Savran Klinik, kurulduğu günden bugüne sağlık turizminde, uzman kadrosuyla estetik alanında elde ettiği başarılarla Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlıyor. Savran Klinik Yönetim Kurulu Başkanı Seçkin Savran önderliğinde hayatın kişiler üzerindeki aksayan yönlerini fiziksel ve duygusal anlamda onarmayı kendisine amaç edinmiş olan ekibiyle hastalarına yepyeni bir dünyanın kapılarını aralıyor. Ağırlıklı olarak Almanya, Hollanda, İsviçre, Fransa, Belçika, İngiltere’den gelen hastalarına ve özellikle gurbetçilere hizmet veren Savran Klinik, pandemi dönemiyle birlikte de yepyeni projelerini hayata geçiriyor. “Hedefimiz Avrupa’nın tamamına açılmak. Avrupa’nın en önemli şehirlerinde Savran Klinik ofislerimizi açmak istiyoruz.” diyen Savran Klinik Yönetim Kurulu Başkanı Seçkin Savran ile sundukları ayrıcalıklı hizmetleri ve gelecek hedeflerini Çıragan Palace Kempinski’de Klass okurları için konuştuk.
“Savran Klinik olarak asıl amaçlarımızdan bir tanesi doktorlarımıza da destek verebilmek. Türkiye’de gerçekten çok önemli ve kendi branşlarında başarılı doktorlar var. Onları yurt dışında tanıtmak ve dünyada önemli bir noktada olduklarını göstermek istiyoruz. Başarılı doktorlarımızın zaman içinde yurt dışında öğrencilere eğitim vermesini de amaçlıyoruz.”
Şeçkin Bey, Savran Klinik İstanbul’da hem Türk hastalara hem de yurt dışından gelen hastalara hizmet veriyorsunuz. Verdiğiniz hizmetlerden detaylı bir şekilde bahsedebilir misiniz?
Savran Klinik olarak daha çok yurt dışındaki hastalara hizmet veriyoruz. Dünyanın her yerinden hastayı Türkiye’ye getirmek istiyoruz. Bu konuda önceliğimiz Avrupa ve orada yaşayan bizim çok değer verdiğimiz gurbetçi vatandaşlarımız. Sonrasında da yavaş yavaş dünyanın her yerine açılmak istiyoruz. Ağırlıklı olarak estetik branşında hizmet veriyoruz. Kliniğimizin en önemli özelliği hastaya birebir hizmet vermesi. Hemşirelik hizmetinden VIP ağırlamaya kadar geniş bir hizmet yelpazemiz var. Sağlık turizminde yurt dışından oldukça yüksek miktarda hasta getirerek hem Türkiye’nin imajına hem de sektörün gücüne katkı sağlıyoruz. Estetik-plastik cerrahi, Medikal Estetik, obezite, diş hekimliği ve saç tedavisi branşlarımızla faaliyet gösteriyoruz.
Savran Klinik’i kurma fikri nasıl oluştu?
İş görüşmeleri amacıyla sıklıkla yurt dışı seyahatleri yapıyordum. Gezerken farklı sektörlerden markalar dikkatimi çekiyordu. Bu sektörlerden birisi de sağlıktı. İnsanların hem uygun hem kaliteli hem de teknolojik anlamda iyi hizmet alabildiği yerler dikkatimizi çekti. Dünyada sağlık sektörünün çok önemli bir noktada olduğunu gördük. Avrupa’da insanların bizim Türkiye’de çok başarılı bir şekilde yaptığımız işlemleri çok ciddi rakamlar ödeyerek yaptıklarını gördüm. Türkiye’de bu hizmetler çok daha başarılı ve çok daha uygun fiyatlara yapılıyor. Bu hizmeti ve parayı Türkiye’ye nasıl kazandırabilirim diye düşündüm. Partnerlerim bana Türkiye’nin sağlık turizmi konusunda çok iyi bir potansiyele sahip olduğunu ve bu işe girmemiz gerektiğini söylediler. Ben de bu konuda ikna olup gereken bütün yasal prosedürleri yerine getirdikten sonra Savran Klinik’i kurdum.
“HEDEFİMİZ AVRUPA’NIN TAMAMINA AÇILMAK.”
Savran Klinik olarak beş yılın sonunda kendinizi nerede görüyorsunuz?
Şu anda geldiğimiz noktadan gayet memnunum. Pandemi dönemiyle birlikte yeni projelerimizi hayata geçiriyoruz. Hedefimiz Avrupa’nın tamamına açılmak. Avrupa’nın en önemli şehirlerinde Savran Klinik ofislerimizi açmak istiyoruz. Markalaşma yolunda hastaların bize duyduğu güveni çok önemsiyoruz. Bu şekilde Türkiye’nin imajını artırmak istiyoruz. Bu tür hizmetlerin merdiven altı olarak yapılmaması adına büyük uğraşlarımız var. Bu anlamda örnek olmaya çalışıyoruz. Akredite olmak bundan dolayı çok önemli. Yurt dışında yaşayan müşterilerimize bu yönümüzü her fırsatta göstermeye çalışıyoruz. Hastalarımız yalnızca ucuz değil aynı zamanda kaliteli hizmet verdiğimizi bilmeliler.
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Aralık sayısında...