Mail adresime gönderdiğiniz sorular birikmeye başladı...
Hepimiz benzer veya farklı sorunlarla boğuşuyoruz...
Belki yardımcı olurum ümidi ile sorularınızı yanıtlama gayretindeyim...
Hayatın bugüne kadar bana öğrettiği kadarı ile tabii ki...
Her gecenin bir sabahı olduğunu sakın unutmayın.
Gereksiz düşüncelerle yorulmayın, beyninizi işkence masasına çevirmeyin...

SEVGİSİZ YAŞAMAK EN BÜYÜK YOKSULLUKTUR...

S-Köşenizde sevginin öneminden sıkça bahsediyorsunuz.
Değerimi bilmeyen, üzen-kıran riyakar insanlara öfkeleniyorum ve sevmiyorum...
Bu da beni rahatsız ediyor, ne yapabilirim?
Y-Sizi rahatsız eden temiz yüreğinizin isyanıdır. Aksi olsaydı aldırmazdınız.
Benzer duyguları ben de yaşadım, yaşıyorum…
Kendimi sevmeyi öğrenince daha az etkilenmeye başladım…
O kişileri kendi şartlarında değerlendirmeye gayret ediyorum...
Yapabileceğim bir şey kalmayınca, çekiliyorum... Size önerim;
Gönlünüzü karartmadan(!) onlara hayır dileyerek yolunuza devam etmeniz...
Ancak kendinizden başlayarak, sevmeyi öğrenmekten asla vazgeçmeyin...
Kızgınlık, öfke gibi menfi duygular organlarımızın bile sağlığını etkiler…
Ruhunuzun, bedeninizin sağlığı için, sevginin gücünden mahrum olmayın.
Sevgi sadece bir duygu değildir. Sevgi özümüzdür… Sevgi hayattır…
Hava gibi su gibi ekmek gibi vazgeçilmez olandır… Sevgisiz yaşanmaz...
“Yoksulluğa düşmekten korkmayın, sevmemekten sevilmemekten korkun”
diyor bilge... Bu söz en zor anlarımda yoluma ışık oluyor...
Bir an için sevmediğinizi ve sevilmediğinizi düşünün, yaşamın anlamı kalır mı?

GEÇMİŞİN SÜZGEÇİ GELECEĞİN TANELERİNİ VERİR...
S- Neden hep benzer kişileri ve olayları seçiyor, değersizlik duygusu yaşıyorum?
Y- Sürekli aynı döngüleri yaşıyorsak, nedenlerini bulmaya çalışmalıyız.
Geçmişteki halledemediklerimiz geleceğe tezahür edebilir...
Belki çocukluğunuzdan gelen değersizlik duygusundan kurtulamadınız.
Kendi öz değerlerinizi fark ettiğinizde ve benimsediğimiz de seçimleriniz değişecektir...

İNSAN BAZEN YORULDUĞU İÇİN SUSAR...
S- Söylemek isteyip de söyleyemediğim o kadar çok şey var ki.
Söyleyip kurtulayım diyorum yapamıyorum… Susuyorum…
Hep içimde kalıyor… Belki bana yardımcı olabilirsiniz...
Y- Benimde içimde kalanlar var... Zamanla önemi kalmıyor inanın...
Siz de dert etmeyin. Çok rahatsız ediyorsa yazarak paylaşabilirsiniz...
Bazı insanlar içlerinden konuşurlar. Bu, sağlıklı bir durum değildir...
Saygı ve sevgi çerçevesinde, yerinde ve zamanında konuşmak en iyisi.
Ne ki bazı insanlarla olamıyor. Siz de bu nedenle susuyor olabilirsiniz,
Bazen insan yenildiği için değil de yorulduğu için susar...
Bazen de susmak, en etkili cevaptır. Tabii anlayana...

GÜÇLÜK KOLAYLIĞIN YANIBAŞINDADIR…
S-Zorlukların biri bitiyor yenisi başlıyor... Sabır sabır nereye kadar Oya Hanım…
Sizin “Ümide açılan pencerenizi kapatmayın” sözünüz hep aklımda.
Ama artık yapamaz haldeyim...
Y-Öyle anlar oluyor ki insan nefes alamaz hale geliyor...
Günümüz şartlarının ağırlığını da ilave edersek yaşamak kolay değil...
Dervişe sormuşlar; zor bir zamandan geçerken ne yapmalıyız diye...
Derviş demiş ki; Sonsuza dek sürmeyeceğini bilmeli, imtihan olduğunu düşünmeli,
Daha kötüsü olmadığı için dua etmeliyiz...
Büyüklerimiz yaşadığımız zorlukları-acıları Allah unutturmasın der...
‘Beterin beteri var haline şükret dostum’ sözü de boşuna söylenmemiştir...
İnanın yolun sonunda mutlaka ışık vardır...



  Diğer Tüm Yazılar