"Gıdalar ilacınız, ilaçlar ise gıdanız olsun"
Dengesiz ve yetersiz beslenmenin halk sağlığı için ne büyük bir tehlike oluşturduğu,
19. yüzyıl sonunda iyice anlaşılmış olacak ki, beslenme uzmanlığı ayrı bir bilim dalı olarak örgütlenmeye başlamıştır.
Temel olarak tıp, biyoloji, kimya, fizyoloji ya da tarım eğitimi gören beslenme uzmanları dengeli beslenme için her öğünde hangi yiyecek gurubundan ne kadar alınması gerektiğini saptamaya, bireylere ve kurumlara özgü beslenme programları ve yiyeceklerin besin değeri konusunda bilgi vermeye başlamışlardır.
İlginçtir ki, beslenme konusu farklı yönlerden hem gelişmiş hem de gelişmemiş ülkelerin sorunudur...
Gelişmiş ülkeler refah toplumları olduğundan, bilinçsiz beslenme sorunları vardır…
Bu ülkelerde satın alma gücünün yüksek olması insanların vücut yapılarının kuşaktan kuşağa gelişmesine, ortalama yaş süresinin uzamasına neden olmuş olsa da bazı yiyeceklerin alışkanlığa dönüşmesi (Fast food gibi) obeziteye ve bunun sonucunda ise pek çok rahatsızlığa yol açmaktadır...
Gelişmemiş ülkelerde ise dengesiz ve yetersiz beslenme sorunu yaşandığından burada yaşayanlar doğarken ölmeye, hastalanmaya mahkûm yaşarlar...
Bugün dünyamızda bilim insanları ve doktorlar aldığımız besinlerin sağlığımızı korumada ve tedavi ettirmedeki çok önemli rolünü kabul etmektedirler…
‘Ne yerseniz o'sunuz’ sözü gerçeği yansıtmaktadır... Ve yediklerimiz gençliğimizden çalar…
Yanlış yiyecekler erken yaşlanmanın sorumlusudur. Doğru beslenme enerjimizi arttırır, içten dışa parlamamıza yol açar...
Yaşlanma saatimizi geriye döndürmek, kas, kemik ve beden güçsüzlüğünden kurtulmak içinse beslenmeye ayrı bir önemin verilmesi gerekmektedir…
Günümüzde anti-aging çalışmaları yaşlanınca değil, erken yaşlarda başlatılmakta,
Böylece insan daha disiplinli bir bakış açısıyla kendisiyle ve beslenmesiyle ilgilenmektedir...
COVİD-19 SAVAŞINDA BESLENMENİN ÖNEMİ...
Sağlıklı ve dengeli beslenen insanların bağışıklık sisteminin güçlü olduğunu biliyoruz...
Vücudun savunma mekanizması güçlü ise her türlü hastalığa karşı dirençli oluyor...
İki yıldır Covid-19 ile mücadelemiz devam ediyor… Bitmedi gitmedi... Gideceği de yok sanki...
Yapılan araştırmalar bağışıklığı güçlü alanların virüs savaşına yenik düşmediğini gösteriyor…
Hatta aşıların da daha etkili olduğunu gösteren çalışmalar var…
Beslenmek açlık duygusunu bastırmak, karnımızı doyurmak değildir...
BESLENMEK BİR BİLİMDİR... Hayatımızı sağlıklı dolayısı ile huzurlu bir şekilde sürdürebilmemiz için, vücudumuzun işlevini gerektiği şekilde yerine getirmesi gerekir. Bu da nasıl besleneceğimizi öğrenmemizi ve bu konuda kendimizi eğitmemizi gerektirir...
Özetle; "Yaşamak için yemeliyiz, yemek için yaşamamalıyız"...
KORONAVİRÜS (COVİD-19) BESLENME REHBERİ...
Yeditepe üniversitesi virüslerle mücadele etmek konusunda bir rehber hazırladı...
Özetle şöyle;
*Bazı virüsler uyku halindedir. Ortaya çıkmak için insanların yaşlanmasını,
bağışıklığın düşmesini, beslenme eksikliklerini beklerler…
*Bağışıklığın iyi olması için fiziksel olarak da iyi olmamız gerekmektedir...
Egzersiz yapmak, kortizon gibi stres durumunda ortaya çıkan hormonların düşmesini sağlar.
Bağışıklık sistemini güçlendirmek için evinizde/yurt odanızda spor yapabilirsiniz.
*Vücudunuzu belirli yiyeceklerle beslemek, enfeksiyonlarla mücadele etmek için;
A, C, D ve E vitamini, selenyum ve çinko mineralleri içeren gıdalar ihmal edilmemelidir.
*Bağırsak florası bağışıklık sistemi için çok önemlidir...
Bağırsak mikro floranızı desteklemek için yüksek lif içeren gıdaları tercih etmelisiniz...
*Daha fazla bitkisel kaynak içeren sebzeler, meyveler, kuruyemişler, tam tahıllı yiyecekler, kuru baklagiller... Bağırsak florası lif, bakliyat ve fermente yiyecekler sever. Kefir, yoğurt, turşu gibi...
*Doğru ve sağlıklı beslenmeye ilaveten stres ve üzüntüyü en aza indirmek gerekir...
*Kaliteli uyku da iyi bir savaşçıdır...
Sağlıkla-huzurla yaşayacağımız günlerin yakın olması ümidi ile...
Diğer Tüm Yazılar