Murat Tüzel: Türkiye, Turizmde Daha İyi Olacak

Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Murat Tüzel: Türkiye, Turizmde Daha İyi Olacak

Tzl Suıtes Apart Otel Yönetim Kurulu Başkanı Murat Tüzel, Türkiye’de Turizmi Geliştirmek İçin Dikkat Edilmesi Gereken Faktörleri ve Yeni Turizm Sezonunu Klass’a Anlattı.  

Türkiye’de turizm ve otelciliği geliştirmek ve dünyada hak ettiği yere getirebilmek amacıyla geniş kapsamlı çalışmalar yapan TZL Suites Apart Otel Kurucusu Murat Tüzel, sektöre sağladığı katkılarla turizme yön veren önemli isimlerin başında geliyor. “Yiyecek-içecek ve servis konusunda Avrupa’da birinciyiz. Çok geniş bir Türk mutfağına sahibiz. Boğazımız bile turist çekmek için yeterli. Bazı konulara yeteri kadar önem verip çalışmalar da bulunursak Türkiye turizmde 2023’te daha iyi olacak.” sözleriyle 2023 yılında turizmin çok daha iyi bir noktaya geleceğini ifade eden TZL Suites Apart Otel Kurucusu Murat Tüzel ile Türkiye’de turizmi geliştirmek için dikkat edilmesi gereken faktörleri, devlet teşviğinin turizm için önemini ve Türkiye’nin turizm vizyonunu nasıl değerlendirdiğini Klass okurları için konuştuk.

Murat Bey, turizm dünyasının ülkemizdeki en önemli isimlerinden birisiniz. Türkiye’deki turizmi geliştirmek için sizce öncelikli olarak dikkat edilmesi gereken faktörler nelerdir?
Öncelikle güvenlik sorunları Türkiye’deki turizm talebini çok etkileyen bir konu. Daha önceki röportajlarımda da bahsettiğim gibi Turizm ve Kültür Bakanlığı’nın birbirinden ayrılması gerekiyor. Hollanda’da Turizm Bakanlığı’na yardım eden ayrı bir ekip var. Bu ekip, Turizm Bakanlığı’nın göremediği eksik ve sorunlara çözüm üreterek destek oluyor. Aynısını Türkiye için de yapmamız gerekiyor. Türkiye’ye vizesiz giriş yapılmaması gerekiyor. Bu kaliteyi düşürüyor ve ülkeye kimin girip çıktığı belli olmuyor. Bildiğiniz gibi yakın zamanlarda bir terör olayı patladı. Bu da yurt dışından gelecek olan turistlerin güvenini ve buraya gelmesini etkileyen önemli bir faktör. Güvenlik sorunlarına ve vize işlemlerine çok daha dikkat edilmesi lazım. Bazı ülkelere vize uygulamamız şart. Aksi takdirde bunları tekrar yaşarız.

Yerlilerin ve turistlerin ciddi bir taksi problemi yaşadığını daha önceki röportajlarınızda değinmiştiniz. Sizce bu problemi çözmek için neler yapılması gerekiyor?
Taksiden önce trafiği çözmek lazım. Taksi sayılarını attırtırdılar ama nafile. Önce trafiği çözmek lazım ama bu trafiği kimse çözemez. Bunun için de göçü durdurmak lazım. İstanbul artık kendini taşımıyor. Devletin, insanları diğer şehirlere yönlendirecek çalışmalar yapması ve iş alanları sağlaması gerekiyor. Taksi problemi ise yine çözülmesi gereken problemlerin başında yer alıyor. Yerliler ve yabancı turistler bu durumdan gerçekten çok şikayetçi. İstanbul gibi kalabalık bir şehirde olan taksi sayısı insanların taksi ihtiyacını karşılayamıyor. İBB’nin bu konuya ağırlık vererek temel ihtiyaç olan özel ulaşıma el atması gerekiyor. Eğer göç durdurulur ve trafik rahatlarsa taksi problemini çok daha rahat bir şekilde çözebileceğimizi düşünüyorum.

‘NİYE BİZ DÜNYA ÜLKELERİNİ ÖRNEK ALIYORUZ? ONLAR BİZİ ÖRNEK ALSIN’
2022 yılında turizmi etkileyen konular nelerdi?

2022 yılı deyince tabii ki global olarak etkisini halen daha hissettiğimiz salgın, turizm sektörü için de hala tam olarak tehdidini kaldırmış denilemez. Virüsler ile savaştığımız bu ve öncesi 2 yıllık süreçte seyahat eden insanların da önceliklerinin değiştiğini gözlemleyebiliyoruz. Ülke bazında bakacak olursak eğer pandeminin işveren ve çalışan bazında getirdiği sorumluluklar dışında ülkemizin içinde bulunmuş olduğu enflasyon ve dalgalanan kur etkisi de yine turizmi etkileyen en önemli konulardan bir tanesi. Yükselen kurlar ile turistlerin göz bebeği haline gelen ülkemiz turizm anlamında döviz getirisi olduğu kadar vatandaşımız için de bir o kadar zorlu süreçlerin yaşanmasına sebep oldu. Bunun dışında Türkiye’nin uygulamış olduğu göç yasasını tekrardan gözden geçirmesi gerekiyor. Özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi başkentlere alınan göçün kontrol edilmesi gerekiyor. Bu durum hem gelen turistler için güvenlik endişesi, hem trafik gibi konularla şehirlerin artık maksimum kapasiteye ulaştığını gösterme konusunda bir işaret. Aynı zamanda özellikle Türkiye’nin metropolü İstanbul’da yaşanan patlama Türkiye’ye karşı güvenlik konusunda açıkların olduğuna dair bir izlenim verdi ve biz turizmcileri de yine eskiye mi dönüyoruz diye düşünmemize neden oldu. İnsanların seyahat edebilmeleri için en önemli faktör güvenliktir ve biz en son Reina’da olan saldırıdan sonra uzun yıllar tekrar güvenli ülke imajını verebilmek için maddi ve manevi bedeller ödedik sektör olarak. Bu nedenle tüm turizm sektörü çalışanları olarak tekrar aynı olay ve duyguların yaşanmamasını diliyoruz. Global anlamda baktığımız zaman Rusya’da yaşanan savaş ve bu dönemde ülkemizde artan Rus ve Ukraynalı vatandaşların sayının artışına da değinebiliriz. Son olarak Dünya Kupası’ da bu yıl bizi etkileyen faktörler arasında oldu. Özellikle yeni yıl öncesi beklenen dolulukların yaşanamadığını ve piyasada bir durgunluk olduğunu gözlemliyoruz. Aslında biz Dünya Kupası’na ilgiden ötürü Katarlıların seyahat planlarını bu tarihlere denk getireceğini ön görmüştük fakat onların ülkelerinde ilk defa olan bu etkinlik onları da oldukça heyecanlandırdığını ve keyifli vakit geçirdiklerine dair duyumlar aldık. Dünya kupası finali sonrası beklenilen hareketliliğin yaşanılacağını umut ediyoruz.

‘TURİZM BİR İHRACAT KADAR ÖNEMLİ’
Devlet teşviğinin turizm için anlamı nedir?

Turizm sektörü Türkiye’nin en önemli istihdam kaynaklarından ve ülkenin gelir kaynaklarının başında gelmektedir. Bu nedenle devlet teşviği turizm sektörü yatırımcıları ve işverenlerinin yükünü hafifletmede önemli bir kozdur. Devlet teşviğinin en önemli katkısı istihdama olacaktır. Personel maliyetleri göz önünde bulundurduğumuzda devlet teşviği istihdamın arttırılması konusunda çok önemli bir araç haline dönüşmektedir. Özellikle pandemi sonrası yara alan iş yerleri maliyetlerden ötürü 10 kişinin yapacağı işi 1 kişiye yüklemektedir ve bu yapılan işin niteliğini de etkilemektedir. Devlet teşviği ile hem yapılan işin kalitesini arttırabiliriz hem de istihdama katkı sağlayabiliriz. Buna ek olarak turizm her ne kadar hizmet odaklı ve insan gücüne bağlı olsa da gelişen dünyada teknolojiden kaçamayız. Bu nedenle özellikle ülkemizde turizm ve teknolojinin bir araya getirilebilmesi için teknolojik yatırımlar yapmalı ve belki bir komite kurulup projeler üretmeliyiz. Bu noktada devletimizin teşviği önem arz ediyor.

‘HOTEL ÇALIŞANLARININ KESİNLİKLE KALİFİYE ELEMAN OLMASI, TURİZMİ BİLMESİ LAZIM’
Türkiye’nin turizm vizyonunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Burada turizm vizyonunu çok daha geliştirmemiz gerekiyor. Turizm demek vizyon demek. Çoğu hotel sahibi vizyon sahibi değil. Hotel çalışanlarının kesinlikle kalifiye eleman olması, turizmi bilmesi lazım. Yabancı dilleri de çok iyi olmalıdır. Bizde alabildiğine çok kültür var. Osmanlı, Selçuklu, Bizans, Roma, Cumhuriyet var. Türkiye üç tarafı denizlerle çevrili ve 4 mevsimi aynı anda yaşayan bir ülke. Allah bize bu nimetleri vermiş biz kullanmasını bilmiyoruz. Avrupalılar ülkelerinin avantajlarını çok iyi kullanıyor. Hollanda’nın yüz ölçümü Konya kadar ama Hollanda bizden turizmde ileri bir konumda. Niye biz dünya ülkelerini örnek alıyoruz? Onlar bizi örnek alsın. Biraz çalışma ve bazı konuların geliştirilmesiyle bu konuda çok iyi yerlere geleceğimize inanıyorum.
 

Murat Tüzel

Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Ayasofya
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Galata
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Ayasofya
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Bodrum Sualt Arkeoloji Müzesi - Bodrum Kalesi
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak İstanbul Boğazı
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Nevşehir
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Sümela Manastırı
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Murat Tüzel
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Murat Tüzel
Murat Tüzel: Türkiye,  Turizmde Daha İyi Olacak Murat Tüzel