Özge Hanım hem Türkiye’yi hem de dünyayı çok özel bir akım ile buluşturuyorsunuz. E-ticaret stüdyolarında dijital dönüşüm mottonuzla firmalara hız, zaman ve maliyet açısından kazanç sağlayacağından bahsettiğiniz “Profashion Studio” için yeni nesil akıllı stüdyo diyebilir miyiz? Tam olarak neler yapılabiliyor ve geleneksel çekim stüdyolarından farkı nedir okurlarımıza bahsedebilir misiniz?
Elbette. Profashion tam da sizin belirttiğiniz gibi “yeni nesil bir akıllı e-ticaret stüdyosu” diyebilirim. Aklınıza gelebilecek en küçük hacimlilerden en büyüklere kadar tüm ürünlerin fotoğraf ve videolarını çekebildiğiniz, üstelik istediğiniz formatlara uygun şekilde dilediğiniz e-ticaret platformuna servis edebildiğiniz sadece 17 metrekarelik bir sistem. Sistem diyorum çünkü bu ürün birçok özelliğin yan yana gelmesiyle markalar için sadece bir çekim stüdyosu olmanın yanı sıra aslında aynı zamanda e-ticaret departmanları için de bir yardımcı eleman. E-ticaret giderek yaygınlaşıyor. Haliyle markaların bu platformlara verdikleri önem de günden güne artıyor. Özellikle küresel dijital platformlarda yer alabilmek için pek çok marka adeta bir yarış halinde. Ancak diğer yandan bu platformlarda da satış yapmak en az mağazalarda satış yapmak kadar zor çünkü çok fazla rakip mevcut. Dolayısıyla bu alanda öne çıkabilmek için çok ciddi yatırımlar yapılıyor. Bizler tam da bu noktada markalara diyoruz ki “büyük yatırımlar ya da kalabalık kadrolara gerek duymadan da öne çıkabilmeniz mümkün”. Bunu başarma hedefiyle çıktığımız yolda Profashion Studio’yu Türkiye’nin önde gelen pek çok markasıyla buluşturduk. Kullanıcılarımızdan aldığımız geri bildirimlere göre; markaların ürün başı çekim maliyetlerini %70 oranında düşürüyor ve daha az zamanda daha yüksek adetlerde üstelik eskisinden daha kaliteli görsel içerikler oluşturmalarını sağlayarak onlara e-ticarette rakiplerinin önüne geçme fırsatı sunuyoruz. Üstelik eskisinden çok daha hızlı bir şekilde. Bildiğiniz üzere dijital dünyada hız çok önemli, dönemsel olarak müşterilerinize belirli ürünleri sunabilmelisiniz. Ancak geleneksel stüdyolarda zaman zaman çekilen bir ürünün arzu edildiği şekilde bir e-ticaret platformunda satışa sunulması günleri bulabiliyor. Profashion Studio’da ise saniyeler içinde bunu yapmak mümkün. Bu nedenle bunu sadece bir çekim ekipmanı gibi değil e-ticaret alanında çok kapsamlı bir ekip arkadaşı gibi görmek gerek. Çünkü çekim anından çekim sonrasına pek çok sürecin daha kısa sürede (hatta mütevazi olamayacağım saniyeler içinde) yönetilerek ürünlerin eskiye oranla neredeyse 5 kat daha hızlı satışa sunulmasına olanak tanıyor. Dahası tüm bunları yaparken ürün başı çekim maliyetlerinde de %70’e varan bir tasarruf sağlıyoruz. Yani stüdyolarında teknolojik dönüşümü yakalayarak tüm markalarımızın daha az zamanda, daha çok ve daha kaliteli görsel içerikleri daha düşük bütçelerle oluşturup daha kısa sürede satışa sunmalarını sağlıyoruz diye özetleyebiliriz.
Ürününüz de sizler de oldukça iddialısınız anlaşılan. Peki müşterilerinize ne gibi hizmetler sunuyorsunuz?
Genellikle ürün sadece bir çekim stüdyosu gibi algılanıyor. Çalıştığımız pek çok markada başta stüdyo ekipleri tarafından böyle bir ön yargı ile karşılaştık. Ancak zamanla asıl vizyonu görüp sistemin faydalarını deneyimlemeye başladıkça vazgeçemediklerini gördük. Hatta bu nedenle çalıştığımız pek çok markanın stüdyosunda artık birden fazla Profashion var. Bu sayede her gün eskiye oranla çok daha fazla ürünün fotoğrafını ve videosunu çekebiliyor hatta sadece e-ticaret platformlarında satışa yönelik içerikler oluşturmayıp pazarlama stratejileri doğrultusunda farklı mecralara yönelik yaratıcı çekimler bile yapabiliyorlar. Çünkü Profashion Studio içerisine günden güne markaların farklı ihtiyaçlarına yönelik yeni özellikler de eklenen bir sistem. Zaten tam da bu nedenle birlikte çalıştığımız tüm firmalara hem bu alanda ar-ge desteği hem de sektörel danışmanlık hizmeti veriyoruz. Hatta tam da bu nedenle Profashion Studio’nun kurulumu tamamlandıktan sonra 1 ay süreyle yerinde hizmet vererek her markanın kendine özgü ihtiyaçlarını görüyor ve yenilikçi çözümler üretiyoruz. Çünkü inovatif bir teknoloji şirketi olarak satış sonrası desteğin bizim için de bir ar-ge alanı oluşturduğunu düşünüyor, böylelikle ürünün gelişiminin hiç durmaksızın günden güne artmasını hedefliyoruz. Bu sayede sadece e-ticaret platformlarında satış değil aslında geniş perspektiften bakıldığında ülkemizin ihracat oranlarının da artacağını düşünüyoruz. Çünkü tüm markalarımızın küresel e-ticaret platformlarında ürünlerini sergileyebilecekleri kalitede görsel içerikler üretmesini sağlıyoruz.
Çalıştığınız firmalara sağladığınız katkılara bakılırsa kısa vadede hedeflerinize çoktan ulaşmışsınız gibi görünüyor. Peki gelecekteki hedefleriniz neler?
Biz inovatif bir şirket ve işini tutkuyla yapan insanlardan oluşan bir ekibiz. Dolayısıyla asla durmadan ve yorulmadan çalışmaya devam ediyoruz. Şimdiden zamanın çok ötesinde projeler üzerine çalışıyoruz. Bu nedenle tüm yapabildiklerine rağmen Profashion Studio için henüz hedefimize ulaştık demek pek de doğru olmaz. Çünkü projeksiyonumuz oldukça fütüristik ve geniş bu nedenle projenin vizyonu itibariyle “tek tuşla tüm çekim stüdyosunu ve e-ticaret süreçlerini yönetebilmek için” sadece “yolun başı” diyebilirim. Çok yakında hayallerin ötesinde işlere imza atacağız.