Alena Hanım, 4 yıl önce Türkiye’ye geldiniz ve modellik kariyerinize burada devam ediyorsunuz. Sizi daha yakından tanımak için kendinizden biraz bahsederek modellik kariyerinizin nasıl başladığını anlatabilir misiniz?
Modellik kariyerim 17 yaşında bir yarışmaya kaydolmamla başladı. Yarışmaya başvurduktan sonra 3 ay boyunca modellikle ilgili kapsamlı bir eğitim aldım. Yarışmada 1. seçildim ve bu birincilikle beraber Hindistan’a gönderildim. Hindistan’da yapılan bir güzellik yarışmasında da 1. seçildim. 1. seçildikten iki hafta sonra ise Türkiye’ye geldim ve modellik yapmaya devam ettim. Türk ve Rus gelenek ve görenekleri, Yaşam şekilleri birbirine çok benziyor. Türkiye’ye geldiğim an evimdeymişim gibi hissettim. Burada dört mevsimi de yaşayabiliyor olmamız muhteşem bir şey, insanlar çok sıcak kanlı. Türkiye’yi çok seviyorum, bu yüzden Türkiye’de kalmaya ve işimi burada icra etmeye oldukça istekliyim.
“TÜRKİYE’YE RESMEN AŞIĞIM, HATTA BU KÜLTÜRE ÇOK YAKIN HİSSETTİĞİM İÇİN MÜSLÜMANLIĞI DA KABUL ETTİM”
Türkiye sizin için ne ifade ediyor?
Rus kızları genellikle Türk kültürünü çok sever. Türk dizilerini de zaten çok izleriz ve orada izlediğimiz kültürel-tarihi şeyleri de hayranlıkla takip ederiz. Küçüklükten itibaren böyle dizileri izlediğim için Türkiye’ye geldiğimde hiç yabancı gibi hissetmedim. Türkiye’ye resmen aşığım, hatta bu kültüre çok yakın hissettiğim için Müslümanlığı da kabul ettim. Çok fazla ülke ve yer gezdim ama Türkiye’deki konforu, evimdeki gibi rahat ve huzurlu hissetme durumunu hiçbir yerde yaşamadım. Türkiye’yi kendi vatanım gibi gördüğüm için de buradan gitme gibi bir planım yok.
Peki Türkiye’de kariyer anlamında neleri gerçekleştirmek istiyorsunuz ve hedefleriniz arasında neler var?
Modellik kariyerime bir süre daha devam etmek istiyorum ama uzun dönemli olarak istediklerimin arasında başka hedefler de var. İlerleyen dönemlerde güzellikle ilgili bir merkez açmak istiyorum. Bu merkezde Rusya’da yapılan bakımları buraya taşıyarak müşterilere sunmak istiyorum. Çünkü Rusya’da sunulan güzellik-bakım hizmetleriyle Türkiye’de sunulan güzellik-bakım hizmetleri birbirinden çok farklı. Rusya’da verilen bakım hizmetleri çok doğal. Türkiye’de tam olarak oradaki gibi bir yer bulamadığım için kendi merkezimi kurarak bu doğal güzellik-bakım hizmetlerini getirmek ve göstermek istiyorum. Böylelikle Rusya’daki kaliteli ve doğal güzellik bakımlarının da tanıtımını yapmış olacağım.
“GÜNDELİK HAYATIMDA MAKYAJ YAPMIYORUM”
Alena Hanım, siz mesleğiniz gereği de çok bakımlı ve güzel bir kadınsınız. Diğer kadınlara bakım ve güzellikle ilgili neler öneriyorsunuz? Sizin güzellik ve bakım anlamında günlük rutinleriniz nelerdir?
Öncelikle alkol ve sigaradan uzak durmalarını tavsiye ediyorum çünkü sağlığa çok zararlı ve aynı zamanda cilt üzerinde de yaşlandırıcı bir etkiye sahip. Estetik ve dövme gibi işlemleri de pek yaptırmamalarını tavsiye ederim. Bunları bir kez yaptırdığınız zaman geri dönüşü eskisi gibi olmuyor ve beden üzerinde bir iz bırakıyor. Yine sağlıkları için yiyecek ve içecekler de daha doğal besinleri tercih etmelerini ve yağsız Yemekler tüketmelerini tavsiye edebilirim. Benim günlük rutinlerime gelirsek, sabahları güzel bir kahvaltı yaptıktan bir buçuk saat sonra mutlaka spor yaparım. Her gün 1 saat spor yapıyorum ve genellikle akşam saatlerine bırakmamaya çalışıyorum. Bunu bir diş fırçalama gibi alışkanlık haline getirdim, uyanır uyanmaz kahvaltıdan önce ya da sonra sporumu mutlaka yaparım. Küçük bir köpeğim var, onunla her gün yürüyüş yapıyorum. Günün geri kalanında ise bir işim varsa ya da casting varsa onlara gidiyorum. Gün içinde herhangi bir işim yoksa da arkadaşlarımla görüşüyorum. Akşamları için her zaman program yaparım, erkek arkadaşımla gitmediğimiz yerlere giderek yeni yerler keşfederiz. Zaten gezmeyi çok seviyorum. Yurt dışına çıkmaya bayılıyorum. Çok fazla kişi soruyor cildimin nasıl böyle pürüzsüz göründüğünü ama ekstra olarak çok bir şey yapmıyorum aslında. Klasik bir bakım ritüeli olan yüzü güzelce yıkamak, sonrasında tonikle temizlemek ve finalde ise krem sürme işlemini yapıyorum. Gündelik hayatımda makyaj yapmıyorum. Genellikle solaryuma gidiyorum ve o benim için yeterli oluyor. Solaryuma gidince zaten cilt tonum eşitleniyor, dudaklarım daha kırmızı oluyor ve böylelikle makyaj yapmaya ihtiyaç duymuyorum.
“BENCE HER KÖTÜ ŞEY KISKANÇLIKLA BAŞLIYOR”
Alena Hanım, sizi hayatta neler mutlu eder ve neler mutsuz eder?
Spor yapmak beni çok mutlu ediyor. Bu aralar pek gidemiyorum ama at binmek de beni çok mutlu eden hobilerim arasında. Paraşütle atlamayı ve alışveriş yapmayı çok severim. Sıklıkla trend kiyafetleri seçer ve modayı sıkı bir şekilde takip ederim. Genel olarak aksiyonlu etkinlikleri seviyorum hatta tatile çıkarken dahi aksiyon içeren yerleri görmek istiyorum. Annem küçükken üşengeç olmamamı öğütlemişti. Üşengeçliğin kötü bir şey olduğunu söylediği için bende küçüklükten beri aktif olmaya alışmış bir insanım. Herhangi bir spora başlamak, yeni bir yere gitme konusunda da üşenmeden istediğim şeyleri hayata geçiren biriyim. Mutsuzluk kısmına geldiğimizde ise ben egolu ve iki yüzlü insanları pek sevmiyorum. Doğal olmayan, sadece dış görünüşüne göre yorum yapan insanlardan da hoşlanmıyorum. Genel olarak kıskançlığı hiç sevmiyorum. Kadın kıskançlığının da çok tehlikeli bir duygu olduğunu düşünüyorum çünkü bu kıskançlık hissinin insana her şeyi yaptırabileceğini düşünüyorum. Bence her kötü şey de kıskançlıkla başlıyor. İnsanlara kimseyi kıskanmamalarını tavsiye ederim. Bazı insanlar senin hangi yollardan geldiğini bilmediği için kafasına göre yorum yapıyor ama bunun böyle olmaması lazım. Çok erken yaşlarda anne ve baba Evi den ayrıldım ve tek başına Hayata sıkı Tutunuyorum. İnsanın hangi yollardan geçtiğini kimse bilemez. İnsanların kolay yoldan bir şey kazanmalarını da sevmiyorum. Mücadele etmeden kolay kolay bir şey kazanılmıyor. Ben yaş olarak büyük insanların öğütlerine önem veririm. Onların yanlarında bulunurum ve deneyimli insanların anlattıklarından ders çıkarmasını da severim.
Alena Hanım, 4 yıldır Türkiye’de yaşayan biri olarak sizce Türk insanının pozitif ve negatif yönleri nelerdir?
Rusya çok soğuk bir yer, Türkiye ise Rusya’ya göre çok daha sıcak bir yer ve bu yüzden insanların da daha sıcak kanlı olduğunu düşünüyorum. Sıcak kanlı insanlarla bir arada yaşamak oldukça güzel bir deneyim. Ayrıca buradaki insanların çok yardımsever olması da hoşuma gidiyor, iletişime geçmesi de Rusya’daki insanlara göre çok daha kolay. Yemek konusun eşsiz çeşit deneyimleriniz bulunmaktadır, yemek kültürünüzü Çok Seviyorum.
“ANOREKSİYA İLE MÜCADELE ETMEK İSTİYORUM”
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Modelliğe ilk başladığım zamanlar zayıf kalmaya dikkat ederken maalesef anoreksiya hastalığım vardı. Neyse ki zamanla bu hastalığı atlattım. Bu hastalığa özellikle kızlar yakalanıyor. Açıkçası buna dair bir şeyler yapmak isterim. Kızları korumak ve sağlıksız zayıflığı engellemeye yönelik insanları bilinçlendirerek anoreksiya ile mücadele etmek istiyorum.
.jpg "Alena Kovalenko: Türkiye’ye Geldiğim An Evimdeymişim Gibi Hissettim")
Alena Kovalenko
.jpg "Alena Kovalenko: Türkiye’ye Geldiğim An Evimdeymişim Gibi Hissettim")
Alena Kovalenko
.jpg "Alena Kovalenko: Türkiye’ye Geldiğim An Evimdeymişim Gibi Hissettim")
Alena Kovalenko
.jpg "Alena Kovalenko: Türkiye’ye Geldiğim An Evimdeymişim Gibi Hissettim")
Alena Kovalenko
.jpg "Alena Kovalenko: Türkiye’ye Geldiğim An Evimdeymişim Gibi Hissettim")
.jpg "Alena Kovalenko: Türkiye’ye Geldiğim An Evimdeymişim Gibi Hissettim")
Alena Kovalenko
.jpg "Alena Kovalenko: Türkiye’ye Geldiğim An Evimdeymişim Gibi Hissettim")
Alena Kovalenko
.JPG)
.jpg)
.JPG)
.JPG)
.jpg)
.JPG)
