Spor giyim sektöründe Türkiye’nin milli markası olan Airlife, kaliteli ürün seçenekleriyle uluslararası pazarda 45 farklı ülkede alıcı buluyor. Orta Doğu başta olmak üzere ABD, Rusya ve Avrupa pazarında ciddi talep gören ve yurt dışına açılma çalışmalarını sürdüren Airlife, dijital marketlerde kazandığı ivmeyi yakın gelecekte perakende sektöründe de sürdürmeyi hedefliyor. Başarılı şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Semih Karataş ile Airlife’ın geçmişini, spor giyimde konforu hedefleyen ürünlerinin özelliklerini ve kurumsallaşma yolunda attıkları adımları Klass okurları için konuştuk
“Türkiye içerisinde ciddi bir fiyat avantajımız var. Fiyatlarımız daha uygun olduğu halde diğer markalardan geri kalmayan bir kaliteyi de beraberinde sunuyoruz. Kullandığımız kumaşlar, dikimlerimiz ve aksesuarlarımız üst kalite. Maliyetten kaçınmayarak yeri geldiğinde en az karla ürün satışı gerçekleştiriyoruz.”
Semih Bey, Bir Türk markası olan Airlife ile spor giyim sektöründe dünyaca ünlü markalara rakip olmayı başardınız. Markanızın bugünlere nasıl ulaştığını sizden dinleyebilir miyiz?
Ben bu sektöre baba mesleği olan imalatçılıkla başladım. Mudo Collection için ciddi anlamda üretim yaptık. Onun haricinde takım sporları için ürünler ve okul üniformaları tasarladık ve imalatını yaptık. İlerleyen zamanda Umbro, Lotto, Puma, Adidas gibi çeşitli spor kulüpleriyle çalışan markalara yönelik üretim yapmaya başladık. 2009 yılında da kendi markamızla Merter’de sektöre toptan olarak giriş yaptık. Bu süreçten sonra ürünlerimizi uluslararası pazara sunmaya başladık. İstanbul dünyanın her yerinden müşteri çeken mozaik bir yer. ürünlerimizle ilgili çok olumlu geri dönüşler aldık. Talepler gitgide artmaya başladı. Orta Doğu ülkeleri, Rusya ve Avrupa pazarının bir kısmına giriş yaparak yurt dışına açıldık. Son yıllarda da Amerika’ya ürün gönderimi sağlıyoruz. Amerika’nın bu anlamda yeni bir arayış içerisinde olduğunu söyleyebiliriz. Kuveyt’te de dünyaca ünlü spor giyim markaları kadar biliniyoruz.
“üRüNLERİMİZ GüNLüK HAYATA UYUM SAĞLIYOR”
Airlife’ın nasıl bir tarzı olduğunu söyleyebiliriz?
Erkek ve kadın olmak üzere fitness ve koşu grubuna hitap edecek tarzda ürünlerimiz var. Ayrıca ürünlerimizin tamamı günlük hayata rahatlıkla uyum sağlayıp kullananlara önemli derecede konfor sunuyor. Spor giyim anlamında eşofman özellikle günlük yaşamda ciddi anlamda trend haline gelerek hayatımıza giriş yaptı. Hatta bazı ülkelerde insanlar artık kot ve gömlek yerine sadece eşofman giyiyor. Biz de bu değişimin farkında olarak insanların günlük hayatın koşuşturması içerisindeyken rahat edebileceği kıyafetler üreterek piyasaya sunuyoruz.
“FİYATLARIMIZ DAHA UYGUN OLDUĞU HALDE DİĞER MARKALARDAN GERİ KALMAYAN BİR KALİTEYİ DE BERABERİNDE SUNUYORUZ”
Spor giyim piyasasının çok fazla markayı barındırdığını biliyoruz. Bu markaların arasından Airlife’ı ön plana çıkaran özellik nedir?
Türkiye içerisinde ciddi bir fiyat avantajımız var. Fiyatlarımız daha uygun olduğu halde diğer markalardan geri kalmayan bir kaliteyi de beraberinde sunuyoruz. Kullandığımız kumaşlar, dikimlerimiz ve aksesuarlarımız üst kalite. Maliyetten kaçınmayarak yeri geldiğinde en az karla ürün satışı gerçekleştiriyoruz. Kaliteden ödün vermemek adına maliyeti hiçbir zaman azaltmıyoruz. Airlife bizim için milli bir değer haline geldi. Kendimize böyle bir misyon edindik. üretimin tamamını biz yaptığımız için tasarımlarımızı modaya adapte ederken zorluk çekmiyoruz. Modayı izleyen bir ekibimiz var. Yurt dışındaki AR-GE’leri sürekli takip edip gittiğimiz ülkelerde çeşitli araştırmalarda bulunuyoruz. üretimden sonraki aşamada ise ürünlerimizi çok kısa bir süre içerisinde raflara indirebiliyoruz.
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Aralık sayısında...