Mutluluğumun Kaynağı Çocuklarım Ve İşimde Elde Ettiğim Başarılarımdır

Mutluluğumun Kaynağı Çocuklarım Ve İşimde Elde Ettiğim Başarılarımdır Mutluluğumun Kaynağı Çocuklarım Ve İşimde Elde Ettiğim Başarılarımdır

Başarılı tasarımcı Seda Vural hazırladığı Anne-Kız koleksiyonunu ve en özel annelik duygularını Klass’a anlattı...

Sosyal yaşam dünyasının genç ve sevilen isimlerinden Seda Vural kendi adını verdiği markası By Seda Vural ile her geçen gün moda konusundaki iddiasını ortaya koyuyor. Markasını üçüncü çocuğu olarak gören Vural aynı zamanda dünyalar güzeli iki kız çocuğuna sahip gencecik bir anne… Hayattaki önceliğinin kızları olduğunu belirten ama moda dünyasındaki yolculuğuna da sağlam ve emin adımlarla devam ettiğini belirten Seda Vural anneliğin koşulsuz sevgi ve aşkı ifade ettiğini dile getiriyor. Minik prensesleri Naz ve Beren ile objektiflerimize markası By Seda Vural’ın 2016 İlkbahar-Yaz anne-kız koleksiyonu eşliğinde pozlar veren genç modacı anneliğini ve moda dünyasındaki yolculuğunu Klass okurları için anlattı. 

 

“Annelik benim için koşulsuz, karşılıksız sevgi ve aşkı ifade ediyor. Eskiden birçok şeyi kendim için yaparken kızlarım doğduktan sonra önceliğim onlar oldu. Bu durum alışverişte bile geçerli. çoğu kez kendim için alışverişe çıkıp sadece kızlarıma alışveriş yapıyorum.”

 

“çocukların derslerindeki eksiklikleri özel derslerle kapatabilirsiniz. Ancak karakter gelişimlerindeki bazı önemli eğitimleri evlatlarınız küçükken vermelisiniz. çocuklara ne verirsek onu alırız. Bu nedenle onlara güzel şeyler verelim ki harcadığımız emeğin geri dönüşü güzel olsun.”

 

“By Seda Vural adlı markamı çocuğum gibi görüyorum. Kısa süre önce kurulan markam şu anda bir bebek gibi emekliyor. Yakın zamanda ise yolunda emin adımlarla ilerleyecek.”

 

“Anne-kız koleksiyonumda kızlarımdan ilham alıyorum; zaten bu işe de onların kıyafetlerimi denemeleri ve benim gibi giyinmek istemeleri sonucu başladım. Doğuştan yetenekli olan kızlarım Naz ve Beren benim küçük mankenlerim olarak koleksiyonumdaki parçaları sergiliyorlar.”

 

Seda Hanım sizi iş ve sosyal yaşam dünyasındaki keyifli kimliklerinizle tanıyoruz. Ama bir de Seda Vural’ın anne kimliği var ki bu kendisi için en kutsal kimlik olsa gerek… öncelikle anne olduktan sonra hayatınızda neler değişti? Herkesin kelimelerle açıklamakta zorlandığı anneliği bizim için nasıl tanımlarsınız?

Annelik benim için koşulsuz, karşılıksız sevgi ve aşkı ifade ediyor. Annelik sosyal hayatımda hiçbir şeyi değiştirmese de bende çok fazla sorumluluk duygusu yarattı. çocuğunuzu emanet ettiğiniz kişi dünyanın en iyi bakıcısı hatta anneniz bile olsa aklınız her zaman çocuğunuzda kalıyor. Eskiden birçok şeyi kendim için yaparken kızlarım doğduktan sonra önceliğim onlar oldu. Bu durum alışverişte bile geçerli. çoğu kez kendim için alışverişe çıkıp sadece kızlarıma alışveriş yapıyorum.

 

“çOCUKLARA NE VERİRSEK ONU ALIRIZ”

Dünyalar güzeli iki kızınız var. Onları yetiştirirken nelere dikkat ediyorsunuz? Nasıl bireyler olması için uğraş veriyorsunuz?

Kızlarıma ilk önce mütevazı olmayı öğretiyorum. çünkü bu hayatta en büyük erdem; pek çok kişinin başaramadığı bir özellik olan mütevazı olabilmektir. Tanıdığım birçok kişi sarayda yetiştiğini ya da soyağaçlarının asilzadelerden oluştuğunu zannediyor. Oysa memur bir babanın ya da çalışan emekli bir ailenin kızı olmanın nesi kötü, inanın bilmiyorum. Bu açıdan kızlarıma kendilerinden güçsüz insanları ya da kendileri için çalışanları ezmemeleri gerektiğini öğretiyorum. Ayrıca kızlarıma herkesle saygılı konuşmaları gerektiğini öğütlüyorum. çocukların derslerindeki eksiklikleri özel derslerle kapatabilirsiniz. Ancak karakter gelişimlerindeki bazı önemli eğitimleri evlatlarınız küçükken vermelisiniz. Aksi takdirde üzülen siz olursunuz. Tabii bu, çocuklarınızı nasıl yetiştirmek istediğinizle de alakalı bir durum. çocuklara ne verirsek onu alırız. Bu nedenle onlara güzel şeyler verelim ki harcadığımız emeğin geri dönüşü güzel olsun.

 

Peki, eşiniz Efe Bey nasıl bir babadır?

Eşim, çok ilgisiz gibi görünen; ancak bir o kadar alakalı bir babadır. Eşimi yakından tanımayanlar kızlarımızla ilgili her şeyden habersiz olduğunu düşünebiliyorlar. Fakat hiç de öyle olmadığını biliyorum. Eşim bana göre daha sakindir; bense tam bir panik anne modeliyim. Büyük kızım Naz’ın bebekliğinde “çocuğumun dişleri çıkmıyor” diye doktora gittiğimizi biliyorum.

 

“BY SEDA VURAL ADLI MARKAMI çOCUĞUM GİBİ GöRüYORUM”

Kendi adınızı verdiğiniz çok güzel bir markanız var. Bu markada sizin bir diğer çocuğunuz gibi. “By Seda Vural” markasının kuruluş hikayesini bizlerle paylaşabilir misiniz? Moda tutkunları “By Seda Vural” tasarımlarını niçin tercih ediyorlar/etmeliler?

Sizin de belirttiğiniz gibi By Seda Vural adlı markamı çocuğum gibi görüyorum. Kısa süre önce kurulan markam şu anda bir bebek gibi emekliyor. Yakın zamanda ise yolunda emin adımlarla ilerleyecek. İş dünyasına girişim modayla olmadı. önceden eşimle birlikte çalışıyordum. Fakat moda her kadın gibi benim de vazgeçilmezim. Yıllarca arkadaşlarıma gardırop yaptım. Sonrasında “Artık kendi markamı yaratmalıyım” dedim ve moda sektörünün içine profesyonel olarak adım attım. öncelikle internetten dikiş makineleri siparişi verdim. Daha sonra ise iş ilanları vererek By Seda Vural markasında çalışacak personeli temin ettim. Ardından markamı insanlarla buluşturacağım mağaza arayışı içine girdim ve kısa sürede kendimi işin içinde buldum. Tabii bütün bunları layıkıyla yapmak için eğitim aldım.

 

Son koleksiyonunuz oldukça ses getirdi ve birçok ünlü isim sizin tasarımlarınızla davetlerde boy gösterdi. Biraz bu koleksiyonun özelliklerinden bahsedebilir misiniz?

Koleksiyonumdaki her parçanın kumaşı, kalıbı, dikişi özenle hazırlanıyor. Renkleri çok sevdiğim için son koleksiyonumda renklere bol bol yer verdim. Mağazama her gelen ya da ürünlerimi satın alan kişi bu durumdan çok mutlu. Verdiğiniz kararların, tasarladığınız modellerin müşterinin onayından olumlu bir şekilde geçmesi bu işin en büyük tatmin noktası. Her tasarladığım kıyafeti en ince ayrıntısına kadar tek tek planlıyorum. Koleksiyonlarımı oluştururken kaliteli kumaşlar olmazsa olmazımdır. Koleksiyonlarımda asla basit ve ucuz kumaş kullanmıyorum. Benim için bir kumaşın kalitesini dikiş ve kalıp gösterir. Şu anda ürünlerimin kumaş ve dikiş kalitesine eş değer hiçbir modacı çalışmıyor. Bu konuda bu kadar da iddialıyım.

 

“ANNE-KIZ KOLEKSİYONUMDA KIZLARIMDAN İLHAM ALIYORUM”

Objektiflerimize kızlarınız Naz ve Beren ile birlikte harika pozlar verdiniz. Bu çekimin bir diğer keyifli yanı ise By Seda Vural markasından kıyafetler oldu. çok güzel bir anne-çocuk koleksiyonu hazırlamışsınız. Bu koleksiyonu oluşturma nedeninizi ve koleksiyondaki parçaları okurlarımız için anlatır mısınız?

By Seda Vural markamızın anne-kız koleksiyonunu kış aylarında hazırlamaya başladık. Kış sezonu da çok keyifliydi; fakat yaz bambaşka. Renkli çiçekli elbiseler, kabarık etekler, tütülü elbiseler ve eteklerden oluşan mükemmel bir yaz koleksiyonu hazırladık. çocuklar için hazırladığımız her bir modeli anneler için de çalıştık. Anne-kız koleksiyonumuzun bu kadar büyük ilgi göreceğini hiç düşünmemiştim. Ancak görüyorum ki annelerimiz kızlarıyla bir örnek giymeyi çok seviyor. Anne-kız koleksiyonumda kızlarımdan ilham alıyorum; zaten bu işe de onların kıyafetlerimi denemeleri ve benim gibi giyinmek istemeleri sonucu başladım. İyi ki de başladım. çünkü gerçekten anne-kız tasarımı yapmak inanılmaz keyifli. Doğuştan yetenekli olan kızlarım Naz ve Beren benim küçük mankenlerim olarak koleksiyonumdaki parçaları sergiliyorlar.

 

Moda dünyasında keyifli ve başarılı bir yolculuğunuz var. Bundan sonrası için hedefleriniz nelerdir?

Hayatım şu anda moda. Gerçekten modayla yatıp modayla kalkıyorum. Daha farklı neler yapabilirim diye sürekli düşünüyorum. Bundan sonrası için hedeflerim tabii ki çok büyük. çünkü sırada emekleyen bebeği yürütmek ve koşturmak var. Verilen kararlar, atılan adımlar çok önemli. Bir marka yaratmak kolaydır. Fakat yarattığınız markanın kalıcı olmasını sağlamak ve kalitesini bozmadan bir çizgide devam ettirmek zordur. Ben de zoru başarmak için elimden geleni yapıyorum. 

 

“MODACILIK öZVERİ VE EMEK İSTEYEN BİR İŞ”

Günümüzde birçok ünlü isim moda konusunda çeşitli atılımlarda bulunuyor. Kimileri güzel bir başarı yakalıyor kimileri ise hayal ettikleri yere gelemiyor. Siz bu konuda kendinizi nasıl bir noktada görüyorsunuz? Moda dünyasında kendinize örnek aldığınız isimler var mıdır?

Başarı bence tamamen hangi amaçla bu işi yaptığınızla alakalı olarak değişiyor. Modacılık gerçekten özveri ve emek isteyen bir iş. Başarılı olmak için modelin ve kumaşın seçimi, ürünün kalıbının çıkarılması, örnek kumaşın kesilip modelin çıkarılması, modelin oturtulduktan sonra gerçek kumaşın kesilmesi, dikilmesi, işlenmesi, çıkan ürünün değerlendirilmesi gibi işin her aşamasında bulunmanız gerekiyor. Modacılık itibarı yüksek bir iş diye ya da eşinizin çok parası olduğu ve canınız sıkıldı diye heves için yapılacak bir meslek değil. Aksi takdirde olumsuz durumlarla karşılaşılabiliyor. Akşam geç saatlere kadar hatta pazar günü dahi çalışıyorum. çünkü yaptığım işi çok seviyorum. Bu işi çok seviyorsanız başarısız olma ihtimaliniz çok düşük. Moda sektöründe tasarımlarını çok beğendiğim ve kendime örnek aldığım tasarımcılar var. Dany Atrache, Micah Gianneli, Razan Alazzouni sevdiğim modacılar arasında yer alıyor. Türkiye’de de çok başarılı modacılarımız var ve o isimleri herkes zaten biliyor.

 

Annelik, iş kadınlığı ve sosyal yaşam dünyası derken yoğun bir yaşamınız var ve tüm bu kimliklerin üstesinden de başarıyla geliyorsunuz. Peki, bunu nasıl yapıyorsunuz?

Bütün bunları tabii ki çok çalışarak yapıyorum. Kızlarıma daha çok zaman ayırabilmek için evimi işime daha yakın bir yere taşıdım. Başarılı olabilmek için hayatta birtakım fedakârlıklar yapmanız gerekiyor. Birinden birini daha fazla yapıp diğerlerini ihmal etme şansınız olamaz. Bu nedenle her şeyi belli bir dengede götürmek zorundasınız. Sanırım bunu çok iyi başarabiliyorum.

 

Son olarak bizimle hayata bakış açınızı paylaşır mısınız? Seda Vural’ı bu hayatta neler mutlu eder?

Huzur benim için çok önemlidir. Kaderci bir insanım. Hayatta yaşadığımız her şeyin bir sebebi vardır diye düşünürüm. İnsanları değerlendirirken onların içlerini görmeyi severim. Taktıkları çanta, oturdukları ev, bindikleri araba kişileri benim gözümde daha kıymetli ya da kıymetsiz yapmaz. Bu, sanırım biraz da aile terbiyesi ile alakalı bir durum. Ben bu şekilde büyütüldüm ve kızlarımı da bu şekilde yetiştiriyorum. Beni mutlu eden şeyler duruma göre değişiyor. İnsanın yaşı ilerledikçe mutlu olduğu şeyler de değişiyor. Beni en çok mutlu eden şey ailemle sağlıklı ve huzurlu geçirdiğim anlardır. Mutluluğumun kaynağı çocuklarım ve işimde elde ettiğim başarılarımdır. Son olarak bütün annelerin Anneler Günü’nü kutluyorum.
 

Fotoğraflar: Yavuz Kaynar

Mekan: Qurabiye Patisserie