30 Ekim 2017 – Dünyada ilk kez Vodafone Red’in katkılarıyla sahnelenen “Kürk Mantolu Madonna”nın galası, 30 Ekim’de Zorlu PSM’de yapıldı. Sabahattin Ali’nin kült eseri “Kürk Mantolu Madonna”nın galasında Derin Mermerci, Cem Aydınlı, Ceylan çapa, Şevval Sam ,Berrak Tüzünataç, Birkan Sokullu gibi iş, sanat ve cemiyet dünyasının ünlü isimleri bir araya geldi. Oyun, izleyicilerden tam not aldı.
Engin Alkan tarafından sahneye uyarlanan ve yönetilen oyunun yapımcılığını oyuncu Tuba ünsal ile tiyatro dünyasındaki kaliteli prodüksiyonlarından tanıdığımız Nisan Ceren Göknel, “To Be House of Production” ismiyle üstleniyor. Maria Puder rolünde de Tuba ünsal’ın göründüğü oyunda, Raif Bey’in gençliğini Alper Saldıran, olgun dönemini Menderes Samancılar canlandırırken, Sercan Badur “yazar”ın kendisini portreliyor. Müziklerini Sezen Aksu’nun yaptığı oyunun, sahne ve ışık tasarımını Cem Yılmazer üstlenirken, oyundaki Maria Puder otoportresinde ise önemli çağdaş ressamlardan Ahmet Güneştekin imzası yer alıyor.
Dijital tiyatronun en başarılı örneklerinden birini sunan “Kürk Mantolu Madonna”nın dekor yerleşimi fiziksel değil, en yeni dijital sahneleme teknikleri kullanılarak yapılıyor. Dekorun temel unsurları arasında platformlar, projeksiyon perdeleri ve oyun için özel olarak tasarlanan video art görüntüleri yer alırken; yansıtma, mapping ve ses-ışık oyunları gibi dijital ortamlardan da yararlanılıyor.
İstanbul’dan sonra diğer illeri gezecek olan oyun, hikâyenin bir bölümünün geçtiği Almanya’da da sahnelenecek. Sezon boyu gerçekleşecek gösterilerde Vodafone Red’lilere özel sürprizler de olacak.
Bir platonik aşk hikâyesi
Sabahattin Ali’nin 1943 yılında yayımlanan “Kürk Mantolu Madonna” romanında Maria Puder ve Raif Efendi arasındaki aşk anlatılıyor. Romanda, 20'li yaşlarında babasının isteği üzerine gittiği Berlin'de, sanata olan ilgisi sayesinde bir sanat galerisini ziyaret eden Raif Efendi, galerideki tablolar arasında bir sanatçının otoportresini görüyor ve tablodaki kadına platonik olarak aşık oluyor. Bu tablo onda daha önce hiç hissetmediği duygular uyandırıyor. Raif Efendi bu portrenin, Andrea Del Sarto tarafından yapılmış “Madonna delle Arpie” isimli portredeki Madonna'ya benzediğini düşünüyor. Tabloya o kadar hayran oluyor ki fırsat buldukça tabloyu görmeye gidiyor, ama başka gözlerin onu takip ettiğini fark etmiyor. Artık, ritüel halini alan bu tabloyu seyretme seanslarından birinde bir kadın onun yanına geliyor. Bu kadın, tablonun sahibi olan sanatçı Maria Puder'dir. Sabahattin Ali “Dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir! Niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz?” sözleriyle romanın ana ?krini veriyor.