İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından Koç Holding Enerji Grubu Şirketleri Aygaz, Opet ve Tüpraş’ın sponsorluğunda düzenlenen 21. İstanbul Tiyatro Festivali, 13-26 Kasım tarihleri arasında, zengin bir programla tiyatroseverlerle buluşuyor. 21. İstanbul Tiyatro Festivali’nde yurtdışından 6, Türkiye’den 13 olmak üzere 19 tiyatro dans ve performans topluluğunun 55 gösterisinin yanı sıra okuma tiyatrosu, söyleşi ve kitap tanıtımları, film gösterimleri, atölye çalışmaları ve ustalık sınıfları gibi ücretsiz yan etkinlikler de gerçekleştiriliyor.
İlk kez 1989 yılında gerçekleştirilen, yerli ve yabancı tiyatro, dans ve performans topluluklarının izleyiciyle buluştuğu uluslararası bir etkinlik olan İstanbul Tiyatro Festivali, 2002 yılından beri iki yılda bir Mayıs ayında düzenleniyordu. Festival bu sene yıllık seyrine geri dönüyor ve iki hafta boyunca ulusal ve uluslararası, klasik ve çağdaş yorumları izleyiciler ile buluşturuyor.
FESTİVALİN YABANCI KONUKLARI
Antik Yunan tiyatrosunun efsanevi ismi Theodoros Terzopoulos İstanbul’da
Antik Yunan tiyatrosunun yaşayan efsanesi, yönetmen Theodoros Terzopoulos’un son eseri Bir Daha / Encore, usta tiyatrocunun kurucusu ve yönetmeni olduğu Attis Tiyatrosu’nun 30. yılında İstanbul’da izleyicilerle buluşuyor. Festival seyircisinin, 1990’da AKM’de sahnelenen Bakkhalar ve 1999’da festivalin ilk uluslararası ortak yapımı Herakles üçlemesi’yle tanıdığı usta yönetmenin imzasını taşıyan, Alarme ile başlayıp Amor ile devam eden üçlemenin son halkası olan Bir Daha, 14 Kasım Salı ve 15 Kasım çarşamba akşamları saat 20.30’da Moda Sahnesi’nde sergileniyor. Başrollerinde Attis Tiyatrosu’nun iki eşsiz oyuncusu Sophia Hill ve Antonis Myriagkos’un yer aldığı oyunda oyuncular, ellerinde tuttukları ve oyun ilerledikçe doğal uzantıları haline gelen devasa usturalarla etkileyici bir performans gerçekleştiriyor.
üçlemenin ilk oyunları olan Alarme ve Amor da festival izleyicileriyle beyazperde aracılığıyla buluşacak. Film gösterimleri Yunanca dilinde, İngilizce alt yazı ile 13 ve 14 Kasım’da Moda Sahnesi Sineması’nda ücretsiz olarak gerçekleştirilecek.
ünlü yönetmen Theodoros Terzopoulos festivalde Bir Daha / Encore oyununun yanı sıra iki ayrı söyleşi aracılığıyla da tiyatroseverlerle buluşuyor. Terzopoulos’un antik Yunan kahramanları ve mitolojik tanrılarını günümüze taşıyan Dionysos’un Dönüşü isimli kitabı üzerine İstanbul Tiyatro Festivali ve Habitus Kitap’ın işbirliğinde bir söyleşi gerçekleştiriliyor. Kerem Karaboğa’nın moderatörlüğünde, 36. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nda düzenlenecek söyleşi, katılımcılarına kitabın insanın varoluşuna dair sorgulama ve mücadele çağrısı üzerine düşünme fırsatı sunuyor. Söyleşi 12 Kasım Pazar günü 15.30 -17.00 saatleri arasında TüYAP Kitap Fuarı Heybeliada Salonu’nda gerçekleştirilecek. Terzopoulos’un diğer söyleşisi ise 13 Kasım Pazartesi günü 16.30 -18.30 arasında Moda Sahnesi Studio’da Dikmen Gürün’ün sunuşu ve Kerem Karaboğa’nın moderatörlüğünde gerçekleştirililiyor. Katılımcılar söyleşide Antik Yunan tragedyalarının büyük ustasını ve onun tiyatronun özüne dair yaptığı son çağrıyı bizzat Terzopoulos’un kendisinden dinleme ve günümüz tiyatrosuna dair algılarını genişletme fırsatı bulacak.
ünlü yönetmen Ostermeier’dan bambaşka bir III. Richard
Shakespeare’in ölümsüz oyunu III. Richard, çağdaş tiyatro sahnesinin en heyecan verici isimlerinden, Alman yönetmen Thomas Ostermeier’in yorumuyla festivalde…Tiyatro tarihinin gelmiş geçmiş en cani kralı III. Richard’dan bir punk yıldızı ve sivri dilli bir komedyen yaratan Thomas Ostermeier’in dünya sahnelerini kasıp kavuran oyunu İstanbullu seyirciyle buluşuyor. çarpık bacakları, kambur sırtı, tellerle kaplı dişleriyle içinde bulunduğu toplumun aşağılamalarına karşı büyük bir yıkımın planlarını yapan III. Richard’ı sahneye, etkileyici performansıyla Alman tiyatro ve sinema yıldızı Lars Eidinger taşıyor. III. Richard, Shakespeare’in Globe Theatre’ını andıran sahne tasarımı, benzersiz oyunculukları ve yüksek voltajlı canlı müzikleriyle bu yılki festivalin köşe taşlarından biri olacak. Festivale daha önce Nora - Bir Bebek Evi, Bir Halk Düşmanı ve Hamlet oyunlarıyla konuk olan yıldız yönetmen, 2012 senesinde İstanbul Tiyatro Festivali Onur ödülü’ne layık görülmüştü.
Almanya’nın önde gelen tiyatrolarından Schaubühne prodüksiyonu olan ve çağdaş tiyatro sahnesinin en heyecan verici yönetmenlerinden Ostermeier’in yönettiği III. Richard, Enka Vakfı sponsorluğunda, Goethe işbirliğinde 17 Kasım Cuma saat 20.00 ve 18 Kasım Cumartesi saat 15.00’da Zorlu PSM Drama Sahnesi’nde sahnelenecek.
Yıldız koreograftan başdöndürücü bir dans gösterisi: Fresk
Hem klasik bale hem de çağdaş dans eğitimi olan ender koreograflardan, dans dünyasının yıldız koreografı, Fransız Angelin Preljocaj, son eseri Fresk / La Fresque ile festival seyircisinin başını döndürecek.
Kural tanımayan koreografileriyle dünya çapında ses getiren ve eserleri Milano La Scala’dan New York City Ballet ve Paris Operası’na ünlü toplulukların repertuvarlarının ayrılmaz bir parçası haline gelen Preljocaj, bu kez koreografisini bir çin masalının üzerine inşa ediyor. Fresk, yorgun düşmüş iki seyyahın, yolda karşılaştıkları bir keşişin onları kadınlarla süslü bir duvar resmini görmeye davet etmesiyle çıktıkları serüveni, kabına sığmayan bir yorumla aktarıyor.
Elektronik müzik ikilisi Air’in bir yarısı Nicolas Godin’in besteleri ve ünlü moda tasarımcısı Azzedine Alaia’nın imzasını taşıyan kostümleriyle Fresk; masalsı, çarpıcı aynı zamanda sert, cesur, çağdaş ve sorgulayıcı bir dans gösterisi. Ballet Preljocaj prodüksiyonu Fresk, Fransız Kültür Merkezi sponsorluğunda Teatroskop, FranceDanse Orient-Express destekleriyle 18 Kasım Cumartesi akşamı saat 20.30’da Zorlu PSM Ana Tiyatro’da olacak. Gösterinin ardından Angelin Preljocaj’a festivalin Onur ödülü sunulacak.
Festivalin son Onur ödülü, kural tanımayan koreografileriyle dünya çapında ses getiren, günümüzün en önemli koreograflarından Angelin Preljocaj’a veriliyor. Angelin Preljocaj’a ödülü, 18 Kasım Cumartesi akşamı Zorlu PSM Ana Tiyatro’da sahnelenecek son eseri Fresk’in gösteriminin ardından sunulacak.
Festivalin yan etkinlikleri kapsamında Fransız koreograf Angelin Preljocaj’ın, Blanche Neige / Pamuk Prenses masalının Grimm Kardeşler versiyonundan yola çıkarak oluşturduğu çağdaş bale yapıtının gösterimi de gerçekleştirilecek. Blanche Neige 16 ve 20 Kasım tarihlerinde saat 19.30’da Fransız Kültür Merkezi’nde, Gustav Mahler’in senfonilerinin büyüleyici notaları Thierry Leproust’un seti veJean-Paul Gaultier’in kostümleriyle ekrana yansıyor.
Başarılı yönetmen, senaryo yazarı ve Cahiers du Cinéma eleştirmeni Olivier Assayas, sürükleyici belgeseli Eldorado / Preljocaj’da, Preljocaj balesinin 21. yüzyıl müziğinin ikonu, Karlheinz Stockhausen’in yapıtı Sonntags-Abschied’i sahneye aktarma çabalarını kayıt altına alıyor. Assayas, prova sürecinin mahrem ritüellerinin neşe ve acı dolu anlarını yakalayarak, azmin ve yaratmanın sırlarını açığa çıkarmaya çalışıyor. 21 Kasım Salı günü saat 19.30’da Fransız Kültür Merkezi işbirliğiyle ücretsiz olarak gerçekleştirilecek.
Her yaştan seyirci için benzersiz bir deneyim : Kelebekler
İtalyan katılımcı tiyatro topluluğu TPO hem çocukları hem büyükleri, dünyaya kelebeklerin gözünden bakmaya davet ediyor. Kelebekler / Farfalle, ışıklar, renkli görüntüler ve yağmur ormanı sesleri eşliğinde, seyircisini unutulmaz bir deneyimin parçası haline getiriyor. Yönetmenliğini Davide Venturini ile Francesco Gandi’nin üstlendiği, usta tiyatro sanatçısı Tilbe Saran’ın da dış ses olarak parçası olduğu oyun, kelebeklerin mucizevi yaşam döngüsünü anlatıyor.
Zorlu Holding sponsorluğunda gerçekleştirilen, 4 yaşından büyük tüm seyircilerine açık olan, bu benzersiz aile etkinliğinde sahnede zarif, naif ve zevkli bir dünya kuruluyor ve küçük izleyiciler de oyunun farklı bölümlerinde bu dünyayı tüm bedenleriyle keşfetmek üzere sahneye davet ediliyor. Her yaştan seyircinin içinde kelebekler uçuşturacak olan Kelebekler, 21 Kasım Salı, 22 Kasım çarşamba, 23 Kasım Perşembe, 24 Kasım Cuma, 25 Kasım Cumartesi ve 26 Kasım Pazar günlerinde, 10 gösterimde Zorlu PSM Studio’da olacak.
Portekizli yönetmen Pedro Penim’den İstanbul’a armağan: önce
Portekizli yönetmen Pedro Penim, iki yıl önce İstanbul’a taşındığında şehrin onu Lizbon’da olduğu gibi hissettiren Türkçe’de “hüzün”, Portekizce’de “saudade” olarak tanımlanan bir duygunun peşine düştü. Kendisini İstanbul’dayken evinde hissettiren bu sözcüklerden esinlenerek, ikisi arasındaki benzerlik hakkında yazmaya başladı. Ortaya seyirciyi 2017’den başlayarak bir melankoli atlasının kılavuzluğunda zamanda yolculuğa çıkaran bir performans olan önce / Before çıktı. Bernardo de Lacerda, Frederico Serpa ve yönetmen Pedro Penim’in rol aldığı önce, 22 Kasım çarşamba ve 23 Kasım Perşembe saat 20.30’da Moda Sahnesi’nde izlenebilir.
Uluslararası Tiyatro Sahnelerinin önemli yazarı ve yönetmeni Wajdi Mouawad festivalde
Fransa’da Colline Ulusal Tiyatrosu’nun sanat yönetmeni, tiyatro dünyasına kazandırdığı oyunlarla festivallerin vazgeçilmez ismi Wajdi Mouawad 21. İstanbul Tiyatro Festivali’nde kendi yazıp yönettiği ve oynadığı Yalnız / Seuls ile yer alıyor. Yalnız, Mouawad’ın kişisel arayışına dair duygu yüklü bir oyun. Oyun, iç savaştan kaçıp, başka bir ülkeye göç etmek zorunda kalmış bir çocuğun; evinden, alışkanlıklarından, çevresinden, kısaca onu var eden her şeyden uzakta; yeni bir bağlam ve dilde kendini yeniden inşa etmeye çalışırken yaşadığı kayıp hissine odaklanıyor. Yalnız, 24 Kasım Cuma saat 20.30, 25 Kasım Cumartesi saat 15.00 ve 20.30’da Zorlu PSM Drama Sahnesi izleyiciyle buluşacak.
21. İstanbul Tiyatro Festivali bu yıl yurtdışından 6 tiyatro ve dans topluluğunu konuk ediyor. Festivalde Antik Yunan tiyatrosunun efsanevi yönetmeni Theodoros Terzopoulos’un kurucusu ve yönetmeni olduğu Attis Tiyatrosu, yedi yıl aradan sonra Bir Daha ile, bu yıl Onur ödülü’nü alacak kural tanımayan koreografileriyle dünya çapında ses getiren Fransız koreograf Angelin Preljocaj ise son eseri Fresk ile izleyicilerle buluşacak. Shakespeare’in ölümsüz oyunu III. Richard ise çağdaş tiyatro sahnesinin en heyecan verici isimlerinden Thomas Ostermeier’in yorumuyla sahnelenecek. Festival seyircisinin 18. İstanbul Tiyatro Festivali’nde sahnelenen Hamlet’teki performansıyla hatırlayacağı Lars Eidinger, III. Richard karakteriyle izleyenleri yine büyüleyecek. Festival programında ayrıca İtalyan katılımcı tiyatro topluluğunun hem çocukları hem de büyükleri dünyaya kelebeklerin gözünden bakmaya davet ettiği Kelebekler, Portekizli yönetmen Pedro Penim’in 2017’den başlayarak bir melankoli atlasının kılavuzluğunda zamanda yolculuğa çıkaran performansı önce ve Lübnan asıllı Kanadalı oyun yazarı ve yönetmen Wajdi Mouawad’ın hem yazıp hem yönettiği hem de oynadığı, Mouawad’ın kişisel arayışına dair duygu yüklü bir oyun olan Yalnız yer alıyor.
FESTİVALİN YERLİ YAPIMLARI
Martı
13-14-15 Kasım 20.30 - Zorlu PSM Studio
çağdaş tiyatro sahnemizin dikkat çekici yönetmenlerinden Serdar Biliş’in yorumladığı, çehov klasiği Martı 21. İstanbul Tiyatro Festivali’nin ilk oyunu. Oyunun karakterleri, aradan geçen 120 yılı aşkın tarihe rağmen, günümüzün “arada kalmış, bir türlü harekete geçemeyen” insanıyla aynı dili konuşuyor. İnsan ruhunu en derinlerine kadar görmekte mahir olan çehov’un Biliş’in yönetimindeki eserinde izleyiciler, eserin absürd tadını da es geçmeyen bir Martı ile buluşacak. Tiyatro tarihinin bu ölümsüz metni bir Pürtelaş Tiyatro prodüksiyonu olarak Tekfen Holding’in gösteri sponsorluğunda festival sahnesinde olacak. çehov’un benzersiz karakterlerini sahneye Boran Kuzum, Ecem Uzun, Fırat Tanış, Gonca Vuslateri, Kayhan Açıkgöz, Serdar Orçin, Sevil Akı, Şerif Erol, Tilbe Saran, Cem Cücenoğlu ve Yasin Bardakçı’dan oluşan deneyimli ve dinamik bir ekip taşıyor.
Yuva
14 Kasım 20.30, 25 Kasım 15.00, 20.30 - Enka İbrahim Betil Oditoryumu
Sami Berat Marçalı’nın yazıp yönettiği Yuva, bir B Planı prodüksiyonu olarak festival seyircisinin karşısına çıkıyor. Dünyanın farklı köşelerinden, farklı zor durumlardan kaçıp New York’a gelmiş dört gencin; tek bir gecede yaşadıklarını anlatan Yuva; göçmenlik, iletişim, yuva arayışı ve birbirimizi anlama üzerine bir oyun. Yönettiği son iki oyun olan Kabileler ve İstila!’da öteki olmak, göçmenlik ve iletişim meselelerine kafa yoran Marçalı; Yuva’da “aidiyet ve varoluş” kavramlarına dair arayışını dinamik ve güncel bir dille sahneye taşıyor. Oyunda Bora Akkaş, Erol Ozan Ayhan, özlem Zeynep Dinsel ve Saim Karakale rol alıyor.
Akşam Yemeği
15-16 Kasım 20.30 - çevre Tiyatrosu / 20-21 Kasım 20.30 - Caddebostan Kültür Merkezi
Dünyaca ünlü Hollandalı romancı Herman Koch’un aynı adlı romanından uyarlanan Akşam Yemeği, Semaver Kumpanya’dan yönetmen Volkan M. Sarıöz’ün rejisiyle sahnelenecek.
Akşam Yemeği, 15 yaşındaki oğulları kuzeniyle birlikte evsiz bir kadının vahşice ölümüne sebep olan bir ailenin hayatına nasıl devam edeceği, sahip olduklarını koruma pahasına her şeyi örter mi yoksa onları ele mi verir sorusu üzerine kurulu. Seyirciyi şık bir restorana, bir akşam yemeğine davet eden oyun, orta sınıfın ikiyüzlü ahlak anlayışı ve konforunu kaybetme korkusu üzerine yoğunlaşıyor. Akşam Yemeği, Serkan Keskin, Sarp Aydınoğlu, Mustafa Kırantepe ve Sezin Bozacı’nın yetkin performanslarıyla; ironik, gerilimli ve sahici bir yüzleşme oyunu.
Seni Seviyorum Türkiye
16-17 Kasım 20.30, 25-26 Kasım 18.00 -Yunus Emre Kültür Merkezi Turhan Tuzcu Sahnesi
İstanbul’un göbeğinde bir çamaşırhanede yanlarında kirli çamaşırları ile beş kişinin yolları kesişir. Memleketin halet-i ruhiyesini hissedeceğimiz bu çamaşırhanede hem gerçekçi hem de ironik bir atmosfer hâkimdir. Kalemiyle her seferinde bugünün meselelerine dair çarpıcı öyküler yaratan Ceren Ercan’ın yazdığı Seni Seviyorum Türkiye, Yelda Baskın’ın yönetiminde sahneleniyor. Bakırköy Belediye Tiyatroları’ndan izleyeceğimiz oyunda karakterler; aksayan hayatın akışı içinde “Buradayım ve ben de Türkiye’yim” demenin imkânı üzerine bir yolculuğa çıkıyor. Alican Yücesoy, Defne Şener Günay, İrem Sultan Cengiz, Emre Koç, Damla Karaelmas Gökhan’ın rol aldığı Seni Seviyorum Türkiye, bugün bu ülkeyi sevme çabası üzerine bir oyun.
Fırtına
18 Kasım 20.30, 19 Kasım 15.00, 19.00 - Moda Sahnesi
Shakespeare ile oyunlar oynamayı çok seven bir yönetmen olan Kemal Aydoğan; Fırtına’da yazarın iktidar, ihanet, intikam, affetme ve sömürgeleştirme gibi meseleleri fantastik ve komik bir atmosferle birleştirerek kendine has dokunuşlarıyla sahneliyor. Yönetmenin evvelki Shakespeare’lerinde olduğu gibi bizzat bugünün insanıyla iletişim kuran oyununda Hüseyin Avni Danyal, Mürsel Yaylalı, Gürsu Gür, Zeynep Tuğçe Bayat, Münircan Cindoruk, Ziver Armağan Açıl, Yaşar Bayram, Selen Şeşen, Kaan Songün, İnanç Koçak ve Ertürk Erkek rol alıyor.
Uyarca
18 Kasım 20.30, 19 Kasım 15.00 - DasDas
Cesetleri çözeltip sıvıya dönüştüren bir bilim adamı, akıllara zarar bir cinayet şebekesi ve birbirinden tuhaf ilişkiler! İsviçreli oyun yazarı Friedrich Dürrenmatt’ın 1972’de yazdığı ama sanki dün yazılmışçasına güncel metni Uyarca, usta tiyatrocu Ahmet Mümtaz Taylan yönetmenliğinde sahnelenecek. Savrulan bir düzenin tespitini yapan bu kara komedi, kurduğu ilişkiler ağı, merak duygusunu diri tutan olay örgüsü ve güncelliğini yitirmeyen eleştirisiyle bir DasDas Sahne prodüksiyonu olarak; Tansu Biçer, Mehmet Ali Nuroğlu, Arif Pişkin, Görkem Kanbolat, Serhan Onat, Zamire Zeynep Kasapoğlu’nun performanslarıyla sahneleniyor.
Göçmenleeeer
21-22 Kasım, 20.30 - Kenter Tiyatrosu
Tiyatromuzun büyük ustası Genco Erkal, çağın en can yakıcı derdine, mültecilere dair güncel ve dinamik bir oyunla festival seyircinin karşına çıkıyor. Romanyalı ünlü oyun yazarı ve gazeteci Matei Visniec’in gerçekçi ve yer yer absürd tınılı eserinin sahne ve kostüm tasarımında ise Claude Leon’un imzası var. “ülkelerimiz ölüyor, bir ülke ölmeye başladıktan sonra yapacak bir şey yoktur” diyen Göçmenleeeer; gözümüzün önünde cereyan eden mülteci meselesinin farklı boyutlarını parça parça ele alarak, vaziyetin fotoğrafını çekiyor. Tasarım dili ve söylemiyle seyirciyi de işin içine dahil eden oyunda Genco Erkal da sahnede alacak. Erkal’a sahnede Şirvan Akan, Ayşe Lebriz Berkem, Lütfi Can Bulut, Cem çetin, Yiğit Yarar eşlik ediyor.
When In Rome
21-22-23 Kasım 20.30 - DasDas
Galata Perform’un yerli tiyatro yazınına yeni soluklar kazandırdığı Yeni Metin Yeni Tiyatro projesinin bir ürünü olan When In Rome, öznur Yalgın’ın imzasını taşıyor. Ele aldığı oyunları enstalasyon yaklaşımıyla tasarlayan Mesut Arslan’ın yönettiği oyun; karakterlerin iç sesleri ve çarpıcı jestlerinin yanı sıra ışık tasarımıyla da seyircinin aşina olduğu bir hikâyeyi, alışık olmadığı bir sahne diliyle izlemesine aracı olacak. Belçika’da yaşayan ve üreten yönetmen Mesut Arslan tıpkı Oda ve Adam, Aldatma ve Gizli Yüz’de olduğu gibi, seyirciye yine beklenmedik anlar yaşatacak. Yalnız yaşayan genç bir kadının bir aile apartmanına taşınmasıyla başlayan oyun, bir gün erkek arkadaşının ziyarete gelmesiyle kişisel alan, ikiyüzlülük ve bastırılmış cinsellik üzerine tanıdık bir hikayeye dönüşüyor. When in Rome’un kahramanları Ersin Umut Güler, Pervin Bağdat, Sermet Yeşil ve Yeşim özsoy.
Panopticon
23 Kasım 20.30, 24 Kasım 15.00, 20.30 - Yunus Emre Kültür Merkezi Turhan Tuzcu Sahnesi
İşlerinde bedenin olanaklarını araştıran, yeni nesil tiyatronun başarılı isimlerinden yönetmen Mirza Metin’in tasarlayıp yönettiği Şermola Performans yapımı olan Panopticon ile izleyiciler sistem araçlarınca her an gözetlenirken elimizin altındaki sosyal araçlarla birbirimizi gözetlediğimiz bu çağa tanıklık ediyor. Oyunda Ayşegül Tekin, Esra Yıldırım, Gamze çelik, Melisa Akman ve Nagihan Gürkan beş denek kadın olarak yer alıyor. Denekler; kapatıldıkları ve konuşmanın yasak olduğu bir mekânda bedenleri aracılığıyla iletişim kurarken, izleyiciler onların aralarındaki gerilimin artışına da şahit oluyor. Kurguladıkları oyunlar yarışa, yarışlar iktidar hırsına ve hırs şiddete dönüşürken izleyiciler de bireylerin eleştirdiği veya kaçındığı şeylere, adım adım nasıl dönüştüğü üzerine düşünme fırsatı buluyor.
All About the Heart
24 Kasım 20.30, 25 Kasım 13.00, MSGSü Bomonti Yerleşkesi, Şebnem Selışık Aksan Sahnesi
çağdaş dans sanatçısı Canan Yücel Pekiçten; konsepti ve koreografisi kendisine ait olan performansı All About the Heart’da, üç farklı operaya konu olmuş üç kadın karakterin öyküsünü bildiğimizin ötesinde bir yorumla sahneye taşıyor. Der Zwerg Lied’in Kraliçe’si, Madam Butterfly’ın Cio-Cio-San’ı ve Fince yazılmış ilk opera olan Pohjan Neito’nun aynı adlı karakteri performansta kadın bakış açısıyla yeniden var oluyorken izleyiciler de bu üç ayrı solo eserle, cinsiyetçi bir bakışla yaratılmış kadın karakterlerin “şekil değiştirmesine” tanıklık ediyor.
Güneşin Zaptı
25 Kasım, 20.30, 26 Kasım, 15.00 - Yunus Emre Kültür Merkezi Müşfik Kenter Sahnesi
çalışmalarını beden, ses ve ritim ilişkisi üzerine yoğunlaştıran çağdaş dans ikilisi Taldans, bu performansta
ilk Rus fütürist operası Güneşin Zaptı’nı festival seyircisiyle buluşturuyor. Mustafa Kaplan ve Filiz Sızanlı, Aleksey Kruçenih’in Güneşin Zaptı metnindeki imge ve sözcükleri; sessel malzemeyi öne çıkaran koreografi bir yazılımla ele alıyor. İmkânsızlığın içinde dahi her şeyin mümkün olduğunu hayal eden Güneşin Zaptı, sahnede dili ve hareketi özgürleştirirken, taze bir dil ve yepyeni bir imla kılavuzu oluşturuyor. Performans Taldans ile Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın ortak yapımcılığında gerçekleşiyor.
İhanet
25 Kasım 20.30, 26 Kasım 15.00 - Caddebostan Kültür Merkezi
Türkiye edebiyatının insanın karanlık tarafını anlatan derin ve sessiz ustası Nahid Sırrı örik’in, bugüne dek hiç sahnelenmeyen yapıtı İhanet, Ankara Devlet Tiyatroları tarafından özen Yula yönetiminde 21. Tiyatro Festival’inde sahneleniyor. Oyun, 1930’lu yılların Türkiye’sinde Ankara’da bir konakta yaşayan iki kardeş; Celal’le nişanlı olan Sacide ile Celal’e âşık olan Macide arasındaki rekabeti konu alıyor. Güzellik- çirkinlik, iyilik-kötülük, zafer- mağlubiyetin iç içe olduğu bu çekişmeli aşk hikayesinin fonunda ise Müzeyyen Senar’ın, Ankara Radyosu’nda verdiği konser yer alıyor.
Karton Şehir
26 Kasım, 13.00, 18.00, Zorlu PSM Drama Sahnesi
Zorlu Holding’in düzenlediği Bir Hayal Bir Oyun yarışmasının kazananı dokuz yaşındaki Gökhan Kızıklı’nın sınır tanımayan hayalleri, Serdar Saatman’ın uyarlamasıyla festivalde. Yönetmenliğini Gaye Cankaya’nın üstlendiği, Zorlu çocuk Tiyatrosu yapımı Karton Şehir, tektipleşmenin ve kendinden olmayanı dışlamanın yok edici tehlikelerini masal formunda, çocukların dilinden sahneye taşıyor. Bir çocuğun hayal dünyasında üretilen müzikli oyun sadece çocuklara değil, çocuk kalanları da bekliyor. ücretsiz olarak gerçekleştirilecek etkinliğe katılmak için 13 Ekim tarihinden itibaren rezervasyon.iksv.org adresinden rezervasyon yaptırmak gerekli.
FESTİVALİN YAN ETKİNLİKLERİ
Atölye çalışması: ARTI 45
18-19 Kasım 11.00–13.30 - MSGSü Bomonti Yerleşkesi, Şebnem Selışık Aksan Sahnesi
Dans ve performans sanatçısı, koreograf, yönetmen, hareket ve dans terapisti Tuğçe Tuna, ARTI 45 isimli atölyeyle dans ile bedeni arasında görünmez duvarlar, sessiz sınırlar, ışıksız koridorlar, güvensiz köprüler olan veya kendini dansa açmak için arayış içinde olan tüm bedenleri koşulsuz dansa çağırıyor. Kendini 45’lik hisseden, geçmişinde 45 olan veya görünenler ve 45 saniyelik kinestetik yapılar ile tanışmak isteyenler için bir davet olan ARTI 45, “öz Tanıklık”, “İtki” ve “Bilinmeyene Güven” başlıklı üç bölümden oluşuyor. Katılımcıların özgür hareket edebilecekleri kıyafetlerle geleceği bu iki günlük atölyeye katılmak isteyenlerin motivasyon mektuplarını en geç 16 Ekim Pazartesi gününe kadar tiyatro.atolye@iksv.org adresine göndermeleri gerekiyor.
Atölye çalışması: Bir Yaratıcı Olarak Oyuncu
17-18-19 Kasım 10.00-14.00 / 16.00-20.00 - Sahne Khas
İsveçli yönetmen, dramaturg ve müzisyen Johan Petri yönetiminde gerçekleştirecek bu iki bölümlük araştırmacı atölye tiyatro oyuncusunu öznel ve yaratıcı bir güç olarak irdeliyor. Atölye sonunda oyuncular, çalışma süreci ve bu esnada ortaya çıkan soru ve duygularını, seyirciye açık bir sunumda performans aracılığıyla dile getiriyor. üç tam gün sürecek Swedish Arts Council ve İsveç Başkonsolosluğu ve Kadir Has üniversitesi işbirliğinde düzenlenen atölyeye katılmak isteyenlerin İngilizce olarak hazırlanmış motivasyon mektuplarını en geç 16 Ekim Pazartesi gününe kadar tiyatro.atolye@iksv.org adresine göndermeleri gerekiyor.
Ustalık Sınıfı: Oyun Kavramı ve Oyuncunun Performansında Dürüstlük
20 Kasım 14.30-17.30 - Studio Oyuncuları
Godot’yu Beklerken yorumu ile 20. İstanbul Tiyatro Festivali’nin açılışını yapan, Türk tiyatrosunun en etkili isimlerinden, Studio Oyuncuları’nın kurucusu ve çok sayıda başarılı oyuncunun “hoca”sı Şahika Tekand’dan bir ustalık sınıfı. Tekand’ın “Her seferinde şimdiki zamanda yaratma ve yapma zorunluluğu” içinde bulunan oyuncularla buluşacağı bu atölyeye katılmak isteyenlerin motivasyon mektuplarını en geç 16 Ekim Pazartesi gününe kadar tiyatro.atolye@iksv.org adresine göndermeleri gerekiyor.
Okuma Tiyatrosu: İyi Davranışlar
20 Kasım 19.00 - Salon IKSV
İsveçli yönetmen ve oyun yazarı Mattias Andersson’ın; gençlere yönelttiği “Hayatınızda hiç iyi bir şey yaptınız mı?” sorusu üzerine anlattıklarından yola çıkarak yazdığı İyi Davranışlar, festival kapsamında okuma tiyatrosu olarak sahneleniyor. Deneyimli oyuncu Yiğit özşener tarafından yönetilecek okumanın ardından Mattias Andersson’ın da katılımıyla bir söyleşi de gerçekleştirilecek. Swedish Arts Council ve İsveç Başkonsolosluğu’nun işbirliğinde düzenlenen etkinliğe katılmak için 13 Ekim tarihinden itibaren rezervasyon.iksv.org adresinden rezervasyon yaptırmak gerekiyor
Söyleşi: Türkiye ve Avrupa’da çocuklar İçin Kültür Ve Sanat
21 Kasım 19.00 - Salon IKSV
İstanbul Tiyatro Festivali ve Atta Festival’in birlikte gerçekleştireceği bu etkinlikte farklı ülkelerden sahne sanatları, edebiyat ve müzik profesyonelleri buluşacak. çocuklar için sanat üretimi deneyimlerini ve kendi yaratım süreçlerini paylaşacakları bu söyleşi, çocuklar için sanat üretimi üzerine çalışan profesyonel ya da gönüllü herkese ve çocuklara açık. Etkinliğe katılmak için 13 Ekim tarihinden itibaren rezervasyon.iksv.org adresinden rezervasyon yaptırmak gerekiyor.
Atölye çalışması: Eleştiri Atölyesi
Tiyatro Eleştirmenleri Birliği ve İstanbul Tiyatro Festivali işbirliği ile düzenlenen atölye çalışması, Almanya’daki güçlü tiyatro eleştirisi geleneğini, Türkiye’deki tiyatro eleştirmenleri ve eleştiri yazarlarıyla buluşturmayı ve bir tartışma platformu yaratarak eleştiri pratiğini geliştirmeyi amaçlıyor. Goethe Enstitüsü’nün işbirliğiyle organize edilen etkinliğin tarih, mekân ve saat bilgisi İstanbul Tiyatro Festivali web sayfası ve sosyal medya hesapları üzerinden açıklanacak. Detaylı bilgi ve başvuru için: tiyatroelestirmenleribirligi@gmail.com
21. İstanbul Tiyatro Festivali yan etkinlikleriyle ilgili ayrıntılı ve güncel programı tiyatro.iksv.org adresinden takip edebilirsiniz.
İstanbul Tiyatro Festivali Biletleri
21. İstanbul Tiyatro Festivali biletleri 7 Ekim Cumartesi gününden itibaren Biletix satış noktaları ve İKSV ana gişeden temin edilebiir. Lale Kart sahipleri festival biletlerinde %25’e varan özel indirimlerden yararlanabilecekler.
21. İstanbul Tiyatro Festivali’nde Tüm öğrenci Biletleri 10 TL
İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın 45. yılında öğrencilerin kültür sanat erişimini artırmak ve kolaylaştırmak amacıyla başlattığı projelerden bir yenisi de 21. İstanbul Tiyatro Festivali’nde hayata geçecek. Koç Enerji Grubu Şirketleri Aygaz, Opet ve Tüpraş’ın sponsorluğunda festival programındaki tüm öğrenci biletleri 10 TL’den satışa sunulacak. #okuldantiyatroya