Güzel Hanım, DG Robotik firması olarak güvenlik ve tarım alanında kullanılan yüksek donanımlı drone cihazlarını Türkiye’ye getiriyorsunuz. Bu alanda nasıl bir hizmet verdiğinizden bahsedebilir misiniz?
- Robotik teknoloji gelecek çağların sistemi olacak. Bizim asıl yapmak istediğimiz robotik sistemlerin yazılımlarını geliştirmek. Drone yaptığımız işin sadece bir ayağı. Teknolojinin gelişmesiyle beraber drone sektörü oldukça mesafe kat etti ve çok hızlı bir şekilde yol alıyor. Bizim ilk yaptığımız Çin’deki bir firmanın Türkiye mümessilliğini alarak tarım ilaçlama drone’ları getirmek oldu. Daima inandığınız ve güvendiğimiz ürünleri getirmeye çalışıyoruz. Bu hizmeti verirken, en uygun fiyatlandırmalarla, en kaliteli şekilde ve müşterilerimizi memnun ederek yapmaya çalışıyoruz. Hassas tarım sistemleriyle dönüm başına minimum %20 ürün artışı öngörüyoruz. Çiftçilikle uğraşan kişiler için bu çok büyük bir rakam. Bu teknoloji de çok hızlı bir şekilde gelişiyor. Araştırma yaptığımızda Amerika’da ve Avrupa’da tarımın tamamen drone sistemine ve hassas tarıma yöneldiğini gördük. Bu sayede de ciddi miktarda dönüm başına verim artışı sağlandı. Bu firmalar kendi sektöründe dünya lideri olan sürekli olarak bu alanda yatırım yapan firmalar. Biz henüz bu işin başında olduğumuzu söyleyebiliriz. Dünya bu teknolojiye büyük yatırım yapıyor. Biz de bunun içerisinde olmak istedik.
Türkiye’ye robotik cihazlar getirerek hassas tarımın önünü açıyorsunuz. Robotik teknolojinin çiftçilere sağladığı avantajlar nelerdir?
- Robotik Teknoloji sürekli gelişen bir alan. Otonom çapalama makineleri, robotik ürün toplama makineleri geliştirildi. Bu robotlar, toplama işlemi sırasında ürüne ve bitkiye insandan daha az hasar veriyorlar. Bu teknolojiler aynı zamanda maliyetleri de azaltıyor. Hassas tarım konusunun, ürün toplama ve ilaçlama bölümü dışında bir de tarladaki ürünü izleme bölümü de var. İzleme hizmetiyle; arazide hangi alanda hangi hastalığın başladığı, nerede sulama hataları olduğu, yabani ot baskısı, N/P/K yetersizlikleri gibi ürün üzerinde baskı oluşturan faktörleri erkenden ve yüksek hassasiyetle tespit edebiliyor, hatta hasat zamanı yüksek doğrulukla rekolte tahmini de yapabiliyoruz. Bütün bunların raporlarını, çalıştığımız çiftçilere sunuyoruz. Biz ilaçlamayı da buradan aldığımız geri dönüşlerle yapıyoruz.
Bu teknolojiler hangi alanlarda kullanılıyor?
- Drone teknolojisi sadece tarımda değil; diğer pek çok endüstride de maliyetleri düşürmek, daha hızlı ve güvenilir veri toplamak, çalışan güvenliğini arttırmak amacıyla geleneksel yöntemlerin yerini hızla alıyor. Örneğin, partner olduğumuz bir firma; boru hatları, gemi ambarları, silolar, yakıt tankları gibi insan operasyonunun zor, yavaş ve tehlikeli olduğu kapalı alanlarda görev yapan kaslı ve darbeye dayanıklı ‘drone’lar üretiyor. Benzer şekilde, diğer bir partnerimizin ürettiği çözümler sayesinde de, antrepolar ve depolarda envanter kontrolü çok hızlı ve hassas şekilde yapılabiliyor. Dronlar aynı zamanda sınır güvenliği, orman güvenliği, arama kurtarma, madencilik, enerji hatları, yol inşaatları ya da bölgesel güvenlik kontrolü gibi alanlarda da kullanılabiliyor. Araçların girmesinin zor olduğu engebeli arazilerde yangın ya da güvenlik kontrolü yapabilmesi ve uçuş maliyetinin düşük olması avantaj sağlıyor. Yakın zamanda ekibimizle birlikte bu “drone”ların yazılımlarını geliştirmek için çalışmalarımıza başlıyoruz. Türkiye günümüzde her türlü ürünü üretebilecek bir kapasiteye sahip. Önemli olan bunu yazılımla birleştirebilmek. Üniversitelerde yazılım ve bilgisayar mühendisliği mezunları çok değerli bir hale geldi. Dünya artık buna yöneldi. Kısacası drone teknolojisi tarım ve güvenlik başta olmak üzere birçok alanda devrim yaratacak.
Yurt dışından “Alti” isminde önemli bir robotik teknoloji getiriyorsunuz. Bu teknolojinin Türkiye’ye nasıl bir katkısı olacak?
- Bu ürünün özelliği; 8 saat havada kalırken, 900 km uçuş ve 150 km’ye kadar da veri aktarım menziline sahip olması. Aynı zamanda dikine iniş-kalkış yapabildikleri ve dolayısıyla herhangi bir piste ihtiyaç duymadıkları için herhangi bir yerden 10 dakika içerisinde kurulup havalandırılmaları mümkün oluyor. Bu cihaz isteğe göre takılan kameralarla gözetleme yapabiliyor. Bu gözetlemeleri yüksek irtifadan yapması ve bu kadar uzun süre uçabilmesi müthiş bir şey. Bunun şu an dünyada başka bir alternatifi yok. Eğer orman üzerinde uçuyorsa en ufak bir alevde, çakmak dahi yansa bunu tespit edebilecek incelikte kameralara sahip. Eğer bir sabotaj ihtimali varsa, coğrafi kilitlenme özelliği ile bir noktaya kilitlenip takip ediyor. Gerçek zamanlı görüntü alıyorsunuz. Bu görüntüleri de stabil şekilde alıyorsunuz yani videoyu kilitliyor oraya, sarsma yapmıyor. İsterseniz, ek bir cihaz koyarak çok yüksek irtifadan olmamak kaydıyla ses kaydı yapabilirsiniz. Toplumsal olaylarda emniyet kuvvetlerinin de işine yarayabilir. Bu cihazların kullanım alanları bu özellikleriyle çok geniş. Bütün dünyanın felaketi olan orman yangınlarının tespiti, anında müdahalesi ve yangının yönetilmesi açısından çok önemli bir teknoloji. Ülkemizde sınırlarımızın yanı sıra sahillerimizi de mülteci akınında kontrol etmek büyük bir önem taşıyor. “Alti” teknolojisi bu alanda da kullanılabilir. Yine güvenlik amaçlı belli bölgelerde uçurulmasının ben çok faydalı olacağını düşünüyorum. Bu cihazlar 3,5 dolarlık uçuş maliyeti, havada kalma süreleri ve her yerden kalkabilme yetenekleri ile izleme-gözleme görevlerinde helikopterlere ve diğer dronlara göre tartışılmaz şekilde avantajlılar. Bu ‘drone’larla istediğiniz bölgeyi 24 saat boyunca kontrol edebilirsiniz. Küçük oldukları için tespit edilmeleri de zor.
Drone teknolojisinin hangi alanlarda kullanılacağını ön görüyorsunuz?
- Bizim getirdiğimiz dronlar; firmalar ve şirketlerden öte belediyeler, bakanlıklar, kolluk kuvvetleri gibi devlet kurumları ile arama-kurtarma, yaban hayatı izleme amaçlı kurumların kullanacağı ürünler. Pilotaj sistemi ile ilgili bir eğitim süreci var. Bu eğitimden sonra kurumlar bu “drone”ları rahatlıkla kullanabilirler. Kısa bir zaman diliminde bir milyar insanın dünyada yer değiştireceği tahmin ediliyor. Türkiye’nin ve dünyanın bugünlerde en büyük güvenlik sorunu olan düzensiz göçün engellenmesinde de kullanılabilir. Robotik teknoloji sistemleri, güvenliği sağlamada en ucuz maliyetli ve en etkili sistem diyebilirim. Kurumlar bizden cihazı satın alıyorlar. Biz sonrasında eğitim ve bakım konusunda destek vereceğiz.
Web: www.dgrobotik.com.tr