Eğitimi dünyanın çözülmesi gereken en önemli problemi olarak gören özel İlgi Okulları Kurucusu Aziz Akten, eğitim kavramını bir sosyal sorumluluk alanı dahilinde tanımlıyor. Bu sorumluluğa bir fayda sağlamak ve eğitim bilincine katkı sağlamak isteyen Aziz Akten, bugün anaokulundan liseye kadar eğitim veren özel İlgi Okulları’nın sahibi. “Her öğrenci özel ilgiyi hak eder” felsefesiyle hareket ettiklerini belirten genç eğitimci ve iş adamı Aziz Akten, eğitim dünyasında yarattığı farklılığı, okullarının kuruluş felsefesini ve gelecek hedeflerini Klass okurları için anlattı.
Aziz Bey, eğitim dünyasında marka bir isimsiniz. öncelikle sizden kısaca eğitim dünyasında yarattığınız farkı öğrenebilir miyiz?
Türkiye’de eğitim zincirine sahip okullar var. Şube açtıkları zaman franchise veriyorlar, tabelalarını asıyorlar. Yöneticisine de bir tane kitapçık vermek suretiyle diyorlar ki ‘sen falanca kolejsin, şu kadar kota koyuyoruz, şu kadar kayıt yapacaksın.’ Bizdeki sistem ise şöyle: “Her öğrenci özel ilgiyi hak eder.” Felsefemiz bu olduğu için bütün öğrencilerimizle özel olarak ilgileniyoruz. Kesinlikle isim hakkı vermiyoruz. Bugün nitelikli eğitimin en önemli göstergelerinden birisi, “Dünya Vatandaşı” olma yolunda öğrenciye kazandırdığı bilgi, birikim ve donanım. Eğitim kurumlarının, kendi müfredatının yanı sıra saygın uluslararası iş birlikleri ile öğrencilerini 21. Yüzyıl’a hazırlamasının, ülkemizin geleceğine doğrudan etkisi var. Dil, bilgiyi kullanma, sözel beceriler, sorun çözme, ekip çalışması ve sorgulama gibi temel becerileri geliştiren uluslararası programların desteğiyle, dünya çapında birçok akademik kurum ve iş dünyası tarafından kabul gören, aranan ‘dünyadaş’ bireyler yetişiyor. Tüm kariyer ve gelecek planları yeniden tanımlanırken, meslek seçiminde sadece bilginin değil bireylerin yetenek ve donanımlarının öne çıktığı bir dünyanın hızını yakalamaya çalışıyoruz.
“BİZİM AMACIMIZ HERKESİN EĞİTİMDEN EN İYİ ŞEKİLDE FAYDALANABİLMESİ”
Kurucusu olduğunuz özel İlgi Okulları’nın kuruluş amacı ve öğrencilerine sunduğu eğitim kalitesi nedir?
Türkiye’deki algı, parası olmayanın özel okula kolay kolay gidememesi. 12.000 TL’ye hizmet veren okullarda var 70.000 TL’ye hizmet veren okullarda var. Herkes aynı şeyleri vaat ediyor. İki yabancı dil eğitimi, günlük akademik program ve sosyal aktiviteler başta olmak üzere bizim amacımız herkesin eğitimden en iyi şekilde faydalanabilmesi. Her yıl kayıt sırasında binlerce öğrenciyi geri çeviriyoruz. özel İlgi’li olabilmenin belli kıstasları var. öğrenci için aradığımız kriter şu: Tamam biz özel okuluz, belli bir eğitim ücreti var, ama öğrenmeye aç öğrenci istiyoruz. çocuğun başarısız olması da önemli değil. Başarısız bir öğrenciyi yetiştiririz, donatırız ve başarılı hale getiririz. Ama bunu ancak öğrenmeye aç çocukta yapabilirsiniz. öğrenci öğrenmeye aç değilse, bizim de elimizde sihirli bir değnek yok sonuçta.
Eğitim dünyasının dışındaki yatırımlarınızdan ve gelecek hedeflerinizden bahsedebilir misiniz?
Eğitimde 19. yılım. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın öngördüğü ‘Türkiye’deki şirketler yüzde 5 istihdamını arttırsın’ hedefine de katkı sağlamak istiyorum. Bu yıl personel kadromuzda yüzde 10’a yakın bir artış olacağını söyleyebilirim. Ben devletimize ve hükümetimize inanıyorum. 15 Temmuz’dan sonra Türkiye’de bir milat yaşandı. Dört-beş yıl sonra çok daha güçlü ve sağlam temellere dayalı bir Türkiye olacak. Cumhuriyetimizin 100.yılında Cumhurbaşkanımızın hedef koyduğu ‘100 dünya markasından biri olmak için de hem yurt içinde hem de yurt dışında tüm dinamiklerimizle yol alıyorum. Eğitim kurumu olmanın dışında inşaat ve yayıncılık hayatına adım atacağım.
“HEDEFİNİZİ BELİRLEYİN, GüçLüK İLE BAŞARISIZLIĞI BİRBİRİNDEN AYIRIN.”
Genç yaşında başarıya ulaşmış bir iş adamı olarak iş hayatınızdaki kurallarınız nedir?
Hedefinizi belirleyin. Ayran gönüllü olmayın. Prensipleriniz olsun. Güçlük ile başarısızlığı birbirinden ayırın. Cepheyi daraltın, dar cepheden hücuma geçin. Geçmişe bağlanmayın, ancak ders alın. Ustanın yanında çırak olun, işi öğrenin. Tek adam olma devrini kapatın. Şov yapmayın. Başarıya ulaşanları inceleyin. Kendi çalışacağınız takımı kurun. çekirdek kadroyu kaçırmayın. Başarıyı para ile mükafatlandırın. Adam yetiştirin ve takımınızı koruyun. Ve masada oturan yönetici olmayın. “İşin varsa başında, eşin varsa yanında, tarlan varsa içinde olacaksın.