Önce covid, sonra depremler, yetmezmiş gibi sel felaketi.
Ekonomik zorluklar derseniz had safhada...
Yine yetmiyor, deprem olabilir korkusu her an bizimle.
Sırada ne var bilinmez… Tahminler, yorumlar endişeyi tetikliyor...

Tüm bu şartlar içerisinde olumlu düşünmek kolay mı?
Bardağın dolu tarafına bakabilmek süper bir ayrıcalık olsa gerek!
Yapabiliyor muyuz? Belki biraz... Belki hiç...
Yapmak zorunda mıyız? Değiliz...
Karalar mı bağlayalım yani? Hayır tabii ki...

Ben kendimce bir orta yol buldum... Umarım size de iyi gelir.
Ne yaşanırsa yaşansın tünelin ucundaki parlak ışığı görebiliyorum.
Işığa kavuşacağımıza dair inancım tam...Ve çok güçlü...
O ışığa varana kadar şartların ağırlaşabileceğini de görüyorum...
Sabrediyorum ve biliyorum ki;

“Sabır Tembellik Değil, Yıkıcılığa Yılmadan Mağlup Olmamaktır”

Sabırla beklemek tembelce oturmak değildir bilgisinden hareketle,
Oturup düşünmek yerine yeni bir şeyler öğrenmeyi seçtim...
En dikkatli, en tedbirli şekilde yaşamaya çalışıyorum...
Maddi-manevi sorunları olanlara destek olma gayretindeyim.
İnandığım doğru yaşam bilgileri en değerli rehberim...

Çevremde haklı olarak endişe edenlere inancımı aşılamaya çalışıyorum.
Geleceğe ümitle bakın, yaşadığımız ağır şartları da kabul edin diyorum...
Pozitif düşünün baskısının işe yaramayacağını biliyorum çünkü...

Toksik Pozitiflik Çare Değildir...

Zihnimizi olumlu yönde tutmaya çalışmak psikolojimize iyi gelir.
Ancak hayat bazen canımızı yakan olayların ortasına atar bizi...
Toksik pozitiflik; tüm acıları, zor duyguları kabul etmek istemez...
Oysa, çektiğimiz acıların anlatmak istediği mesajlar vardır...
Sorunların üstünü örterek gerçeklerden uzaklaşırız.
İyi hissetmek ne kadar normalse kötü hissetmek de öyledir.
Bu nedenle olumlu düşün telkinleri toksik pozitifliktir, iyi gelmez.
Toksikler zehirdir biliyorsunuz... Hücrelerimizi hasta ederler.
Acılarla yüzleşmeden olumlu düşün telkini de ruhumuzu hasta eder.
Her duyguyu iyisi ile kötüsü ile sonuna kadar yaşamalıyız.
Benim yapmaya çalıştığım, durumu tarafsızca değerlendirmek.
Yaşadığımız sıkıntılardan kaçmak yerine kabul etmek.
Ve mutluluğun da acıların da dertlerin de kalıcı olmadığını bilmek.
Zaman kendimiz için en iyisini yapmaya özen gösterme zamanıdır.

“Ne Gül Vaktinden Önce Açar Ne Güneş Vaktinden Önce Doğar...
Bekle, Senin Olan Sana Gelecektir” Diyor Şeyh Edebali...
Bahar Geliyor, Sevgi Çiçekleri Açmak Üzere…
  Diğer Tüm Yazılar