Yıl sonuna yaklaşmak, iş dünyası için hedeflerin tamamlanması, projelerin hayata geçirilmesi ve başarıların zirveye ulaşması anlamına gelir. Bu dönem, geçmişte ertelediklerimizi toparladığımız, eksiklerimizin bizde yarattığı huzursuzlukla mücadele ettiğimiz bir süreçtir. Ancak bu huzursuzluğa teslim olmamak ve hayıflanmalardan kaçınmak için bize verilen zamanı en iyi şekilde değerlendirmek zorundayız. Bu noktada, başarılı olmak ve hedeflere ulaşmak için "karanlıkta çok çalışmak" gerekliliği, iş dünyasının en değerli derslerinden biridir. Kobe Bryant'ın dediği gibi: "Işıkta parlamak için karanlıkta çok çalışmanız gerekir." Bu ilke, sadece iş dünyasında değil, yaşamın her alanında başarının anahtarıdır.
Her dönemin kendine has bahaneleri vardır; atalete yenik düşmek için pek çok gerekçe buluruz. Ancak Ekim, bu bahanelere teslim olunacak bir ay değildir. Yaz biter, eylülde toparlanır ve ekimde işine gücüne kararlılıkla sarılırsın. İş dünyası yılın hiçbir döneminde durmaz; ancak kişi tatil ve rahatlık fikrinden kopmadıkça bu bahaneler zihninde yer bulmaya devam eder. Oysa bu yaklaşım, bizi başarısızlığa iten en büyük tuzaktır. Çalışma azmimizi kıran asıl sebep de budur.
GEMİLER SUYUN ÜSTÜNDE YOL ALIRKEN BATMAZ;
BATMALARINA NEDEN OLAN ŞEY, İÇLERİNE GİREN SUDUR.
Günümüz iş dünyasında da zorluklar, belirsizlikler ve bizi aşağı çekmeye çalışan unsurlar her zaman var olacaktır. Ancak unutulmamalıdır ki, gemiler suyun üstünde yol alırken batmaz; batmalarına neden olan şey, içlerine giren sudur. Çevremizde olan bitenlerin bizi ne kadar etkilediği, içimize ne kadar aldığımıza bağlıdır. Dış dünyada ne yaşanırsa yaşansın, onun seni nasıl etkileyeceği tamamen senin kontrolündedir. Bu yüzden, yılın son çeyreğinde hedeflerimize odaklanıp, çevremizi kontrol altında tutup yolumuza kararlılıkla devam etmeliyiz diye düşünüyorum.
BİREYSEL DÜNYAMIZDA ÇOK ÇALIŞARAK BİRBİRİMİZE MAKSİMUM FAYDAYI SAĞLAYABİLİRİZ.
Başarı, sadece ışık altında çalışmakla değil, karanlıkta da çaba sarf ederek gelir. Bu sonbahar, hedeflerimiz için tempoyu artırmalı, zorluklar karşısında direncimizi korumalı ve yılın en verimli dönemini en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Gemimizi güvenle limana ulaştıracak olan tek şey, azmimiz ve çalışma disiplinimizdir. Bir toplumun parçası olarak hepimiz bu sorumluluğu taşıyoruz. Bireysel dünyamızda çok çalışarak birbirimize maksimum faydayı sağlayabiliriz. Her fırsatı değerlendirmeli, her zorluğu bir fırsat olarak görmeliyiz.
Unutmayın, her zorluk bir fırsat doğurur. Bu ay, en iyi versiyonunuzu ortaya çıkarmak ve ışıkta parlamaya hazır olmak için çok çalışın. Bu sadece sizin değil, aynı zamanda bu güzel ülkemizin de ihtiyacı olan bir şey. Biliyorsunuz ki, ben ülkeme aşık biriyim…
Biz geçtiğimiz ay boyunca yine çok çalıştık. Sizlere en keyifli içerikleri sunabilmek adına haber takiplerimizi ve röportajlarımızı yaptık. Aralık ayında gerçekleşecek Klass Model Turkiye için son aşamaya girmiş bulunuyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bu organizasyon şimdiye kadar bildiğiniz yarışmalardan çok daha özel olacak. Bugüne dek hayalini kurduğum ve adım attığım her işte başarıya ulaşmamın en büyük sebebi inancım ve çok çalışmam oldu. Bu yolculukta yanımda olan özel insanlarla birlikte, Aralık ayında da farkımızı ortaya koyarak unutulmaz bir geceye imza atacağız. Yeni dönemde çok çalışmanın yanı sıra bizi de takipte olmayı unutmayın:)
Klass Alın, Klass Okuyun, Klass Olun…

  Diğer Tüm Yazılar