Kesinlikle HAYIR!
Yaşlanmamız kronolojik ve biyolojik olarak iki şekilde açıklanabilir...
Kronolojik yaşımız; doğumuzdan bu ana kadar geçen dönemleri kapsar.
Biyolojik yaşımız; anatomi ve fizyolojimizdeki değişiklikler ile ortaya çıkar...
Yani yıpranma belirleyicidir...
İhtiyarlamanın tanımı ise; yaşlanmak- kocamak olarak geçer...
Bence fazlası ile sığ bir yaklaşım. “İHTİYAR OLMANIN YAŞI OLMAZ”
Çünkü; İHTİYARLAMAK TAMAMEN RUHUMUZA DAİR BİR EVREDİR...
KRONOLOJİK ve BİYOLOJİK YAŞLANMA, İHTİYARLAMAK ANLAMINA GELMEZ!

Sevenler, Gerçek Sevenler Yaşlanır Ama İhtiyarlamaz...
Genç yaşlarda olduğu halde ihtiyarlamış ne çok insan var. Kim bunlar derseniz;
Sağlıkla uyandığı bir günün şükrüne varamayan, boş işlerle uğraşan,
Şikâyet eden, yargılayan, kendisi ile yüzleşmekten korkan,
Her günü diğerine eş, yan gelip yatan, başkalarının hatasına saldıran,
Kıskanç, haset, kalbi mühürlenmiş genç insanlardır... Sayıları keşke az olsa!

Bu gruba girenler kendilerini yenilemeyi, güncellemeyi bilmezler...
Okuyup, gözlemleyip hayatın akışına göre kendilerini yetiştiremezler...
Düşüncelerini olumlu yönde yönetmeyi, ruhlarını arındırmayı önemsemezler...
Hayatın değerini anlayamazlar... Yarınlara umutla bakamazlar.
Geleceğe dair hayalleri, hedefleri, başarıları olmaz, olamaz...
Çünkü; Sevmeyi ve sevilmeyi öğrenmemişlerdir...
Evrenin en büyük şifasından, genç ve diri tutan gücünden mahrumdurlar.
Sevgisizlik enerjilerini tüketir, içeriden çürütmeye başlarlar...
SEVMEYİ ÖĞRENEMEYEN YOKSULLUĞUN EN DERİNİNE DÜŞMÜŞTÜR...
SEVGİ ALIŞVERİŞİNDEN BESLENMEYEN RUHLAR YAŞARKEN ÖLMÜŞTÜR...
İHTİYARLAMAK TAM DA BUDUR ve İHTİYARLIĞIN YAŞI YOKTUR.
SEVENLER, GERÇEK SEVENLER YAŞLANIR AMA İHTİYARLAMAZ, demem bundandır!

Yaş Yetmiş İş Bitmiş •••))))

Bu söz şimdiler de şehir efsanesi kıvamına gelmiştir.
Elbette yaş aldıkça, fiziksel birtakım değişiklikler olacaktır…
Ancak bu aşkın-meşkin, her şeyin bittiği anlamına gelmez...
Sevgiyle-anlayışla-şefkatle sarılan çiftler için, aşk her zaman vardır...
Ve o yaşlara gelen, olgun insanların öncelikleri de beklentileri de farklıdır.
Sevgi gözü ile bakmanın farkındalığını kavramışlardır...

16 yıldır burada, inanmadığım tek bir kelime yazmışlığım yoktur!
Aynen devam ediyorum ve diyorum ki; 60’tan sonrası bir hediyedir.
Çünkü, yaşadığınız tecrübeler kendinize ve yaşama bakışınızı değiştiriyor.
Yüzüm kırıştı, bacağım sarktıysa takılmıyor, kazanımlarınıza şükrediyorsunuz.
İnanın hayatımın en güzel, en verimli dönemini yaşıyorum.
Çünkü sevmeyi öğrenerek, hayatın anlamını sindirerek geldim bu yaşlara...
Çektiğim onca sıkıntıya, hayal kırıklığına rağmen dik durmayı başardım.

Öğrenmeye ve bulmaya çalışmadığım günleri ömürden saymadım...
Siz de saymayın. İlgi alanınıza giren konulara yoğunlaşın lütfen.
Biliyorsunuz yeniden öğrenci oldum Bodrum Yaşam Vakfı’nda.
Başkanımız Cengiz Macun ve değerli yöneticiler özel insanlar.
Konferans derslerimiz de yeni bilgiler öğrendikçe mutluluğum artıyor.
Sirtakide de ilerlemeye başladım Hüseyin İbak hocamın sayesinde...
Nisan’da kültür merkezindeki gösterimizi de paylaşacağım sizinle.
Beraber olduğumuz arkadaşlarımın yaş seviyesi birbirine yakın...
Demem odur ki; ruhlarımız genç ve ihtiyarlamaya hiç niyetimiz yok...
60-70-80 hiç fark etmez... Yeter ki sağlığımız yerinde olsun!

Not: Mail’ime gelen sorularınızı unuttum sanmayın…
  Diğer Tüm Yazılar