özel olarak tasarlanmýþ objeler ile doðanýn bize sunduðu en güzel canlý bitkileri bir araya getirerek mekanlara taþýyan KHUM Design, yeþilin enerjisini eþsiz dokunuþlarla insanlara aktarýyor. Bulunduðu mekanýn iç ve dýþ dekorasyonunu bir bütün halinde ele alarak tasarýmlarýna yansýtan KHUM Design’ýn Kurucusu Yasemin Gazanker, sektörde yarattýðý ilkleri takip ettiði yeni trendlerle geliþtirerek çalýþmalarýna devam ediyor. Ýnsanlarýn bulunduðu mekanlarda bitkilerin daha fazla yer almasýný hedeflediðini belirten KHUM Design’ýn Kurucusu Yasemin Gazanker, markasýnýn kuruluþ hikayesini, verdiði hizmetleri ve hedeflerini Klass’a anlattý.

“KHUM Design’ý kurduðumdan bu yana üçüncü koleksiyonumu yaptým. Her koleksiyonumda biraz daha parlaklýk, þýklýk, daha mücevhersel tasarýmlara yer verdim. Varaklarýn, gümüþlerin, bronz aynalý objelerin, cam objelerin bulunduðu bir koleksiyonum oldu. Bir de özel yaptýrdýðým seramik gruplarým var. Onlar da bana özel tasarýmlar.”

“Bitkiler mekanýn doðayla, havayla, suyla ve güneþle bütünleþmesini saðlýyor. Bu da evin içine farklý bir pozitif denge getiriyor.”

Yasemin Haným, öncelikle KHUM Design’ýn kuruluþ hikayesini sizden dinleyebilir miyiz? Böyle bir iþe baþlayýp, böyle güzellikler yaratmaya nasýl karar verdiniz?

Daha öncesinde benim yedi tane anaokulumun vardý. Hepsi de doða konseptine sahipti ve bunlarýn bahçelerinin tasarýmlarýný da ben yapýyordum. Her zaman doðayla iç içeydim. 10 yýl öncesinden beri bitki tasarýmlarýna, saksýlý bitki tasarýmlarýna ilgim olduðu için ara ara her yurtdýþýný gittiðimde küçük work shoplara katýlýyordum. Yurtdýþýnda Ýtalya’da ve Hollanda’da bitkinin obje içerisindeki dayanýklýlýðý üzerine eðitimler aldým. Evimin bahçe tasarýmlarýmý hep kendim yaptým. Sonra arkadaþlarým rüya gibi bahçeler yaptýðýmý ve onlarýn da bahçelerine dokunmamý istediler ve bu bir iþ haline dönüþtü. Sonra da bunu iç dizayna taþýdým. çünkü artýk ülkemizde insanlar yaþam alanlarýnýn dekorasyonuna önem vermeye baþladý. Ben aþaðý yukarý 15 yýldýr kuantum ve bioenerjiyle ilgileniyorum. Dekorasyonlarda yeþilin olmamasý dikkatimi çekmiþti. Bunlarýn evde ve mekanlarda olmasý gerektiðini kuantum ve bioenerji alanýndaki uzmanlýðýmdan dolayý biliyordum. Ben bu bitkileri objeleyeyim, mekanlarýn içine taþýyayým derken KHUM Design ortaya çýktý. Sonra KHUM Design 8-9 ay içerisinde bir baktým ki insanlarýn aradýðý, beðendiði farklý bir marka haline geldi. Þimdi bu durumdan çok mutluyuz, inþallah daha baþarýlý olacaðýz.

“GöRDüÐüM HER DERÝN KAP BENÝM ÝçÝN BÝR OBJE”

Objelerle bitkileri bir araya getirdiðiniz þýk tasarýmlarýnýzýn özelliklerinden biraz bahseder misiniz?

KHUM Design’ý kurduðumdan bu yana üçüncü koleksiyonumu yaptým. Her koleksiyonumda biraz daha parlaklýk, þýklýk, daha mücevhersel tasarýmlara yer verdim. Varaklarýn, gümüþlerin, bronz aynalý objelerin, cam objelerin bulunduðu bir koleksiyonum oldu. Bir de özel yaptýrdýðým seramik gruplarým var. Onlar da bana özel tasarýmlar. Aslýnda þöyle bir þey var; gördüðüm her derin kap benim için bir obje. Bu iþi çiçek markalarý, çiçekçiler veya KHUM Design’dan sonra çoðalan bizim gibi markalar yapýyor. Zaten ben de insanlarýn evine bitki girmesini amaçlayarak bu iþe baþlamýþtým. Yurtdýþýndan özel alt yapý malzemeleri getirtiyorum. Bunlar hem topraðýn beslenmesini hem de bitkinin çürümesine engel oluyor. Dolayýsýyla bununla ilgili eðitimler de aldýðým için benim için bu yöntemleri uygulamak kolay oluyor. 8-9 ay önce ilk objeli bitkimi çýkarttýðým günlerde benden alýþveriþ yapan müþterilerimin bana telefon edip “çok teþekkür ederim ne yaptýðýnýzý anlamadým ama bitkiler bozulmadý” dedi. Bu da benim zaten en büyük hedefimdi. Tasarýmlarým hem dekoratif dursun hem de bozulmasýn istiyordum. Tasarýmlarýmýzý uzun süre dayanýklýlýk testinden geçirdik. Bonzaiyi nasýl yaþatacaðýz, hangi kaplarda yaþar diye uzun süre çalýþma yaptýk. Benim zaten ondan önceki bir yýlým hep testlerle geçti. Þu kapta þu yaþar mý, bu bununla yaþar mý diye sürekli çalýþtým. çünkü biz genelde dekoratif objeler kullandýðýmýz için altý delik olmayan objelerde bitkiyi kurmaya çalýþýyoruz. Burada da bitkinin su içinde topraðýnýn bataklýða dönüþmemesi gerekiyor. Dolayýsýyla onun alt drenajýnýn iyi oluþturulmasý lazým, doðru toprak kullanmak lazým. Yani þu anda yapýlan o kadar büyük hatalar var ki bazen ben botaniklerde bile yapýlan yanlýþlarý görüyorum. Mesela kaktüse normal toprak kullanýlýyor. Kaktüs, kaktüs topraðýyla olduðunda daha saðlýklý yaþar ve beslenir. Bunun dýþýnda yeþil bitkili salon bitkilerine farklý farklý topraklar kullanýlýyor. Onlar bu sefer kurtlanma yapýyor. Veya büyümesini istemediðimiz bazý bitkiler var. Bunlar küçük objelere diktiðimiz ve büyümesini istemediðimiz bitkiler. çünkü bazen bitki öyle bir büyüyor ki bir hafta sonra kabýndan taþýyor, tanýyamýyorsunuz. Orada da daha besini azaltýlmýþ topraklar kullanýlarak bitkinin daha yavaþ büyümesini saðlýyoruz. Bunlarla ilgili çok fazla ince detaylar var.

Fotoðraflar: Yavuz Kaynar

 

 Devamý ve daha fazlasý Klass Magazin Mayýs sayýsýnda...