Kendisini ilk olarak ‘Var Ya’ adlı bestesi ile geniş kitlelere tanıtan Altay, albüm çıkarmaya başlamadan önce gece kulüplerinde çalışıyor ve müzisyen arkadaşlarına şarkı veriyordu. Aslen Rizeli olan İTü Gemi Makineleri Mühendisliğini kazanmasına rağmen gitmeyen, gittiği Karadeniz Teknik üniversitesi Matematik Bölümü’nü yarım bırakan, 1987-1988 yılında konservatuara giren fakat 6 yıl konservatuar eğitimi almasına rağmen yoğun sahne çalışmaları ile okulu bir arada yürütemediği için konservatuarı da bırakan Altay, gerçek istikrarı, başarıyı sahne ve albüm çalışmalarıyla yakaladı. 20 yıldır albüm sanatçılığı yapan ve birbirinden ses getiren 14 albüme imza atan Altay, daima kendisini yenileyen ve üreten bir sanatçı olarak büyük ilgi görüyor ve sahnelerin aranılan ismi olmaya devam ediyor. Son olarak piyasaya çıkardığı “Keşke Aramasaydın” adlı şarkısıyla yine oldukça ses getiren Altay ile yeni şarkısının gördüğü ilgiyi, meslek hayatındaki başarı grafiğini, muhteşem sahne performansının ve 18 yıllık büyük aşkının sırrını Klass okurları için konuştuk.
“Benim kırılma noktam “Var Ya” dır, Alişan’ın o şarkıyı okumasıdır. Ben gece kulüplerinde çok popülerdim. Şarkı okunduktan sonra da tanınır ve bilinir söz yazarı ve besteci oldum. Ondan sonra da Prestij Müzik’ten rahmetli Hilmi Topaloğlu ile birlikte ilk albümümüz çıkmış oldu.”
“Yaklaşık 13-14 tane albüm yaptım bu zamana kadar. Şu an tekli olarak “Keşke Aramasaydın”ı çıkarttık. Bizim düşündüğümüzden çok daha hızlı bir şekilde ilerliyor. Bu da beni çok mutlu ediyor. Dijitale geçtiğimiz için tek bir şarkı yaptık ve bu dijital hayat bu kadar hızlı gittiği sürece belki 3-4 şarkı veya tek tek şarkı yaparak bundan sonra o şekilde devam edeceğiz.”
“Sanatta asla torpil olmaz. Seni dinleyiciler bir yere getirir. Dinleyicilerin de hiçbirini tanımıyorsun, hiçbirinin sana torpil yapma lüksü yok. Bir proje beni hala ilk günkü gibi işe yeni başlamışım gibi heyecanlandırır. Ben oldum artık, insanlar bundan sonra beni dinleyeceklerdir diye bir şey yok. Sahnede kendini yenilemezsen, repertuarını yenilemezsen, işine saygın, dinleyicine saygın olmazsa her şeyini kaybedersin.”
“Eşime ve kızıma aşığım. Benim vazgeçilmezim ve en önemli değerim ailemdir. 18 yıllık evliyiz. Ben eşime her duygumla, onun her duygusuyla aşığım. Eşimin adı Gülsüm ve eşime Gülom diyorum, bence o bir melek.”
Altay Bey, yeni albümünüzle oldukça ses getiriyorsunuz. Fakat yıllara dayanan bir müzik geçmişiniz var. Altay’ın meslek hayatından bahsedersek kaç yıl oldu, nasıl başladı ve bugünlere gelme hikayesini kısaca dinleyebilirmiyiz?
Aslında müziğe bağlama çalarak başladım. Ağabeyim, Yavuz Top hocadan ders alıyordu o zamanlar. Ben de abimin hevesiyle ilkokul çağlarında bağlama çalmaya başladım. Daha sonra hep müzik kolu ile beraber yürüdüm. Lisede de müzik kolundaydım. Liseler arası yarışmalara katılırdık. O dönemler gitarla tanıştım. üniversiteyi bırakıp konservatuara girdim. Müzisyen olmayı çok istiyordum. üniversitede 6 yıl okudum ama mezun olamadım. çünkü üniversiteyle beraber gece çalışmalarım başlamıştı. O çalışmalarla beraber bugünkü müzik hayatım başlamış oldu. Yaklaşık 30 yıldır profesyonel olarak şarkı söylüyorum. İlk albümüm 1999-2000 yılında çıktı, 20 yıldır da albüm sanatçılığı yapıyorum.
“BENİM KIRILMA NOKTAM “VAR YA” DIR, ALİŞAN’IN ŞARKIYI OKUMASIDIR”
Herkesin hayatında bir kırılma noktası vardır. Sizin kırılma noktanız nerede oldu?
İstanbul’da gece kulübünde çalışırken İzmir’e gittim. İzmir’e gittiğimde zaten şarkım cebimdeydi. “Var Ya” şarkımı yazmıştım. Şarkı gece kulüplerinde çok popüler olmaya başlamıştı. Benim kırılma noktam “Var Ya” dır, Alişan’ın şarkıyı okumasıdır. Ben gece kulüplerinde çok popülerdim, şarkı okunduktan sonra da tanınır ve bilinir söz yazarı ve besteci oldum. Ondan sonra da Prestij Müzik’ten rahmetli Hilmi Topaloğlu ile birlikte ilk albümümüz çıkmış oldu. Sonra ben “Yok Ya” ile çıktım. O da benim şarkım. Onun da enteresan bir hikayesi var. Espri olsun diye bir arkadaşıma yazdım. Sonra Hilmi ağabey duymuş beni İstanbul’a çağırdı ve “bu şarkıyla çıkacaksın” dedi. Ben ilk başta bu şarkıyla çıkmak istemiyordum ama iyi ki çıkmışım kaderimiz değişti. Sahne zaten sürekli vardı. Daha sonra başka sanatçı arkadaşlara şarkılar vermeye başladık, kendi şarkılarımızı kendimiz okuduk, başka dostlarımızın şarkılarını okuduk.
“2019 DA KEŞKE ARAMASAYDIN”I çIKARTTIM. BİZİM DüŞüNDüĞüMüZDEN çOK DAHA HIZLI BİR ŞEKİLDE İLERLİYOR”
Dijital süreç size nasıl etki etti? Yeni şarkınızın gördüğü ilgiden memnun musunuz?
Yaklaşık 13-14 tane albüm yaptım bu zamana kadar. Şu an tekli olarak “Keşke Aramasaydın”ı çıkarttım. Bizim düşündüğümüzden çok daha hızlı bir şekilde ilerliyor. Bu da beni çok mutlu ediyor. Dijitale geçtiğimiz için tek bir şarkı yaptım ve bu dijital hayat bu kadar hızlı gittiği sürece belki 3-4 şarkı veya tek tek şarkı yaparak bundan sonra o şekilde devam edeceğiz.
“SAHNEDE KENDİNİ YENİLEMEZSEN, İŞİNE SAYGIN OLMAZSA, DİNLEYİCİNE SAYGIN OLMAZSA HER ŞEYİNİ KAYBEDERSİN”
Sahnede uzun yıllar kalmak çok zor bir olay. Sanatçının başarılı olmasını neye endeksliyorsunuz?
Sanatta asla torpil olmaz. Seni dinleyiciler bir yere getirir. Dinleyicilerin de hiçbirini tanımıyorsun, hiçbirinin sana torpil yapma lüksü yok. O yüzden de sen işini çok iyi yaptığın, doğru projelerin içinde yer aldığın,doğru şarkılar seçtiğin sürece, işini de severek yapıyorsan farklı bir durum ortaya çıkıyor. Bir proje beni hala ilk günkü gibi işe yeni başlamışım gibi heyecanlandırır. Ben oldum artık, insanlar bundan sonra beni dinleyeceklerdir diye bir şey yok. Sahnede kendini, repertuarını yenilemezsen, işine saygın, dinleyicine saygın olmazsa her şeyini kaybedersin. O yüzden sürekli bir çalışma gerektiriyor. Diğer başarılı sanatçı arkadaşlarımız da tesadüf eseri bulundukları yerlerde değillerdir. Bu işte torpil yoktur. Senin kabiliyetin ve o kabiliyetinin arkasından ne kadar fazla çalıştığın önemli, kendini ne kadar geliştirdiğin önemli. Benim hocam Müeddet Günbay’dır. Kendisi benim için çok kıymetlidir. Onun söylediği çok önemli bir söz vardır “Oldum demeyeceksin, olduğun gün bittiğin gündür. Olmak diye bir şey yok, insan her gün yeni bir şey öğrenir. Ben bu okula geliyorum, size bir şeyler öğretiyorum ama sizden de bir şeyler öğreniyorum” derdi. Biz zaten her gün bir şeyler öğreniyoruz. O yüzden yeni şarkılara devam ediyorum.
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Nisan sayısında..