Songül Hanım, bize biraz kendinizi tanıtır mısınız?
KBB uzmanıyım. 1990 yılında Ankara’da doğdum. İlk-orta-lise eğitimimi Ankara’da tamamladım. Lisans eğitimimi Selçuk Üniversitesi’nde tamamladıktan sonra Kulak Burun Boğaz asistanlığımı Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi’nde yaptım. Devlet hizmeti yükümlülüğü kapsamında yaklaşık iki yıl Artvin Devlet Hastanesi’nde çalıştıktan sonra İstanbul Cerrahi Hastanesi’ne dönüş yaptım.
Rinoplasti nedir?
Rinoplasti halk arasında burun estetiği ismi ile bildiğimiz, kişinin yüzüne, cildine, kıkırdak ve burun anatomisine göre burnu yeniden şekillendirmek diyebiliriz. Böylece yüzün diğer yapıları ile uyumlu, sağlıklı nefes alabilen doğal görünümlü bir burun hedefliyoruz. Rinoplastide hedeflenen burun daha doğal, daha fonksiyonel burunlar olmalı. Fonksiyonellikten kastımız ise, hastanın eğer ameliyat öncesi bir nefes alma problemi varsa amacımız bunu düzeltmek. Eğer böyle bir problemi yoksa sağlıklı nefes alan bir hastanın burnunu yeniden şekillendirdiğimiz durumda da bunu korumak. Yani sağlıklı nefes almayı korumaya devam etmek. Sağlıklı nefes alan, yüzüyle, yüzün diğer yapılarıyla doğal bir burun görüntüsü elde etmek.
Açık ve kapalı rinoplasti nedir, farkları nelerdir?
İkisi arasında teknik farklılıklar var. Kapalı teknik rinoplastide hastaların burun, kemik ve kıkırdak iskeletine ulaşmak için yaptığımız bütün kesileri burnun içinden yapıyoruz. Hastanın cildinde bir kesi olmuyor. Burada cerrahın tekniği, hastanın burnunun yapısı, kıkırdak yapısı, rinoplastiden ne beklediği, hastada asıl amaçladığımız şeyler önemli. Her iki tekniğin kendine göre avantajları ve dezavantajları var. Kapalı tekniğin avantajları; bir cilt kesesi olmadığı için iz kalma ihtimalinin olmaması, burun ucu ödeminin daha çabuk gerilemesi, iyileşmenin daha hızlı olması. Dezavantajları ise; daha sınırlı bir alandan çalışıldığı için ve daha çok burun ucu şekillendirmesine ihtiyaç duyan hastalarda manevra kabiliyetimizi biraz daha azalttığı için dezavantajlı olabiliyor. Tecrübeli cerrahlarda, kendi tekniğini oturtmuş cerrahlarda açık ve kapalı yönteminin çok farkı olmuyor. Açık teknikte hastanın burun iskeletine, iki burun deliği arasındaki bölgedeki ciltte yaklaşık bir 0,5 cm’lik bir kesiye ulaşıyoruz. Burada tüm burun yapılarına geniş bir alanda hâkim olabiliyoruz. Manevra kabiliyetimiz artıyor. Ya da revizyon ameliyatı dediğimiz ameliyatlarda altta yatan patolojiyi daha rahat görebiliyoruz. Dezavantajları ise; iz kalma ihtimalinin olması, ciltte dolaşım bozukluğu olabilmesi ve iyileşmenin kapalı tekniğe kıyasla biraz daha yavaş olması.
Revizyon rinoplasti nedir?
Daha önceden burun estetiği ameliyatı olmuş hastada istenmeyen bir görünüm, istenmeyen fonksiyonel sonuçlar olduğu zaman yaptığımız bir düzeltici ameliyat. Literatürde rinoplasti ameliyatının yaklaşık %5-15’lere kadar varan bir revizyon oranı var. Yani her cerrahın %5-15’lere varan bir revizyonu olabiliyor.
Rinoplasti için yaş sınırı var mıdır?
Yüzün tamamen yapısını değiştiren bir ameliyat olduğu için yüz kemiklerinin ve yüz yapısının tamamen tamamlanmasını bekliyoruz. Bu yaş sınırı kadınlarda 16, erkeklerde 17 diyebiliriz. Ama rinoplasti tek başına bir cerrahi operasyon değil. Beraberinde kişinin benlik algısı, vücut algısı, yüz algısını değiştirebileceği bir sosyal ameliyat. O yüzden bu benlik algısının daha fazla oturabilmesi için 16-17 yaştan ziyade 18 yaş biraz daha uygun oluyor. Çünkü kişinin yüzünün tam ortasında ve tüm hayatını etkileyebilecek bir ameliyat yapıyoruz. Üst sınır için bir belli bir sınır yok. 60 yaşlara kadar bile yapılan bir ameliyat. Önemli olan üst sınır için ameliyata engel başka bir patolojisinin olmaması.
İNSTAGRAM: op.dr.songuldursun