Ses ve Işık insanoğlunun ilk anlarından beri yoldaşı..Gezegeni algıladıkları ilk hali..İletişimlerinin en temel noktası..duydukları sesler..kullandıkları sesler..gördükleri ışık..oluşturdukları ışık..Ateşin bulunması..ateşin etrafında müzik yapmak..dans etmek bile sese ve ışığa duyarlılığın en büyük sembollerinden..



Günümüzde sahne üzerinde gerçekleşen her türlü etkinlikte,,davet,konser,tiyatro...vs ışık ve ses konusunda gelişmiş düzenekler olmadan ilerlemek mümkün değil. Organizasyonları canlı ve hareketli kılan sanatçıların yanısıra profesyonel bir ses&ışık varlığı..
Işığın sahne üzerindeki  yolculuğuna şöyle bir bakarsak..Eski Yunan ve Roma sahnelerinde ışık kaynağı güneşti. Oyunlar günışığında oynanıyor, hava kararmadan sona eriyordu. Gece oynanan oyunlardan literatürde söz edilmiyor. Karanlıkta oynanan oyunlarda çıra ateşlerinin kullanıldığı düşünülüyor.
Tiyatro Avrupa’da kral saraylarına , soyluların konaklarına girince ise kapalı salon tiyatrolarında büyük mumlar ve yağ kandilleri ile oluşturulan,tiyatronun ruhuna çok uygun bir ışık düzeneği görülüyor. 17. yüzyıl şamdanlar,18. Yüzyıl gaz yağı lambaları,19.yüzyıl ise havagazı lambaları sahne ışıklandırmasının başrolündelerdi.
Sahne ışığında en büyük devrim kuşkusuz, 1879'da Amerika'da Edison'un, İngiltere'de de Swam'ın birbirlerinden bağımsız olarak elektrik ampulünü icat etmeleriyle yapıldı. Ama en büyük sorun ışığın dümdüz gelmesi,yarı karanlıkta kalan hiçbir ögenin olmamasıydı.Ara ışıklar yoktu ve sahnenin büyüsü tam olarak verilemiyordu.Bu süreçten sonra aydınlatma ile ilgili deneysel çalışmalara çok çeşitli ışık araçlarının icadına önem verildi.Sinemanın gelişmesi ve projektörler bu konuda atılan adımlara büyük destek oldu. Bunlardan biri de Amerika’lı genç bir sahne elektrikçisi olan John H. Kliegl'in 1896'da kurduğu firma ile her türlü ışık aygıtı üretmeye başlamasıdır.
Bu yüzyılda ise sahne,konser,etkinlikler son derece modern,hızlı,ritm duygusunu verebilen ve izleyici de sadece ses değil görsel bir şölen duygusu da yaşatan ışık araçlarıyla oldukça gelişmiş bir dönem yaşıyor.Sahne de sanatçının sadece sesiyle değil görsellerle bütünleşen görkemli ışık şovlarıyla da varlığını hissettirmesi esas olmuş durumda..
Bir iletişim ve ifade aracı olarak canlılar tarafından kullanılan ses ise çağlar boyunca da insanlığın beklentilerini değiştirerek yaşamımızda varolmaya devam etmektedir.Fiziksel ve psikolojik etkileri olan sesin yapısı, frekans, tını, genlik ve sesin şekli üzerinden incelendiğinde ; bilinen en eski iletişim araçları ve akustik özellikler göz önünde bulundurularak toplumların iletişim biçimlerinin zamanla ve toplumlar arasında farklılıklar oluşturarak geliştiği görülmektedir.
Günümüzde ise kitle iletişim araçları ve kişisel eğlence aygıtlarından sesin ve ışığın konumu giderek yükselmiş ve sanatsal bir üretim dalı haline  gelmiştir. Ses ve ışık tasarımı, bir görselin önerdiği alanın imlenmesinde en önemli bileşenlerden biri olarak günümüz iletişim araçlarının tümünde kullanılmaktadır.Konserlerden, tiyatroda, sinema ve televizyona, bilgisayar oyunlarından cep telefonu ve tüm elektronik araçların kullanıcıyla iletişiminde anahtar özellikte sesler tasarlanmaktadır. Büyük şirketler tıpkı görsel logolar gibi ses logoları da tasarlayarak, marka bilinirliklerini arttırmaktadırlar.
Ses ve ışığın tüm bu yolculuğunda gelinen noktada; çok güçlü,profesyonel,kullanım kolaylığı olan,kalabalık kitlelere hitap edebilen araçlardan sözediyoruz.Bu konuda değişim ve yenilikler oldukça hızlı..Bu işi yapan kişilerin çağım gerisinde kalmaları ve gelişmiş ses&ışık araçlarını kullanmamaları sektörden uzaklaşmalarına ve başarısız olmalarına yol açmakta..
Tüm bu hızlı gelişime ve teknolojiye ayak uydurma zorunluluğunun yanısıra pandemi döneminde yaşananlar dolayısıyla en çok darbe alan sektörlerden biri de müzik,konserler,etkinlikler olduğu için  dolayısıyla ses&ışık tarafında da çok olumlu açılımlar yaşanmıyor.
Sezonun yaklaşmakta olduğu bu dönemde sektöre ilişkin bilgileri ,gelişmeleri ; sahne tecrübesi  ve profesyonel ekibiyle oldukça başarılı işlere imza atan İlkay Pirgaip’e sordum..

1-Ses&Işık konusunda araç-gereç ne derece önemlidir? En profesyonel malzemelerle çalışmak mı yoksa yetenek mi önemli bu sektörde?
  • Kesinlikle çok önemli. Her cihaz  bizler için önemli  aktör konumundadır ve kalitesi çok önemlidir.
Örneğin; tiyatro sahnesinde bir adet   spot ışık   kocaman bir koreografinin ana parçasıdır.

Konser sahnelerinde beam ve boyama robotlar, büyük açılış showlar da ise gökyüzü tarayıcıları,defileler de profıle spotlar gibi..

Bana göre malzeme de yetenekte önemli tabiî ki..Çok iyi ekipman ve alt yapıya sahip olunabilir fakat bu cihazları sorunsuz ve pratik çalışır hale getirecek ve kullanacak ekiplerin olması şart.
Kısaca yetenekli ekip , sorunsuz ve kaliteli cihazlar ,harika ve güvenli işlerin göstergesi diyebilirim..



2-Ses&Işık sahnede sanatçıya olumlu desteği ne şekildedir?
  • Sahnelerin ana yapısı olan ses ışık görüntü; sanatçıların aynasıdır..vazgeçilmez olmazsa olmazıdır.
Ses olmadan hissettiremeyiz..ışık olmadan heyecan veremeyiz..görüntü olmadan gösteremeyiz tanıtamayız… Bu parçalar sanatcı ve sahnenin kolu bacağıdır.

3- Çok zor bir sektör..her an bir olumsuzluk ya da ters giden birşeyler olması olası olan bir iş yapıyorsunuz.Sahnede yaşadığınız ilginç ya da çok zor bir andı dediğiniz bir anınız var mı?
  • Çok zor evet ve bir o kadar da riskli. Ters giden veya olumsuz anlar olabiliyor elbette.Kendimden örnek vereyim, bu gibi durumlar da soğuk kanlı olmayı deniyorum ,panik bir çok olumsuz haller doğurabiliyor.
Bazen çok bunaldığımda ,yorulduğum da  ve stresli anlarım da , seyircilerin alkışını düşünüyorum..müşterinin  iş sonundaki tebrik mesajını ..sahnemin güzel yorumlarını.Bunları düşünerek kendime umut veriyorum bunlar tüm zor anların tek ilacı .. J


14 yıldır bu sektördeyim o kadar çok ilginç ve garip anlarım oldu ki anlatmakla bitmez.
TV  de yayınlanacak olan  bir show programında kurulum esnasında teknisyen arkadaşlardan biri plastik klips paketini truss üzerinde unutmuş ve kurulum bitti , truss tavanda son yerini aldı..akşam  yayın başladı ve sanatcı truss altında şarkısını söylerken paketin içindeki tüm plastik kelepçeler aşağıya akmaya başladı o an yaşadıklarımı ve halimi tarif edemem .. J

4- Bu alanda hizmet veren çok fazla firma var.Sektörde rekabet yoğun mu yoksa firmalar arası destek söz konusu mu?
  • Evet sektör oldukça büyük,rekabet kaçınılmaz ama gördüğüm kadarı ile kimse birbirine düşman değil. Sıkışık durumlar da malzeme ve ekip olarak bir çok firma birbiri ile alışveriş durumunda olabiliyor.

5- Sektör olarak pandemi sürecinde neler yaşadınız?
  • Çok zor günlerdi bizler için..Şirketler ve ekipler zor bir süreç geçirdi, bazı firmalar ayakta kalabilmek için studıo ortamların da hizmet vermeye başladı.
  •  Süreç de zor günler yaşayan bir çok  sektör çalışanları başka sektörlere adım atmak zorunda kaldı.Bu durum işler açıldıktan sonraki bi kaç aydır şirketlere ciddi zorluklar yaşattı ve yansımaya da devam ediyor.
6-  Pandemi sonrası yeni sezon size göre nasıl olacak?
  • Yeni sezon gümbür gümbür geliyor diyebilirim.
Extra kurulan büyük konser sahneleri,konfirme olan festivaller,turneler ,büyük eventler bunların  tamamı konuşulan ve hazırlanmış projeler..
Sezonda bizleri zorlayacak tek şey ekip yetersizlikleri olacak bana göre, malzeme parkuru olarak  zorlanacağımızı düşünmüyorum.Bence Türkiye birçok ülke arasına zengin sistem havuzuna  sahip, bereketli  sorunsuz ve eğlenceli sezon diliyorum tüm sektöre J
Bu keyifli röportaj için İlkay Pirgaip’e çok teşekkür ederken.. Müzik ve konserlerle dolu.. Eğlenceli ve Işıklı bir yaz diliyorum herkese...

  Diğer Tüm Yazılar