Nişantaşı’nda yeni merkezini açan ve online platformlarda da hazırladığı beslenme ve sağlıklı yaşam programlarıyla büyük bir kitleye ulaşarak adını duyuran Mehtap Yakut, danışanlarına karşı sergilediği örnek tutumla yurt içi ve yurt dışında da birçok kişinin sevgisini kazanan bir isim. Yazdığı diyetlerde doğru bilinen birçok yanlışı düzelten ve sosyal sorumluluk bilinciyle ihtiyaç sahibi insanlara ücretsiz programlar hazırlayarak başarılı sonuçlar alan Mehtap Yakut ile oldukça yoğun geçen hayatında zaman yönetimini nasıl sağladığını ve İstanbul’da şube açma nedenlerini ve yeni merkezinde verdiği hizmetleri Klass okurları için konuştuk .
Mehtap Hanım, hazırladığınız diyetlerle büyük bir kitleye ulaşarak hem yurt içinde hem yurt dışında adınızı duyurmayı başardınız. Danışanlarınıza özel olarak geliştirdiğiniz beslenme alışkanlıklarından bahsedebilir misiniz?
Danışanlarımıza özel olarak hazırladığımız diyetler ve edindirmeye çalıştığımız beslenme alışkanlıkları tamamen tıbbi bulgularına göre değerlendiriliyor. Bu düzenlemede yaşam tarzları, sosyoekonomik durumları ve iş hayatları da etkili oluyor. Biçim için bunlar önemli kıstaslar. Bütün bunları bir arada değerlendirip onlara özel bir beslenme programı çıkartıyoruz. Diyetlerini yazdıktan sonra da gidişatı takip edebilmemiz adına gelebiliyorsa merkezimizde kontrolünü sağlıyoruz, gelemiyorlarsa da online olarak bize belli periyotlarla rapor göndermelerini istiyoruz. Online olarak hazırladığımız diyetlerde danışanlarımızla ilk görüşmelerimizi her zaman sesli olarak yapıyoruz.
Danışanlarınız onlar için hazırladığınız beslenme programlarına uyarken nelerden kaçınmalı?
Bu konuda doğru bilinen bazı yanlışları değiştirdiğimi söyleyebilirim. Bazı diyetlerde sınırsız olarak tüketilen çay ve kahveyi sınırlı hale getirdim. Bunun kişilerde ciddi ödem yaptığı, kafein fazlasının metabolizmayı yavaşlattığı yapılan çalışmalarda ortaya çıktı. Bu konuda insanlar çok fazla bilinçli değildi. Onları bu konuda daha bilinçli hale getirdim. Doğru olarak bilinen yanlışlardan bir diğeri de Türkiye’nin Doğu ve orta kesimlerinde daha çok tüketilen salça ile ilgiliydi. Salçayı da ciddi anlamda kısıtladım. Bunun sebebi gelen danışanların çoğunun ödemli olduğunu görmemiz. Bunun gibi düzenlemelerle danışanlarımızın yaşam tarzlarında önemli değişiklikler yaptık.
“SADECE MüNİH’TE 76 KİŞİ TARAFINDAN KARŞILANDIM”
Uzun yıllardır danışanlarınıza Diyarbakır’da hizmet verdikten sonra geçtiğimiz aylarda Nişantaşı’nda bir ofis açtınız. Bu süreçte İstanbul’u tercih etmenizin sebebi nedir?
İstanbul’a gelme düşüncesi daha önce aklımda yokken sonrasında markalaşmak adına İstanbul’a gelmem gerektiğine karar verdim. Merkezimi ise diyetisyenlik anlamında Türkiye’nin merkezi olduğunu düşündüğüm Nişantaşı’nda açtım. İstanbul’daki şubeyi açıkladığımızda insanlardan çok olumlu tepkiler aldık. Tebrik mesajları geldiğinde ne kadar doğru bir karar verdiğimi anladım. Yaklaşık bir aylık bir sürede de şubemizi açtık. İstanbul’a Diyarbakır’dan gelmiş olmamız da insanları ayrıca heyecanlandırdı. Ben diyetisyenliğin online kısmıyla da ilgileniyorum. İnternet sayesinde daha geniş kitlelere ulaşabiliyorsunuz. Türkiye’den yurt dışına giden gurbetçilerimizin orada yeterince hizmet görmediklerini, hayat tarzlarının çok farklı olmasından kaynaklı olarak istedikleri diyeti yapamadıklarını belirtiyorlardı. Benim onlara verdiğim bu destek onları inanılmaz ölçüde mutlu ediyor. Yakın zamanda Münih’e gittim. Sadece Münih’te beni 76 kişi karşıladı. Bu kişilerin birçoğu benim diyet yazdığım kişiler. Yurt dışında da konferanslarımız oluyor. Türkiye’de ve dünyada birçok yere gidiyoruz ve soru-cevap etkinlikleri yapıyoruz.
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Aralık sayısında...