El Celler de Can Roca, 1986 yılında Girona'da kurulmuş ve geleneksel Katalan mutfağında uzmanlaşmış bir restoran ve üç Michelin yıldızına sahip. The World's 50 Best tarafından En İyinin En İyisi olarak derecelendirilmiş, mükemmellik ve uluslararası gastronominin zirvesi olan bir restoran. Üç Roca kardeş tarafından yönetiliyor. Joan, Josep ve Jordi ilk olarak ebeveynlerinin restoranı Can Roca'nın yanında yer almışlar ancak 2007'de şu anki binasına taşınmış.

Üç erkek kardeşin en büyüğü olan Joan Roca restoran şefi olup, henüz on bir yaşındayken ailesinin restoranında asistanlık yapmaya başlamış. Geleneksel Katalan mutfağını öğrenmiş ancak sonunda geleneksel tatlarla temasını kaybetmeden teknik olarak daha gelişmiş, çağrışım yapan ve yaratıcı mutfağa geçmiş. İkinci en büyük erkek kardeş, Josep Roca, Restoran Müdürü ve Baş Sommelier görev yapmakta. Üç erkek kardeşin en küçüğü Jordi Roca, ağabeylerinden 20 yaş küçük ve restoranın Pasta Şefi olarak kendisine mükemmel bir rol bulmuş.

El Celler de Can Roca'yı ziyaret etmek yıllardır benim için gastronomik bir rüyaydı.  El Celler de Can Roca'yı ziyaret etmenin zorluğu masa bulmak. Gerçekten çok zor. Rezervasyonlar 11 ay sonrası için her ayın ilk günü saat 00:00'da açılıyor. Ben şanslı biri olarak 6 ay sonrasına uygun yer buldum ve şubatın ilk haftası bu yemeğin mabedini ziyaret edebildim. (Bu arada ertesi gün komple tüm yıl tekrar rezervasyona kapanmıştı. Gerçekten inanılır gibi değil!)

Celler de Can Roca restoranı çok keyifli bir yemek cenneti, her şeyin ince ince çalışılmış bir düzende olduğu ikonik bir tasarıma sahip. Dünyanın her yerinden insanlar bilerek ve büyük bir istekle El Celler de Can Roca'ya geliyor. Bu üç erkek kardeş tarafından hazırlanan yemekler, hayatta bir kez karşılaşabileceğiniz müthiş bir deneyim olarak misafirleri hayrete düşürüyor.

Akşam yemeğinde iki menü vardı, tadım menüsü 230€, festival menüsü 270€ du.
Bence aralarındaki fiyat farkı çok fazla değil ama geçişlerdeki fark çok fazla olduğu için direkt festival menüsünü seçtik. Uyumlu şarap menüsü de ilave olarak 130€ du.

El Celler de Can Roca'nın festival menüsü, restoranın tarihinde bir yolculuğu gösteren bir dizi atıştırmalık lokmalarla başlıyor.

Atıştırmalıkların ardından menüde çok önemli bir yeri olan restorandaki üç kardeşin rolünü temsil eden ekmek geliyor. Her ekmek, Roca kardeşlerden birini simgeliyor: Joan'ın ekşi mayalı beyaz ekmeği, Josep'in şarabı ve kuru üzümleri ve Jordi'nin zeytinli börek kıvamındaki ekmeği…

Menü açıkça tanımlanmış farklı bölümler halinde yapılandırılmış; sebzeler, kabuklu deniz ürünleri ve balık, et ve tatlılar. Sebzelere ayrılan kısım, menüde en çok bulunan kısım. Renk ve dokuların dikkat çektiği yemekler. Yöresel ürünlere değer veren, çekici ve şaşırtıcı tat kombinasyonlarına ulaşarak, bin bir çeşit teknik kullanarak farklı lezzetlere ulaşmışlar ve hepsi oldukça lezzetli!

El Celler de Can Roca'da balık ve kabuklu deniz ürünlerine ayrılmış bölümü, sansasyonel bir şekilde marine edilmiş midye ile başlayan dört yemekten oluşuyordu.
Jordi Roca'nın büyüsü ilk andan itibaren hissediliyor.  El Celler de Can Roca'da başımızın üzerinde uçan bir bulut üretme yeteneğine sahipler ve bu bulut yakalanarak tabağımıza konuluyor. Bu nasıl bir sihir diyerek keyifle izledim.

Sonrasında biblolarla dolu bir araba bizi çocukluğumuza geri götürüyor. Muhteşem bir menüyü tamamlamak için mini formatta binlerce renk ve şekilden tatlılar sunuluyor.

Benim rüyam gerçek oldu… Restoranların restoranı. Kardeşler arasındaki sevgi ve saygı etkileyici ve onların yetenekleri ve becerileri size dünyanın kesinlikle en harika akşam yemeği deneyimlerinden birini veriyor.

Mine İslam
  Diğer Tüm Yazılar