Benan Hanım, siz hem anneliği hem de iş hayatını başarıyla sürdüren birisiniz. Peki anne olmadan öncesi ile anne olduktan sonrasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Annelik hayatınızda neleri değiştirdi?
Benan Kurtuluş Saraç: Anne olmak hayata başka bir açıdan bakmak demek. Gelişimimi desteklemek için onlarca kitap okudum, araştırma yaptım ve bir pedagoga yakın bilgi birikimine sahip olmaya gayret gösterdim. Anne olduktan sonra olgunlaşma sürecim yaşamımdaki en üst seviyeye ulaştı. Sabır ve anlayış aktivitem yoğun gelişti. Çünkü bir anne kompozisyonu giydirdim bedenime, ruhuma, mental akışıma. Belli bir bilinçteyseniz zaten annelik daha da hızlı büyümenizi sağlıyor. Çocuklarını gözeten, kollayan ancak hareket ve karar verme imkânlarını kısıtlamayan, saygı gösteren bir anne oldum.
‘ANNE OLMAKTA ZORLANMA HEYECAN VERİCİ BİR SÜREÇTİR’
Hiç zorlandığınız anlar oldu mu ebeveynlikte?
B.K.S: Anne olmakta zorlanma heyecan verici bir süreçtir. İlk çocukta daha çok yaşanır bu ve keyiflidir aslında. Pozitif bir mizaca sahipseniz ve evladınız da sağlıklıysa büyük zorluk yaşamazsınız. Bu dönemde hormonal değişikliklerin yanı sıra fiziksel ve psikolojik değişimler de yaşanılacağı için öncelikli mental rahatlık gerekiyor diye düşünüyorum. Bu sebeple anne adayı olduğum andan itibaren kendimi destekleyici formasyonlardan geçtim. Bilinç ve donanım çok önemli. Tüm kaynaklanan sorunlarla başa çıkmakta zorlanmamak için ruhumu eğittim. Anneliğe hazırdım. Şu anki manzarayı seyrettiğimde başarılı olduğumu görebiliyorum.
Anne olacağınızı nasıl öğrendiniz? O an neler hissettiniz?
B.K.S: Hazır olduğum zamanda duamın kabul edilmiş olduğunu öğrenmek bana büyük bir hediyeydi. Bebeklerimi büyük bir saygı ve sorumluluk ile taşıdım. Onların sağlığı ve ihtiyacı doğrultusunda bana düşen neyse yerine getirdim, çok dikkat ettim. Kendi keyfimi bebeklerimin önüne koymadım. Çünkü onlar rahme düştüğünden itibaren artık annenin vicdanına tabi. Ben de onları büyük bir vicdan ile taşıdım. Bebeklerime duyduğum büyük sevginin yanında duyulan saygının da bir o kadar mühim olduğunu düşünüyorum.
‘SONUÇ ODAKLI EBEVEYNLİK YAPMADIM. GELİŞİM SÜREÇLERİNDE HER ANLARINA ORTAK OLDUM’
Çocuklarınızı yetiştirirken nelere dikkat ettiniz. Öncelikleriniz neler oldu?
B.K.S: Çocuklarıma düzenli olarak görevler verdim. Problemlerle başa çıkabilme becerisini aşıladım. Çözüm bulmayı ve hayatın iniş çıkışlarına adapte olmayı öğrettim. Çalışkanlığın ve emek vermenin önemini aşıladım. Sosyal zekalarını geliştirmelerine yardım ettim. Sonuç odaklı ebeveynlik yapmadım. Gelişim süreçlerinde her anlarına ortak oldum. Anne babanın çocuğu kendi parçası olarak görüp onun hayatı hakkında her şeyi bilmeye çalışması doğaldır ancak çocuğun da özeline saygı duyulmalı ve kendini özgür hissetmesine fırsat tanınmalı diye düşünüyorum. Ebeveyn çocuğunu bütün güçlüklerden korumak yerine, ona sorumluluklarını izah etmeli ve vermeli. Verilen kurallara uymak en önem verdiğim olgular arasında yer alıyor. Ben bıkmadan sıkılmadan her konuda her şeyi hep izah ettim çocuklarıma. Ama uzun ama kısa hep anlattım. Onların da mantık ve akıllarını kullanmasını sağladım. Onların yerine hep biz karar verirsek başarılı olamazlar. Kendi kendilerine doğru kararlar almayı öğrettim. Kendimi de hiçbir zaman mükemmel göstermedim onlara. Ama doğruyu yapmak konusundaki çabamı gösterdim, bu şekilde örnek oldum. Onları yetiştirme sürecime onları da dahil ettiğim için kendileri de akıl olarak çok rahat ettiler benimle.
‘HİÇBİR ŞEY YAPMADAN BAZEN SADECE YAN YANA OLMAK BİLE BİZE İYİ GELİR’
Çocuklarınızla nasıl vakit geçirirsiniz?
B.K.S: Yapılan birçok araştırma, ‘kaliteli aile zamanı’na sahip olmanın, akademik başarıyla pozitif bir ilişkisi olduğunu göstermiştir. Kendi aranızda bir ritüel oluşturmak. Herhangi bir şey olabilir. Çocuğunuz yatmadan önce beraber kitaplığın başında durup kitap seçmek, akşam yemeği için sofrayı beraber hazırlamak, dişlerinizi beraber fırçalamak gibi. Bunları neredeyse her gün beraber yapmaya dikkat etmek. Ritüeller çocuklar için çok kıymetlidir. Bu bana da iyi gelir. Çocuğunuza her gün onu sevdiğinizi söylemek ve bunu göstermek onun ne kadar önemli ve değerli olduğunu anlatır. Aradaki ilişkinin kuvvetlenmesine yardımcı olur. Ne zaman yemek yiyeceğini ne zaman uyuyacağını belirlemek benim önceliklerim oldu. En sevdiğimiz şey sohbet etmek. Hayata dair, kendimize dair fikir alışverişinde bulunmak. Bu şekilde onlar da kendilerini geliştirmiş oluyorlar. Güven duymak ve kalp birlikteliği yaşamak. Geçirilen sürenin uzunluğu kısalığından ziyade nasıl geçirdiğimiz en mühimi. Hiçbir şey yapmadan bazen sadece yan yana olmak bile bize iyi gelir. Çocuklar, ilgilerini çekmeyen ve gerek fiziksel gerekse de zihinsel gelişiminin yeterli olmadığı aktiviteleri yapmaktan hoşlanmayacaklardır. Bir birey olduklarını kabul ederek onlara da bunu hissettirerek kaliteli vakit geçirmek, her alanda fikirlerini almak çok önemli. Yaşa uygun aktiviteler yapmak, yapılan işlere dahil etmek, birlikte kitap okumak ve bol bol sarılmak kendilerini güvende ve önemli olduklarını hissettirmek açısından önem teşkil ediyor. Her zaman çocuklarımla kaliteli anılarımız mevcut olacaktır çünkü evlatlarımı isteyerek inanarak yaptım.
Sizin anneniz nasıl bir anneydi? Annelik sürecinizde rol model olarak hangi özelliklerini aldınız?
B.K.S: Annem herkese hep eşit davranış gösteren, yaşı, cinsiyeti, çalışma biçimi, etiketi, memleketi vb. hiçbir şeye aldırmaksızın herkese tutarlı bir insanlık yaklaşımı sunan; adil, dürüst, güzel ve güçlü bir anne oldu. Liberal, medeni, bilinçli, donanımlı, son derece kültürlü bir ailede büyüdüm. Her türlü sosyal akademik gelişimimi destekleyecek aktivitelere dahil oldum. İyi bir aile çocuğu oldum naçizane. Ben de bugün bana sunulanlardan yüksek feyiz alarak çocuklarıma öyle davranıyorum.
‘HER ZAMAN ÖNCELİKLERİM EVLATLARIM OLDU’
Oldukça yoğun bir tempoda çalışıyorsunuz. Zamanı nasıl yetiriyorsunuz?
B.K.S: Evet çok yoğun bir tempoda çalışıyorum. Çocuklarla kaliteli zaman geçirmek için zamanı yettirebilmek gerçekten zor. İyi bir zaman yönetimi geliştirmek, yönetsel planlama becerisi kazanmak gerekiyor. İş planımı, özel hayatımı, bireysel ihtiyaçlarımı ve çocuklarımla geçireceğim zamanı iyi dengeleyebilmem gerekiyor. Öyle bir denge kurulmalı ki hiçbir ihtiyaç birbirinin zamanına karışmamalı. İşimi işte bırakıyorum. Hayatımın merkezine hiçbir zaman işimi koymadım. Her zaman önceliklerim evlatlarım oldu. Zaman yönetim planlaması doğru yapıldığında her alanda başarılı olunabilir diye düşünüyorum. Ben de zaman yettirebilmeyi kendi metotlarımla karşılıyorum. Bu sürece, zaman planlamaya ve kararlara mutlaka evlatlarımın fikirlerini de dahil ediyorum. Sürece dahil olunca her şey daha kolay oluyor. Bu röportajı bile onlar gözden geçirdiler, yanımda oldular ve kendi alanlarını doldurdular.
TUVA SARAÇ:
‘EN SEVDİĞİMİZ ŞEYLERDEN BİRİ AKŞAMLARI BİTKİ ÇAYI YAPIP SOHBET ETMEK.’
Tuva, anneni nasıl anlatırsın ve onunla neler yapmaktan hoşlanırsın?
Tuva Saraç: Her konuda bizim fikirlerimizi almasından mutluluk duyarız. Her konuyu konuşup danışabiliriz. Beraber sohbet etmekten çok keyif alırız. Annemin bana her konuda yardımcı olmasından mutlu olurum ve güler yüzlü olmasını çok severim. Annemi kendime örnek alırım. O da bize her konuda en iyi şekilde örnek olmaya çalışır. Yaptığı işleri ve her yaptığını bizimle paylaşır. Birbirimize destek olmayı öğreniriz. Beraber sadece yan yana olmayı bile severiz. Birlikte kitap okumayı severiz. En çok müzik dinleyip dans ederiz, latin danslarını çok sever ve yaparız. Seçtiğimiz parçaları birbirimize dinletiriz. Beraber spor ve yoga yaparız. Değişik yemek ve içecek tarifleri deneriz. En sevdiğimiz şeylerden biri akşamları bitki çayı yapıp sohbet etmek.