Feyyaz Bey, Asortie Mobilya’da ortaklığınızın yanı sıra ürün ve model geliştirme uzmanı olarak birçok başarıya imza attınız. Öncelikle kariyerinizin nasıl başladığını ve Asortie Mobilya ile sektöre neler kattığınızı sorabilir miyiz?
Mobilya, ev tekstili ve beyaz eşya olarak da adlandırabileceğimiz mağazacılık bizim aile mesleğimiz. Yaklaşık 70 yıllık bir mağaza işletme tecrübesi olan bir ailenin mensubu olarak bende çocukluk yaşlarımdan beri mobilya ve beyaz eşya sektörünün içinde oldum. Asortie markası benim, Murat Erat ve Gafur Yılmaz ile yaptığımız uzun fizibilite etütleri ve yapılanma sonucu ortaya çıkardığımız bir hayalimizdi aslında. Kolektif düşüncenin piyasa gerçekleri ile uyumlu olduğunda nasıl bir başarının ortaya çıkacağı hususunda önemli bir örnek Asortie. Şimdi 10. yılını kutladığımız Asortie markamızı kısa sürede 56 ülkeye mobilya ve dekorasyon ürünleri ihracatı yapan büyük bir şirket haline getiren en önemli unsur, sektörün kalp atışlarını hissetmek, tüketici tercihlerini iyi analiz etmek ve istişare kültürünü önemsemektir. Bu üç temel unsur Asortie Mobilya’nın en önemli dayanakları olmuştur. Asortie Mobilya, 10 yılda klasik mobilya ve lüks dekorasyon sektörüne yepyeni bir vizyon kazandırmıştır. Özellikle ürün tasarımında ve fonksiyonel dekorasyon çözümlerinde yaptığımız fevkalade çalışmalar, diğer rakiplerimiz tarafından da yakından takip edilerek onlara da ilham kaynağı olmuştur. Özetle Asortie Mobilya sektöre ciddi anlamda katkı sağlamış ve yeni bir bakış açısı oluşturmuştur. Bunu sadece biz değil, rakiplerimiz de söylemektedirler.
Asortie Mobilya, bugün Türkiye’nin en başarılı mobilya markaları arasında gösteriliyor. Markanın bu seviyeye ulaşmasında sizin ne gibi katkılarınız oldu?
Asortie Mobilya ,Türkiye’nin gerçekten en başarılı mobilya firmaları arasında en üstlerde yer alıyor. Bu konuda çok mütevazı olamayacağız. Fakat bizi kısa sürede fark edilen bir ölçüde öne çıkaran temel unsur “müşteri gibi düşünmek” olmuştur. Asortie Mobilya’da ben genellikle ürün tasarımı ve renk seçimi konularına odaklanıyorum. Ürünlerin görsel tasarımlarından, ergonomik yapılarına, kullanılacak malzemenin seçimine, renklerin kombinasyonuna ve ürünün mekâna sağladığı fonksiyonelliğe kadar birçok değişkenin belirlenmesi konusunda teknik ve tasarım ekibimiz ile çalışıyorum. Bir anlamda Asortie’deki tasarım ve üretim süreçlerinden sorumluyum diyebiliriz.
Bu yaz mevsiminde Asortie Mobilya’da ne tarz modeller göreceğiz?
Bizim Asortie olarak çıkış noktamız ve sloganımız “Geleceğin antikalarını üretiyoruz.” mottosudur. Aslında klasik mobilyada sezon kavramı, modern mobilyada olduğu kadar keskin hatlara sahip değildir. Klasik mobilya, bir sezondan veya moda akımından bağımsız, hatta bu akımların üstünde farklı bir dünyaya ve farklı bir perspektife hitap eder. Yani klasik çizgiler kolay kolay da değişmez aslında. Fakat biz Asortie olarak burada da farkımızı ortaya koyduk ve her yılın genel renk ve moda seçeneklerini tasarımlarımız ile uyumlu hale getirdik. Bu bağlamda 2022 yazında evlerimizde daha çok açık mavi ve vizon tonları ile kum beji veya kese kâğıdı tonlarını görebileceğiz. Elbette beyaz ve krem tonlar ve klasik mobilyanın vazgeçilmez rengi olan ceviz tonlar her zaman geçerliliğini koruyacak. Tasarım olarak da artık daha ergonomik ve fonksiyonel ürünler ön plana çıkıyor. Bu yaz klasik modellerde daha fazla ayna ve metal aksesuarlar göreceğiz. Elbette evlerin hacimleri küçüldükçe mobilya modelleri de bu çerçevede küçülüyor. Artık evlerde eskisi gibi 8 veya 10 sandalyeli masalar yerine 4 veya 6 sandalyeli masalar ön plana çıkıyor. Koltuklarda da daha minimal çizgiler ön planda olacak.
Ürünlerinizi tasarlarken en çok hangi detaylara önem veriyorsunuz?
Ürünlerimizi tasarlarken en fazla dikkat ettiğimiz argüman kullanıcının ihtiyacına tam olarak cevap vermesidir. Çünkü mobilya uzun süre aynı ortamda kullanılan bir eşyadır. Her şeyden önce mekâna optimum kullanım alanı sağlayan tasarımlara dikkat ediyoruz. Bunun yanında bizler mobilyalarımızı renklendirirken uluslararası standartlara sahip, gerekli sertifikaları olan, insan sağlığına zararı olmayan boya, varak ve cila ürünleri kullanıyoruz. Bu konu bizim asla taviz vermediğimiz kırmızı çizgimizdir. Çünkü insan sağlığı dünyadaki her şeyden daha önemli bir konudur. Oturma gruplarında kullandığımız döşeme malzemelerinin ergonomik olmasına çok dikkat ediyoruz. Bu bağlamda koltuk ve kanepelerde birinci sınıf ortopedik süngerler kullanıyoruz. Asortie Mobilya olarak salon takımlarında ve sandalyelerde asla fabrikasyon sentetik kumaşlar kullanmıyoruz. Bugüne kadar 1 metre dahi bu tarz bir kumaş kullanmadık. Bizim kumaşlarımız kumaş atölyelerinden çıkan %100 dokuma kumaşlardır.
Hem Türkiye hem de dünyada tanınan bir markasınız. Bu size nasıl bir misyon yüklüyor?
Aslında dünya markası olmak çok zor bir süreç. Ama bugün dünyanın birçok ülkesine ürün göndermek ve seyahatlerimizde insanların Asortie markasını bildiğini gözlemlemek çok gurur verici bir durum. Ama bu statümüzü korumak kesinlikle daha fazla çaba isteyen bir iş olarak görülmelidir. Zirvede olmanın bize yüklediği misyon gerçekten çok zor. Çünkü mevcut yerinizi korumak için durmadan çalışmak ve yeni şeyler ortaya çıkarmak zorundasınız. Bir de Asortie sektörde rakipleri tarafından takip edilen bir marka olması sebebi ile devamlı kendini yenilemek ve bir önceki gününden daha fazla çalışmak zorunda.
Asortie Mobilya’nın yakın dönemdeki hedefleri nelerdir?
Şu an birçok ülke gibi, Türkiye de bir ekonomik daralmanın içinde. Bu gibi durumlarda ekonominin ana damarını besleyen temel argüman şüphesiz dışarıdan döviz girdisi sağlanması. Mobilya sektörü döviz girdisi anlamında ekonomimizin lokomotif sektörleri arasında yer alıyor. Ama bunu daha da hızlandırmak ve verimliliğini artırmak gerekir. Bunun içinde en önemli unsur markalaşmak ve kaliteli ürünleri, uygun fiyata sunarak sürümden kazanmaktır. Ayrıca artık mobilya mağazası açıp, masa başında müşteri bekleme dönemi bitti. Bunun yerine hedef ülkelere sık sık iyi analiz edilmiş pazar bilgileri ile ticari seyahatler yapılması ve bir anlamda müşterilerin ayağına gidilmelidir. Biz Asortie Mobilya ailesi olarak yılda en az 70-80 farklı ülkeye seyahat ediyoruz. Elbette bu seyahatlerin hepsi satışa dönüşmüyor ama bizlere ciddi bir bilgi birikimi sağlıyor. Eğer ülkemize döviz girmesini istiyorsak bir ayağımızın şirkette diğer ayağımızın ise havalimanlarında olması gerekiyor.
Gelecek 10 yıl içinde Asortie markamız ile ihracat yaptığımız ülke sayısını 56’dan 75’e çıkarmayı hedefliyoruz. Diğer ülkelerdeki mağazalarımızın da yaptıkları ihracatlar ile bu rakamın 85-90 ülke arasında olacağını öngörüyoruz. Bunun yanında önümüzdeki yıldan itibaren lüks çocuk ve genç odası alanında özel showroom açma planımız var. Asortie Kids markası ile açmayı planladığımız bu mağazalarımızda çok farklı bebek, çocuk ve genç odası tasarımlarını öncelikle Türkiye’de sonrasında ise dünyada tanıtmak istiyoruz. Önümüzdeki yıllarda, üretim kapasitemizi de artırmak için yeni bir fabrika yapmayı ve Türkiye’nin en büyük ve fonksiyonel klasik mobilya fabrikasına sahip olmayı arzuluyoruz. Bizim yönetim kurulu olarak en büyük hayalimiz ise 20. yılımızda Asortie Mobilya A.Ş’yi İstanbul Borsası bünyesinde işlem gören halka açık bir şirket haline getirmektir.
Feyyaz Anlı
.JPG)
.jpg)
.JPG)
.JPG)
.jpg)
.JPG)
