Biliyorsunuz sektör olarak en zorlu sınavı Covid-19 ile verdik. Pandemi hem ülke hem de dünya turizm sektörünü derinden sarstı. Özellikle 50 alt sektöre istihdam sağlayan, turizmin en büyük ayağı olan seyahat sektörü bu dönemde adeta tıkandı. Bugün geldiğimiz noktada turizm ekonomiye sağladığı katkılarla ülkemizin kalbi halini aldı. Türkiye turizminde kalbi besleyen ana damarlar tur operatörleri, kılcal damarlar ise acentelerdir... Bu damar tıkandığında kalp sağlıklı çalışmaz, turizm olmaz. Ancak hepimizin şahit olduğu gibi bu damarda özellikle son üç yıldır ciddi tıkanmalar yaşanıyor.
Kalbin daha sağlıklı çalışabilmesi için acentelerimizin sesini daha güçlü duyurması şart. Bunu yapabileceğimiz alanlardan biri ise Kültür ve Turizm Bakanlığının kurduğu, ülke turizmini geliştireceğine inandığımız Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) oldu. TÜRSAB’a kayıtlı acentelerin tamamı; out-going yapan acenteden in-coming yapana, uçak bileti kesen acenteden
M.I.C.E. acentesine kadar turizmin tüm bileşenleri olarak çok zor bir dönemden geçiyor olmamıza rağmen ciromuzdan ödediğimiz yıllık paylarla TGA’ya destek verdik. Ve bu destekleri vermeye de devam ediyoruz. Ancak burada seyahat acentelerimizin doğru bir şekilde temsil edilemediğini gördük, görüyoruz… Hali hazırda bu kurum elde ettiği geliri yurt dışında Türkiye’yi daha iyi tanıtmak için harcıyor. Fakat Türkiye’den yurt dışına turist taşıyan ya da yurt içinde yerli turiste hizmet veren acenteler için bu tanıtımın bir katkısı olmuyor.
Pandemide şunu gördük. “Önce ben” diyen bir zihniyetin bu ülkeye bir faydası olmaz. Biz bir bütünün parçalarıyız. Hep birlikte güçlüyüz, hep birlikte varız. Dolayısıyla biz TGA’ya katkı sunulmaması değil, seyahat acentelerinin tamamının en doğru şekliyle temsil edilmesinin taraftarıyız.
Kaybettiğimiz zamanı ya da israf ettiğimiz kaynağı geri getirmek mümkün değil. Ancak, geleceği hep birlikte şekillendirme fırsatı bizlerin elinde. Turizmin kalbinin daha sağlıklı atabilmesi için tıkanan damarları artık açalım. İşte buradan hareketle ben Mete Vardar olarak, siz değerli acenteci dostlarımın teveccüh ve desteği ile TGA’nın yeni döneminde adayım. Burada acentelerimizin haklarını korumak, sesini daha güçlü duyurmak için var gücümle çalışmaya hazırım. Gelin turizmin kalbini korumak için damarların yolunu hep birlikte açalım!
Sevgi ve saygılarımla…
Mete Vardar, Adaylık Açıklaması
Sevgili meslektaşlarım, Turizmle doğmuş, turizmle büyümüş, ülke turizmine 50 yılı aşkın süredir katkı sağlamış bir ailenin ferdi olmamın yanı sıra, 35 yıldır bilfiil turizmin içinde aktif olarak yer alan bir kardeşinizim. Çocukluğumdan beri sektörün tüm kademelerinde çalıştım. Zorlu koşullara rağmen ülke turizmi büyüdü; ben de büyüdüm, olgunlaştım... Bu süreçte sektörün yüzlerce sorununda sınavlar verdim, tecrübeler biriktirdim...