Kerem Bey, okuyucularımız için kendinizi anlatmanızı istesek bize neler söyleyebilirsiniz?
Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı aynı zamanda Algoloji Uzmanıyım. İhtisasımı İstanbul’da Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaptım. Ordinaryüs Profesör olan Mahmut Gazi Yaşargil dünyanın en iyi beyin cerrahıdır. İhtisas sonrası iki yıl süre ile Prof. Dr. Gazi Yaşargil yanında mikrocerrahi eğitimi aldım. Bu süre içinde beyin tümörleri, beyin damar hastalıkları ve beyin hastalıklarının cerrahi tedavisi ile ilgili pek çok operasyona aktif olarak katıldım. Sonrasında Okmeydanı Hastanesi’ne geri dönerek başasistan olarak devam ettim. 2007 yılında Amerika’ya giderek, özel hastane ve özel klinik gibi üst düzey merkezlerde ağrı üstüne yaklaşık 1,5 sene algoloji gibi birçok alanda eğitim aldım. Sonrasında dönüş yaparak 2010 senesinde İstanbul Nörocerrahi Ağrı Merkezi’ni kurdum.
Alanında dünyanın en iyilerinden olan Mahmut Gazi Yaşargil ile çalışmak ve ondan bir şeyler öğrenmek nasıl bir duygu?
Ben Gazi Hoca’nın yanında en uzun süre eğitim alan üçüncü doktorum. Türkiye’de bizim alanımızda her doktorun en büyük hayali onun yanında eğitim almaktır. Birçok kişi de almıştır ama kısa süreler almıştır. Ben bugün elde ettiğim başarıların büyük kısmını ona ve onun öğrettiklerine borçluyum diyebilirim. Hatta Mahmut Gazi Yaşargil’in önemli bir anısını da kendisinden dinlemiş birisiyim. Can Yücel’i bilirsiniz. Onunla Gazi Hocam sınıf arkadaşı ve devletten başarılı öğrencilerin yurt dışına gönderileceği müjdesini beraber alıyorlar. O dönem Can Yücel’in babası Hasan Ali Yücel Milli Eğitim Bakanı görevinde. Bu haberi alır almaz ikisi de yurt dışında lazım olur diye para biriktirmeye başlıyorlar. Başvuru zamanı geldiğinde ise Milli Eğitim Bakanı’nın odasına giriyorlar. Burada babası Can Yücel’in dışarı çıkmasını istiyor ve Mahmut Gazi Yaşargil’e “İkinizde çok başarılısınız ancak ben oğlumu yurt dışına göndermeyeceğim. Çünkü ben ‘Milli Eğitim Bakanı oğluna torpil yaptı’ dedirtmem diyor. Gazi Hocam odadan çıkıyor biraz sıkılarak bunu Can Yücel’e anlatıyor. Can Yücel ise hiç tereddüt etmeden “Ben senin çok başarılı olacağını biliyorum o yüzden benim biriktirdiğim parayı da senin almanı istiyorum” diyor. Bu beni çok duygulandırmıştı ve Gazi Hoca’nın yanında olmaktan bir kez daha gurur duymuştum.
Algoloji eğitimi aldığınızdan bahsettiniz. Algoloji hakkında bilgi alabilir miyiz?
Algoloji, ağrı bilimi demek. Bir cerrah sorunu ameliyat yaparak çözen kişidir. Algolog, ameliyatsız çözen kişidir. Bir kişinin her ikisini birden yapması durumunda hastaları tedavi etme noktasında daha doğru karar vermeyi sağlıyor. Bir kişinin ağrı duyması için büyük bir hastalığı olması gerekmiyor. Bugün her baş ağrısının altında beyin tümörü arayamazsınız. Migren dediğimiz baş ağrısı tamamen strese bağlıdır. Psikolojik faktörlerin çok büyük etkisi var bu sürece. Dolayısı ile hastaya dokunmak, hastayı detaylı muayene edebilmek çok önemli.
INCA ismi nereden geliyor?
INCA, bir beyin cerrahisi ve algoloji merkezi. Güney Amerika’da İnka dediğimiz ırklar tarihte ilk beyin cerrahisi yapan ırktır, ismimiz biraz buradan esinlenerek oluşturuldu. INCA, bir multimodel inter disipliner dediğimiz farklı disiplinlerin bir arada olduğu bir merkez. Ağrı merkezlerinde yapılan tedavilerin hepsini biz burada yapıyoruz. Ameliyat gerekiyorsa ameliyat yapıyoruz. Omurga sorunlarında başarıyı arttıran en önemli konu, doğru hastanın doğru tedaviye yönlendirilmesidir.
INCA’nın kuruluş amacı nedir?
INCA’nın kuruluş amacı; hasta memnuniyetini ön planda tutarak tüm omurga ve kronik ağrı sorunlarında kişiye özel bilimsel çözümler üretmektir. Her hastalık her hastada farklı seyreder. Bu yüzden tedavi planlaması kişiye özel planlanmalıdır. Sağlıkta mükemmeliyetçi bir yaklaşım içindeyiz. Hasta memnuniyetini en üst seviyede sağlayarak kaliteli hizmet vermek temel prensiplerimizdendir. Beyin cerrahisi, algoloji, nöroloji, fizik tedavi, diyetisyen ve psikoloji branşlarımız var. Bir diğer temel yaklaşımımız hastaya zarar vermemek. 20 yıllık iş tecrübemde birtakım kriterler ortaya çıkardım. Omurga sorunlarında mutlu hasta kriterleri.
Mutlu hasta kriterleri nelerdir?
Önce ağrının sebebini belirliyoruz. Bu çok önemli bir kriter. İkinci olarak hastaya dokunmak. Ayrıntılı muayene yapmak gerekiyor. Bir hastanın doğru tanısını koyma noktasında; hastayı iyi dinlemek, iyi muayene etmek, sonrasında radyolojik görüntüleme yapmak kadar hastaya dokunmak ve gerçek ağrının neden kaynaklandığını ortaya çıkarmak gerekiyor. Üçüncü olarak mümkün olan en basit tedavi ile başlamak lazım. En basit tedavi medikal tedavidir, sonrasında fizik tedavi gelir. Daha sonra ameliyatsız ağrı tedavileri ve en sonda da ameliyat gelir. Bu algoritma ile gidilirse hastayı mutlu edersiniz. Dördüncüsü erişilebilir hedefler koymak. Hastaya ameliyat öncesinde her şeyi anlatmak, bilgilendirmek, hastanın sorularının hepsine koşulsuz cevap vermek gerekir. Beşincisi ise her aşamada hastayı bilgilendirmek. Sorun, tedavi alternatifleri ve kişi için en doğru çözüm detaylı şekilde aktarılmalı. Hasta ameliyat öncesinde ve sonrasında karşılayacağı durumlar konusunda iyi bilgilendirilmeli. Psikolojik faktörleri göz ardı etmemek gerekiyor. Son süreç ise tedavi sürecine hastanın katılımını sağlamaktır. Bunda da tedavi sırasında hastaya yapması gereken uygulamaları anlatmak.
‘Ağrısız Yaşam Akademisi’nin faaliyetleri nelerdir?
Kendi kliniğimizde patentini de aldığımız ve tedavi edilen hastaların tekrar ağrılarının olmaması için hem de hastanın genel olarak bel, boyun, sırt ağrılarının sıklığını azaltmak amacıyla ‘Ağrısız Yaşam Akademisi’ adında bir tedavi protokolü başlattık. Bu protokolün içerisinde hastayı bilgilendirmek, bilinçlendirmek var. Bu bilgilendirme ile hastanın tedavi sürecine katılımı sağlanıyor. Stres genel bir problem. Stresten kaçamazsınız ama iyi bir stres yönetimi yapabilirsiniz. Bu raddede psikolog devreye giriyor. Ağrısız Yaşam Akademisi’nin temel amacı da bu.
Kerem Bey, iyi bir hekim size göre nasıl olmalı?
Bu çok önemli bir nokta. Bir hekim iyi bir eğitim almalı, dil bilmeli, yenilikleri takip etmeli, kendini geliştirme noktasında mümkünse yurt dışında ihtisas yapmalı. Bu gibi etkenler dışında iyi bir hekim, iyi bir insan olmalı. Hayatı ve insanları sevmeli. Sabırlı olmalı. Her zaman empati yapmalı. Empati yapmak hekimlikte en önemli faktörlerden biridir. İyi bir hekim ayrıca bilimsel eğitimine önem vererek ve yenilikleri sürekli takip ederek güncelleme yapması gerekmektedir. Ticari kaygılarla mesleğini icra etmemelidir. Cesur olmalı ama kahramanlık yapmamalı, durması gerektiği yeri bilmelidir. İyi bir doktor, en zor koşullarda doğru adımlar atabilendir.
İNSTAGRAM: opdrkerembikmaz
.JPG)
.jpg)
.JPG)
.JPG)
.jpg)
.JPG)
