü iş kadını Fatma Aydoğdu, 24 yıl önce hayatına giren ve 19 yıldan beridir hem annelik hem de babalık yaptığı güzel kızı Buse Turunçtur ile imrenilecek derecede güzel bir anne-kız ilişkisi yaşıyor. Kızını hayatındaki en önemli rehberi olarak gören Aydoğdu birlikte birçok zorluğu atlattıklarını ve bugün geldikleri noktada kızını gururla izleyen bir anne olduğunu dile getiriyor. Fatma Aydoğdu ve güzel kızı Buse Turunçtur, anne-kız ilişkilerini, mutluluk sırlarını ve birlikte geçirdikleri zaman dilimlerini Klass okurları için anlattılar.

 

FATMA AYDOĞDU:

“Buse’nin doğumundan önce iş odaklı yaşayan bir kadın vardı. Kuralları olan, kuralları ile yaşayan ve ciddi iş disiplini olan bir Fatma Aydoğdu . Buse’nin dünyaya gelişi ile anne olmanın özel hisleri ile yaşayan, kalbi daha yumuşayan, katı kurallarını yumuşatan, sorumlulukları değişen bir anne oldum diyebilirim.”

 

BUSE TURUNçTUR:

“Annem denince aklıma her zaman bana destek olduğunu bildiğim, neşesiyle ve güler yüzüyle bana ve hayatındaki çoğu kişiye neşe kaynağı olan, hayatıma anlam katan insanüstü bir varlık olduğu geliyor. Kendi işinin dışında elinden gelebildiğince insanlara yardım etmeye çalışır, geri kalan zamanında ise benimle, köpeğimizle ve arkadaşlarıyla vakit geçirir.”

 

Fatma Hanım anne olduktan sonra hayatınızda nasıl değişiklikler oldu? Buse’nin doğumundan önce nasıl bir Fatma Aydoğdu vardı Buse doğduktan sonra nasıl bir Fatma Aydoğdu oldu?

Fatma Aydoğdu: Anne olmanın dünyanın en özel duygusu olduğuna inanıyorum… Hayatım tamamen değişti, duygularım, yaşamım, önceliklerim, işim… öncelikle hayatınızın alt üst olduğunu düşünüyorsunuz sonra o sıcacık yürek, o minicik el, minicik ayaklar ve o güzel bakan gözlerin sıcaklığı sizi alıp götürüyor ve yaşadığınız her anı unutulmaz ve özel kılıyor. Aranızda inanılmaz bir bağ oluşuyor; yıkılmaz kaya gibi sağlam. Anne olmanın ayrıcalığı ile yaşamdaki tüm değişimler anlam kazanıyor.

 

“SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİMDE EN BüYüK DESTEKçİM BUSE’DİR” 

Başarılı bir iş kadını olmanızın yanı sıra kızınız Buse Turunçtur’a hem annelik hem de babalık yaptınız. Yoğun iş temponuz sırasında Buse’yi yetiştirirken nelere dikkat ettiniz?

F.A.: Buse’nin doğumundan önce iş odaklı yaşayan bir kadın vardı. Kuralları olan, kuralları ile yaşayan ve ciddi iş disiplini olan bir Fatma Aydoğdu. Buse’nin dünyaya gelişi ile anne olmanın özel hisleri ile yaşayan, kalbi daha yumuşayan, katı kurallarını yumuşatan, sorumlulukları değişen bir anne oldum diyebilirim. Aslına bakarsanız itiraf etmeliyim ki hayat bir sınav ve siz gelen mesajları doğru okumaya başladığınızda ancak güzel ve anlamlı yaşamaya başlıyorsunuz. Buse bana Allah’ın bir armağanı. Şu an 24 yaşında ve 2008 yılında yaşadığı sağlık sorunu ile ikimizde hayatın sınavı ile baş başa kaldık. Bu süreç bizim için inanılmaz tecrübeleri edindiğimiz ve hayatın derinliğini, güzelliğini ve anlamını çözdüğümüz yıllar oldu. Tabii zor günler de yaşadık fakat sonuç çok önemliydi. Gerçek sevgi ile yaşayan anne-kız olmayı başardık ve Buse ile hayat yolunda 19 yılı birlikte başarı ile yürüyoruz. O benim aynam oldu. öncelikle kızıma disiplin ve düzenli çalışma alışkanlığını, dürüst olmayı, gururlu olmayı, mütevazi yaşamayı, empati kurmayı, yürekten olmayı, sevgiyi, sarılmayı, yaraları sarmayı, güvenmeyi, vazgeçmemeyi, paylaşmayı ve en önemlisi insan olmanın değerlerini ve erdemlerini vermeye çalıştım. Tüm bunları birlikte yaşayarak tecrübe ettik. Aslında hayatı birlikte yaşamayı öğrendik. En güzel rehberim de Buse’mdi. Sosyal sorumluluk projelerimde en büyük destekçim Buse’dir. 

Bu yolculukta ailem ve en az ailem kadar yakın olan dostlarım, arkadaşlarım ve karşıma mucizeleri yaşamam için çıkan yol arkadaşlarımı gönderen ilahi güce ayrıca teşekkür ediyorum.

 

“İHTİYACI OLDUĞUNDA BİR ADIM ARKASINDA OLDUĞUM GüVENİNİ VERMEM SANIYORUM ONA Güç VERDİ”

Buse’yi yetiştirirken onun için nasıl bir gelecek hayal ettiniz? Onun şu anda ki hayalleriyle örtüşüyor mu?

F.A.: Buse’yi yetiştirirken onun hayallerinin peşinden gitmesi için her zaman teşvik ettim, destek oldum, yoluna fener tutarak hedeflerine ulaşmasına yardımcı oldum. Kızım için önemli olan mutlu olacağı işi yapması idi. İtiraf etmeliyim mimar olmasını çok istedim aslında. Onun da hayali idi. Bende farkında olmadan bu hayale kapılmışım. üniversite hazırlık döneminde Fizik alanına ilgisini keşfetti ve İstanbul Teknik üniversitesi jeofizik Mühendisliği bölümünden başarı ile mezun oldu ve yüksek lisansa devam ediyor. İhtiyacı olduğunda bir adım arkasında olduğum güvenini vermem sanıyorum ona güç verdi ve başarı merdivenlerini bir bir tırmanarak hayallerini gerçekleştirdi. Bana özel anne olduğumu hissettiren bunu özel günlerdeki jestleri ve o güzel notları ile hissettiren özel bir evlat oldu. Bir annenin evladından bekleyeceğinden hep daha fazlasını verdi. Ona buradan da teşekkür ediyorum.

 

“ANNEM DENİNCE AKLIMA HAYATINDAKİ çOĞU KİŞİYE NEŞE KAYNAĞI OLAN, HAYATIMA ANLAM KATAN İNSANüSTü BİR VARLIK GELİYOR”

Buse Hanım sizden annenizi anlatmanızı istesek… Hangi yönlerini ön plana çıkarırsınız?

Buse Turunçtur: Annem denince aklıma her zaman bana destek olduğunu bildiğim, neşesiyle ve güler yüzüyle bana ve hayatındaki çoğu kişiye neşe kaynağı olan, hayatıma anlam katan insanüstü bir varlık olduğu geliyor. Kendi işinin dışında elinden gelebildiğince insanlara yardım etmeye çalışır, geri kalan zamanında ise benimle, köpeğimizle ve arkadaşlarıyla vakit geçirir. Annemin en sevdiğim özellikleri ise, tertemiz bir kalbe sahip olması ve her zaman yanımda olacağını bildiğim bir insan olması. 

 

Anne-kız birlikteyken nasıl vakit geçirirsiniz? Ortak yönleriniz var mı?

B.T.: İkimiz de çok yoğun olduğumuz için, annem işten çıktığında, ben de üniversiteden döndüğümde birlikte evde veya dışarıdan yemek yer, günümüzün nasıl geçtiğini konuşuruz. Hafta sonları, köpeğimizi alıp sahilde gezmeye çıkarız. Ayrıca, tatillerimizde görmediğimiz yerleri keşfetmeyi severiz. Mutlaka her sene baş başa bir tatile çıkarız. Onun dışında, annemin bulunduğu derneklerde veya çalışmalarında yanında olmaya ve yardımcı olmaya çalışıyorum. 

 

“SABAH KALKIP çİçEK ALIRIM VE KAHVALTI HAZIRLARIM, ALDIĞIM HEDİYEYLE BİRLİKTE KüçüK BİR NOT VERİRİM”

Anneler Günü’nü nasıl geçirirsiniz? Neler yaparsınız o gün için?

Anneler gününde sabah kalkıp çiçek alırım ve kahvaltı hazırlarım, aldığım hediyeyle birlikte küçük bir not veririm. Ardından çok geniş bir aile olduğumuz için bir yerde toplanır ve yemek yer, birlikte vakit geçiririz. Tüm ailedeki kadınların anneler günü kutlanır, bayram havasında bir gün geçiririz.. 

 

Röportaj-Fotoğraf: Yavuz Kaynar

Mekan: Mövenpick  Hotel İstanbul Golden Horn