Politik krizler ve yaptırımlar sonucunda ülkeler, kurum, kuruluş ve sektörler farklı senaryolar ve uzun vadeli çözüm yöntemleri bulma girişimi içerisinde acil aksiyon planlarını gündeme getiriyor. Bu bağlantıda yaşanabilecek risklere dikkat çeken Doğa Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Kırmızı, “Küresel çapta özellikle son yıllarda birçok zorluğu arka arkaya tecrübe ettik ve etmeye de devam ediyoruz. Pandemi ile başlayan zorlu süreç ve ardından diğer ülkelerde meydana gelen politik kriz ve yaptırımlar, döviz kuru ve fiyatlardaki artış, kişiler ve ülkeler bazında olumsuz etkilerini giderek arttırdı. Maliyet artışları, lojistik ve tedarik zincirindeki aksama ve sorunlara karşı iş dünyası da harekete geçti ve iş sürekliliğin devamı için acil aksiyon ve tasarruf planları devreye alındı. Politik krizlerin zemin hazırladığı, önümüzdeki kış mevsiminde ısınma ve üretimde gerekli enerjide beklenen endişe ve belirsizlik ortamına karşı temel konu ve ihtiyaçlarda haneler ve işletmelerde gelecek projeksiyonu da belirsizleşti” diye konuştu.
HASAR MALİYETLERİ DİKKAT ÇEKİYOR
“Ham madde ve enerji kaynaklarında artış gösteren maliyetler işletmelerde yaşanabilecek iş durması ihtimalini arttırırken, bu bağlamda yeni riskler doğuruyor” diyerek küresel çapta yeni zorluklar ile karşı karşıya kalınabileceğini belirten Nihat Kırmızı, “Tüm dünyada enflasyon oranları ve fiyatlamalarda artış görülürken, yine yıl içerisinde yaşadığımız çip krizi, politik ve jeopolitik sebeplerden kaynaklanan tedarik ve lojistik problemleri de işletmeleri ve tedarikçileri durağan konuma sürüklüyor. Üretim ve tedarikte yaşanan arz-talep dengesizliği dünya genelinde önemli bir sorun olarak karşımıza çıksa da önümüzdeki yıl sonuna doğru sürecin iyileşeceği öngörüsündeyiz” açıklamalarında bulundu.
Son dönemdeki gelişmelerin sigorta sektöründe hasar maliyetlerine yarattığı etkiye dikkat çeken Nihat Kırmızı, “Pandemi süreci ve sonrasında tedarik zincirinde yaşanan sorunlar, son dönemde oluşan enerji krizi, döviz kurundaki artış ve ekonomik koşulların etkisi özellikle hasar maliyetlerinde ciddi artışlara sebep oldu. Özellikle pandemi kısıtlamaları sürecinde tedarik zincirinin kırılması ile tedarikte yaşanan sorunlar, parça maliyetlerinin artmasına ve paralel olarak da hasar maliyetlerinin yükselmesine zemin hazırladı. Yine bu süreçte yaşanan çip krizi de otomobil üretiminin azalmasına yol açarken, piyasada yeni araç bulunmasını da güçleştirdi. Son dönemde yaşanan Rusya-Ukrayna savaşı da global ölçekte gerek otomotiv sanayiini gerekse kur üzerinden ekonomileri olumsuz etkilediğinden hem parça maliyetleri hem de yurt dışı menşeli parça fiyatlarında ciddi ölçüde maliyet artışları getirmeye devam etmekte” dedi.
Krizlere karşı risk yönetiminin önemine de dikkat çeken Nihat Kırmızı, “Riskler geçmişten günümüze hayatımızın her evresinde her zaman vardı, olmaya da devam edecek. Önemli olan risklere karşı gösterilen esneklik yeteneğinin geliştirilmesi, riskler gerçekleşmeden önce doğru tahmin ve önlemlerle en az zarar ile sürecin yönetilmesidir” diyerek sözlerini noktaladı.
“Önemli Olan Riskler Karşısında Esneklik Yeteneğinin Geliştirilmesidir”
Pandemi, politik kriz ve savaşlar, enflasyon oranı ve döviz kurunun yükselişi, tedarik ve enerji sorunu gibi küresel ve bölgesel olarak geniş çaplı etkiler yaratan olay ve krizler son dönemde artış gösterdi.