Çok üzgünüm. Tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.
Deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımız için; nasıl beslenmeli konusunda tüm araştırmalarım sonucunda edindiğim bilgileri aktarmak istiyorum. (Kaynak TTB ve Kızılay)
Afetlerin psikolojik ve fizyolojik etkilerinin en iyi şekilde atlatılabilmesi için, sağlık ve beslenme hizmetlerinin düzeninin sağlanması elzemdir. İlk olarak barınma ihtiyacının karşılandığı akıllara gelse de beslenme de insan sağlığı açısından oldukça önemlidir. En temel ihtiyaçlarımızdan biri olan su bu beslenme listesinin başında bulunmaktadır. Enkaz altından çıkarılan kişilerin deprem durumunda yaşanacak olan psikolojik ve fizyolojik etkilerini en doğru şekilde atlatabilmesi için acil durumlarda beslenme hizmetleri iki aşamalı olarak organize edilmektedir. Kısa ve uzun dönem beslenmesi olarak ikiye ayrılan bu aşamalarda, olumsuz koşular gözetilerek beslenme dağıtımı yapılmaktadır Kısa dönemde beslenme ilk birkaç haftayı kapsamaktadır. Bu aşamada ilk olarak sağlıklı su taşımak büyük önem taşımaktadır. Ilıman mevsimlerde günde 3 litre su tüketilmesi gerekirken, sıcak mevsimlerde ise bu durum 6 litreye kadar çıkmaktadır. Afet sonrasında gerçekleştirilecek kısa dönem beslenmesinde ilk etap olarak sıcak çay ya da çorba servis edilmelidir. Psikolojik açıdan da iyi hissettirecek bu gıdalar ilk zamanlar için sağlık açısından büyük önem taşımaktadır. İkinci günlerde ise katı gıdalara geçilebilir. Bunlar ekmek, peynir, zeytin ya da hazır gıdalar olan; bisküvi, makarna, kuru baklagil gibi bozulması zor olan besinler tercih edilmelidir.
Bebekler için önerilen ilk besin afet durumlarında da anne sütüdür. Ancak annenin sütünde azalma/kesilme veya annenin vefat etmesi durumunda 0-6 aylık bebeklerin beslenmesine mama, süt, yoğurt, muhallebi, bisküvi ile devam edilebilirken 6-12 aylık bebeklerin beslenmesine bu besinlere ek olarak, tahıl unu, sebze veya yoğurtla yapılmış çorbalar, meyve püreleri, kuru baklagil yemekleri/çorbaları, yumurta ile devam edilebilmektedir. Ayrıca bebeklerin besin alerjisinin olup olmadığı öğrenmek önemlidir.
* Sağlıklı su ve uygun mutfak ortamına sahip olana kadar taze meyve ve sebze tüketilmemelidir.
* Afet döneminden sonra geçirilen birkaç ay sonra yemek yiyenlerin kaydı alınmalı ve bu süreç içerisinde risk var mı diye kontrol edilmelidir.
* İshal, tüberküloz ya da hepatit gibi sağlık sorunlarını ciddi etkileyecek hastalıkların önüne geçmek için doğru beslenme yapılmalıdır.
* Gebe ve emziren kadınların beslenme düzeni takip edilmeli ve günlük diyetlerine besin ilavesi yapılmalıdır.
* Sağlıklı bir yetişkin için günlük enerji ihtiyacı 2100 kaloridir. Bu kalorinin 450 g tahıldan, 25 g yağdan 50 g ise kuru baklagil besinlerinden temin edilmelidir.
* Süt ve sür ürünleri gibi bozulması hızlı olan paketli gıdaların hızlı bir şekilde tüketilmesi gerekmektedir.
* Şüpheli, küflü, görüntüsü ve kokusu değişmiş gıdaların tüketilmesinden kaçınılmalıdır.
Tabi ki dostlarımızı da unutmamak gerekir. Hayvanların kurtarılması, korunması ve beslenmesi de afet sonrası beslenmenin düzenlenmesinde önemli yer tutar. Onlar için uygun mama yardımı ve su yardımı sağlanmalıdır.
Mine İslam
Diğer Tüm Yazılar