Sirha’nın İstanbul’daki Gastronomi Yolculuğuna Bu Yıl 13 Bin Kişi Katılıyor

Sirha’nın İstanbul’daki Gastronomi Yolculuğuna Bu Yıl 13 Bin Kişi Katılıyor Sirha’nın İstanbul’daki Gastronomi Yolculuğuna Bu Yıl 13 Bin Kişi Katılıyor

Gastronomi sektörünün en büyük buluşması olarak nitelendirilen ve üstün kalite anlayışı ile Türkiye’de fark yaratan Sirha, 5. kez sektörü bir araya getiriyor.

 

Sirha İstanbul’un geride bırakılan 4 yıl boyunca olduğu gibi büyük ilgi görmesi bekleniyor. Sirha İstanbul, 16-18 Kasım tarihleri arasında bir kez daha Türkiye’nin zenginliklerini dünya mutfakları ile buluştururken, dünya mutfaklarındaki yenilikleri de Türkiye’de sergileyecek.5. Buluşma için ortaya çıkan rakamlar, Sirha İstanbul’a yönelik büyük ilginin somut kanıtı niteliğinde. Fuara yüzde 30 artışla 400 markanın katılması beklenirken, ciroda yüzde 64’lük artış gerçekleşmesi bekleniyor. Bir diğer büyüme ise ziyaretçi sayısında. 2016’da 10.815 profesyonelin ziyaret ettiği fuarı bu yıl 13.000 kişinin ziyaret edeceği tahmin ediliyor.

 

 

 

HORECA (Hotel, Restaurant, Cafe) sektörünün dünyadaki en büyük ve en prestijli buluşması olarak nitelendirilen, üstün kalite algısı ve sıcak atmosferi ile Türkiye’de fark yaratan Sirha, gastronomi sektörünü İstanbul’da 5. kez bir araya getirecek. 16-18 Kasım tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde dünyanın ve Türkiye’nin lezzet yolculuğunda yol almak isteyenlerin buluşacağı Sirha İstanbul, Türkiye’nin zenginliklerini dünya mutfakları ile buluştururken, dünya mutfaklarındaki yenilikleri de Türkiye’de sergileyecek.

 

Büyük oranda gerçekleşmiş hedef rakamlar, Sirha İstanbul’un, Türkiye’de gördüğü büyük ilginin somut kanıtı olarak nitelendiriliyor. 2016’daki Sirha İstanbul’a gıda ve içecek ürünlerinden mutfak ekipmanlarına, pasta-fırıncılık ürün ve ekipmanlarından mobilya ve sofra üstü takımlarına tekstil ve hijyenden teknolojiye kadar uzanan geniş bir yelpazede 309 katılımcı yer almıştı. Kayıtlar, yüzde 30’luk artış yaşanarak katılımcı ve marka sayısının 400’e ulaştığını ortaya koyuyor. Sirha İstanbul’un gördüğü ilginin bir diğer somut göstergesi ise yarattığı katma değerin, katılım sayısından da yüksek olması. Açıklamalara göre, Sirha İstanbul bu yıl ciroda yüzde 64’lük artışa odaklanmış durumda. Benzer bir artış ziyaretçi sayısında da gerçekleşecek. Sirha İstanbul 2016’yı 10.815 profesyonel ziyaret ederken, ziyaretçi sayısının bu yıl 13.000’e ulaşması bekleniyor.

 

Diğer yandan, Sirha İstanbul’da geçen yıl ilgi gören pek çok etkinlik bu yıl içerikleri daha da geliştirilmiş olarak yer bulacak. Heyecanla beklenen etkinlikler arasında şeflerin dünyada da bir prestij olarak nitelendirdikleri Bocuse d’Or (Şefler Olimpiyatı), en önemli etkinliklerden biri olarak ön plana çıkıyor. 30 senedir düzenlenen etkinlikte finale kalan şef, Avrupa’daki büyük finalde Türkiye’yi temsil edecek. Tıpkı Bocuse d’Or (Şefler Olimpiyatı) gibi yolculuğu Sirha Lyon’da başlayan ve “Pasta Şeflerinin Olimpiyatı” olarak nitelendirilen “Dünya Pastacılık Kupası”nın (Coupe du Monde de la Pâtisserie) Türkiye finali de merakla beklenen etkinlikler arasında yer alıyor. Kazanan aday, yine Avrupa’daki büyük finalde Türkiye için yarışacak. Sirha İstanbul esnasında gerçekleşecek bu heyecanlı yarışmaların sunuculuğunu (Master of Ceremony) ise gurme yazar Ebru Erberdi üstleniyor olacak.

 

Sirha İstanbul, bu yıl kahve sektörüne yönelik Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek Coffee Corner’a da ev sahipliği yapacak. Coffee Corner’da farklı bölgelerden kahve çekirdekleri tanıtılacak, yapılacak workshoplarda fuar ziyaretçileri içlerindeki baristayı ortaya çıkarma fırsatı yakalayacaklar.

 

 

 

SIRHA İSTANBUL, 2016’DA DA HEYECAN YARATMIŞTI…

 

 Katılımcılar ve ziyaretçiler için bir kez daha son derece doyurucu bir etkinlik olarak geride kalan Sirha İstanbul’da pek çok etkinlik düzenlendi. Anadolu Lezzet Envanteri, Bocuse d’Or (Şefler Olimpiyatı) Türkiye ön Seçmeleri, Mutfakta Yaratıcılık Festivali - Omnivore’un da aralarında yer aldığı etkinlikler, büyük ilgi gördü.

 

Geçen yılki konuğu Peru Mutfağı olarak belirlenen Sirha İstanbul’da Peru’dan gelen özel tatlar ziyaretçilerin tadımına sunulurken, Madrid’in ünlü restoranı KENA’nın Perulu efsane şefi LuisArevaloözel sunumuyla mutfakta nasıl fark yaratılacağının sırlarını paylaştı. Sirha İstanbul’un büyük ilgi gören bir diğer etkinliği ise Anadolu Lezzet Envanteri projesi oldu. Proje kapsamında Anadolu’nun kaybolmaya yüz tutmuş değerli ürün ve üreticileri ziyaretçilerle buluşurken, üreticilerle yapılan söyleşiler ve şeflerin bu ürünlerle hazırladıkları menüler; dikkatleri üzerine çekti.

 

8 takımın yarıştığı ve Türkiye Akademi başkanlığını ünlü şef Rudolf Van Nunen’in yaptığı Bocuse d’Or (Şefler Olimpiyatı),  Türkiye ön Seçmeleri’ni kazanan isimler ise Mutlu Şevket Yılmaz, Ogün Koca, özgür Taylan ve özhan Akarsu oldu. Heyecan ve lezzet dolu bu süreç sonrasında kazanan isimler, Kasım 2017’de gerçekleştirilecek Türkiye elemelerine katılmaya hak kazandı. Mutfakta Yaratıcılık Festivali - Omnivore’un Türkiye ayağı ise şeflere ilham verecek tarifler ve inovatif fikirlerin paylaşıldığı 13 ana oturum ile gerçekleştirildi. Etkinlikte Ukrayna ve Rusya’dan gelen yabancı şeflerin yanı sıra Antalya, Bodrum ve İstanbul’dan gelen şefler ile Maksut Asar, Deniz Temel ve Mustafa Otar gibi ünlü şefler de yer aldı.

 

 

 

LYON’DA BAŞLAYAN LEZZET YOLCULUĞUNUN YARATTIĞI ETKİ, DüNYA PROFESYONELLERİNİ ETKİSİ ALTINA ALDI

 

Yüzbinlerce profesyonel ziyaretçi ve katılımcının sadece Sirha İstanbul değil, her biri gastronomi potansiyel taşıyan ülkelerden Fransa - Lyon, İsviçre – Cenevre,  Brezilya – Sao Paulo, Meksika ve Macaristan - Budapeşte’deki organizasyonlarını ajandalarına aylar önce kaydettiği Sirha, ilk olarak 1983 yılında Fransa – Lyon’da düzenlendi. İlk organizasyondan itibaren dünya profesyonelleri için kaçırılmaması gereken etkinlikler arasında yer alan Sirha Lyon, en son bu yıl 21-25 Şubat tarihlerinde düzenlendi. Sirha Lyon’a ilişkin rakamlar, organizasyonun büyüklüğünü ve prestijini ortaya koyuyor. 60 ülkeden yaklaşık 25.500’ü önemli şef kategorisinde yer alan 208.000 profesyonel ziyaretçi, her biri kendi alanında dünyanın en iyileri arasında yer alan ve gastronomi dünyasında yenilikçi hareketleriyle ön plana 3.000 katılımcı; bu yöndeki rakamlardan sadece birkaçı. Bu arada ziyaretçi sayısında yüzde 10’luk artış yaşanırken, uluslararası ziyaretçi sayısındaki artışın ise yüzde 17’ye ulaştığının altını çizmek gerekiyor.

 

DüNYANIN EN PRESTİJLİ LEZZET YARIŞMALARINDA SAYI GİDEREK ARTIYOR

 

Sirha Lyon’un gördüğü ilgide bir diğer önemli etken ise bugün kendi alanlarında dünyanın en prestijli yarışmalarının düzenlenmesi. Fuar esnasında düzenlenen yarışma sayısı 21. Bunlar içinde “Bocuse d’Or” (Şefler Olimpiyatı), “Dünya Pastacılık Kupası” (Coupe du Monde de la Pâtisserie), “Uluslararası Catering Kupası” (International Catering Cup); en önemli yarışmalar olarak ön plana çıkıyor. Bir bu kadar önemlisi, ödül almak için yarışanlar kadar ödül alacakları belirleyecek jüri üyelerinin kendi alanlarında dünyanın en iyileri arasında yer alması. Ayrıca, büyüyen ilgi ve gelişerek genişleyen alanlar nedeniyle yarışma sayısının giderek arttığının altını çizmek gerekiyor.  Mesela, Sirha Lyon 2017’ye “Maitred’HotelTrophy”, “Best Young International BakersContest” ve “Global Young Challenge” olmak üzere 3 yeni yarışma katıldı.

 

Bunlar içinde dünyanın en büyük şef yarışması olarak nitelendirilen Bocuse d’Or (Şefler Olimpiyatı),  30. yaşını kutladı. Yarışmanın yaratıcısı Paul Bocuse’den sonra günümüzde Jerome Bocuse’nin başkanlık ettiği yarışma için 18 aylık zaman zarfında 5 kıtada ve 63 ülkede şef mirasının çeşitliliğinin kutlandığı ve mutfağın genel yaratıcı zenginliğinin vurgulandığı etkinlikler düzenleniyor. Sonrasında ise ülke bazında elemeler yapılıyor. Uzun bir sürece yayılan bu titiz çalışmanın sonucu olarak Sirha2017’de Bocuse d’Or Altın’ı kazanan isim, yarışmaya ABD’yi temsilen katılan Mathew Peters oldu. Peters, Bocuse d’Or Altın’ı,  “kabuklu deniz mahsüllüBresse tavuğu” ve sebzeyi ön plana çıkaran tabakta servis edilen “sebze yemeği” ile kazandı. Bocuse d’Or Gümüş’ü Norveç’i temsilen katılan 3 restoran şefi alırken, Bocuse d’Or Bronz’un sahibi ise İzlanda’yı temsilen Viktor Andresson oldu. Bu arada Bocuse d’Or (Şefler Olimpiyatı) kapsamında En İyi Komi ödülü Fransa’dan Benjamin Vakanas, özel Sebze Tabağı ödülü Fransa, özel Tabak ödülü Macaristan, En İyi Promosyon Kampanyası ödülü Avusturalya, En İyi Afiş ödülü ise Macaristan’ın oldu. Bu sene Türkiye finalinde ise kazanan finalist Avrupa finalinde Türkiye’yi temsil edecek.

 

İlk olarak 1989’da düzenlenen “Dünya Pastacılık Kupası”nın (Coupe du Monde de la Pâtisserie) Uluslararası Organizasyon Komitesi’ne ise 2005 şampiyonu PhilippeRigollot başkanlık etti. Dört kıtadan katılan ve her biri 3 uzmandan oluşan 22 takımın şeker, çikolata ve dondurmayla hünerlerini sergilediği 10 saatlik yarışmada Altın Madalya Fransa, Gümüş Madalya Japonya ve Bronz Madalya  İsviçre’nin oldu. “Uluslararası CateringKupası”nda (International Catering Cup) ise Altın Kupa İsviçre’nin Gümüş Kupa Fransa’nın olurken, Bronz Kupa’yı Singapur aldı. Bu sene Türkiye finalinde ise yine kazanan finalist Avrupa finalinde Türkiye’yi temsil edecek.

 

DüZENLENDİĞİ ŞEHİRLERİN MARKALAŞMASINA DOĞRUDAN KATKI YAPIYOR

 

Sirha, düzenlendiği şehirlerin markalaşma sürecine özel katkıları olan bir etkinlik olarak da değerlendiriliyor. İlk kez düzenlendiği şehir olan Lyon, bunun somut örneklerinden biri olarak nitelendiriliyor. 1983 yılında düzenlenen Sirha, önce kendi yerel aktörleri ile, sonra ulusal ve uluslararası faktörler da dahil edilerek kısa sayılabilecek bir süreçte kendisiyle birlikte Lyon’un da markalaşma sürecine katkıda bulundu. Bugün Sirha Lyon, şehrin prestijini dünyadaki tüm gastronomi profesyonellerine aktarabiliyor ve 2 senede bir 200.000’i aşkın profesyonelin buluşma noktası oluyor.

 

Benzer bir durum, fuarın düzenlendiği diğer şehirler için de geçerli. 2016’da Sirha’nın 4. defa düzenlendiği İstanbul,  bu açıdan oldukça iddialı bir görünüm sergiliyor.  Bu iddianın temel noktalarını, Türkiye’de farklı iklim bölgeleri nedeniyle çok çeşitli ürün yetiştirilme imkânı, yöresel ürünlerdeki zenginlik, pek çok uygarlığın kültürüyle beslenmiş olmave bunun günümüz mutfağına yansımaları kadar, bu kültürden kalan birebir yemek mirasları ile mutfak ekipmanları ve malzemelerinde çok çeşitli ve üretken bir yapı sergileyen markalar oluşturuyor.