6 Yıl Gibi Kısa Bir Sürede 250 Milyon Kişiye Ulaştık

6 Yıl Gibi Kısa Bir Sürede 250 Milyon Kişiye Ulaştık 6 Yıl Gibi Kısa Bir Sürede 250 Milyon Kişiye Ulaştık

Global Wellness Day Kurucusu Belgin Aksoy, tüm dünyada hızla büyüyen dünya iyi yaşam hareketinin geldiği son noktayı Klass’a anlattı...

Dünyada ilk olarak 2012 yılında Türkiye’de hayata geçirilen ve başladığı günden bugüne kadar çığ gibi büyüyen Global Wellness Day-Dünya İyi Yaşam Günü, bu yıl 9 Haziran’da 120 ülkede ve 5000’e yakın noktada kutlanacak. İnsanları bir gün bile olsa iyi ve sağlıklı yaşama yönlendirerek hayatlarına önemli dokunuşlar yapmayı hedefleyen Global Wellness Day, bu yıl da Türkiye’de ve dünya çapında sağlıklı yaşama dair özel etkinlikleri bir araya getiriyor. Etkinlikleri hiçbir ticari amaç gütmeden tamamen ücretsiz ve halka açık olarak gerçekleştirdiklerini belirten Global Wellness Day Kurucusu Belgin Aksoy, yaptıkları çalışmaların sonucunda Birleşmiş Milletlerin Resmi Takvimi’ne girmeyi hedeflediklerini söylüyor. Hayata geçirmek istediği yeni projeleriyle insanlık için önemli çalışmalar yapan Global Wellness Day Kurucusu Belgin Aksoy, dünya iyi yaşam hareketinin geldiği son noktayı ve bu sene Küçükçiftlik Park’ta gerçekleşecek olan etkinlik programını Klass’a anlattı.

 

“Ben en başından beri Global Wellness Day’in ticari bir gün olmaması için çok ciddi bir emek verdim. Sevgililer Günü, Anneler Günü, Babalar Günü denilince akla hep hediye almak geliyor. İşin içinde hep bir ticaret var. Ama Global Wellness Day’in hiçbir alanında ticari bir durum söz konusu değil. Bu sene 9 Haziran’da dünyada 120 ülkede 5000 farklı noktada kutlamalar yapılacak. Etkinlikler tamamen ücretsiz ve halka açık olarak gerçekleşecek”

 

“Her yıl New York’ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurul Toplantısı bu yıl Eylül ayında gerçekleşecek. Bu seneki toplantıda ümit ediyoruz ki Global Welness Day’in Birleşmiş Milletlerin Resmi Takvimi’ne girmesi için görüşmeler yapılsın ve takvime girsin istiyoruz.”

 

“Global Wellness Day’i ilk kurduğumdaki düşüncem; vakti zamanında tecrübe edindiğim, sağlığımı kaybetmeden bunun kıymetini bilmelisin düşüncesini nasıl daha fazla insana yayabilirim, insanlar sağlıklarının kıymetini nasıl daha çok bilebilirler sorusuna çözüm arayarak oluştu.”

 

“Kendini sevmeyle ilgili verilecek olan egzersizlerle dünyadaki depresyon problemini azaltmayı planlıyorum. Doğru nefes almayla ilgili olan egzersizle dünyadaki suç oranını düşürmeyi planlıyorum.”

 

Belgin Hanım, Global Wellness Day ile tüm dünyada bir yankı uyandırdınız. Peki, Global Wellness Day’in Türkiye, dünya ve sizin açınızdan ne gibi bir önemi var?

Biz Global Wellness Day’e dünyanın çok umutsuz olması ve depresyon oranının her geçen gün biraz daha artması sebebiyle başladık. Her yıl dünyada 800 bin kişi intihar ederek hayatına son veriyor. Bu gerçekten çok korkunç bir rakam. Yoğun bakım ünitelerindeki insanların bir nefes daha alabilmek için çırpındığını düşünürken diğer tarafta fiziksel sağlığı gayet yerinde olan ve bilerek kendilerini öldürdüğü dünyada yaşarken bir şeylerin ters gittiğini düşündüm. Bir şeylerin yolunda olmadığını anlamak için gerçekten dahi olmak gerekmiyor. Hayatımızın hiçbir döneminde teknoloji bizi bu kadar birbirimize bağlamamıştı. Ama bir o kadar da bizi yalnızlığa itmemişti. Yalnızlık zaten depresyonun altındaki en büyük sebeplerden bir tanesi. Bugün, çocuklar birlikteyken yalnızlar. Bizim çocukluk yıllarımızda biz ya arkadaşlarımızla birlikteydik ya evimizde yalnızdık. Şimdi çocuklar birlikte yalnız. Evlerinde bilgisayarı başında online oyun oynarken arkadaşlarıyla birlikte ama aslında odasında yalnız. Dolayısıyla böyle bir jenerasyonla ilk defa karşı karşıyayız ve bu jenerasyonun büyüyüp 20, 30, 40 yaşlara geldiklerinde onları nasıl bir gelecek bekliyor, mutlu bir insan mı olacaklar yoksa daha depresif daha yalnız hisseden insanlar mı olacaklar diye düşündüğümüzde çok da iç açıcı bir tabloyla karşılaşacağımızı düşünmüyorum. Birleşmiş Milletler’in, Dünya Sağlık örgütü’nün verdiği rakamlar bize bunu gösteriyor. Dolayısıyla Global Wellness Day’de yapmaya çalıştığımız şey yılda en azından bir gün dahi olsa ben hayatımla ilgili ne yapıyorum, daha iyi nasıl yaşayabilirim, nasıl değişiklikler yaparak hayatıma daha pozitif yönler verebilirim, daha iyi yaşamak için illa daha mı çok paraya ihtiyacım var, daha çok param olduğunda bu benim daha çok mutlu olacağımı mı gösteriyor, zengin olan insanlar bugün mutlu mu, mutlu olan insanlar zengin mi? Baktığımızda aslında mutluluğun zenginlikle çok fazla bağlantılı olmadığını görüyoruz.

 

Peki, mutluluk ne ile bağlantılı?

Mutluluk öğrenilebilir bir şey. Aslında zaten konunun en önemli noktası bu. Her insan mutlu ya da mutsuz bir yapıyla doğar diye düşünmemek lazım. öğrenilebilir olduğu için de öğretilebiliyor olması lazım. Ama biz mutlu olup olmamayı hiçbir şekilde okullarda öğrenmiyoruz. çocuğumuz okul zamanında en iyi okula gitsin en iyi öğretmenlerden en iyi eğitimleri alsın istiyoruz. Onlar için en iyisini bu şekilde istiyoruz. çocuklarımız da her sabah oraya gidip geliyorlar. Fizik, kimya, matematik, coğrafya, tarih derken birçok şey öğreniyorlar ama hiçbir çocuk nasıl kendisini sevebileceğini, nasıl nefes alması gerektiğini, bilinçli farkındalıkla nasıl yemek yenebileceği konularında hiçbir eğitim almıyor. Okuldan mezun olduğu zaman diplomasını alıyor, biz de onu alkışlıyoruz. Şimdi ise hayata atılmak için hazırsın, iyi bir diploman var, kaderinde iyi bir noktaya gelmek için şu şirket senin için iyi bir yer olacak diyoruz çocuğumuza. O da oralardan başlıyor basamakları tek tek çıkıyor. Bir yerin genel müdürü oluyor, CEO’su oluyor, isteyebileceği en yüksek noktaya geliyor. Arada belki de evleniyor bir de çocuğu da oluyor. Sonra durup diyor ki ben bu noktaya geldim, evliyim, çocuğum da var, kariyerim de gayet iyiyim. Ama biraz düşünüyor ve ben mutlu değilim diyor. Ama baktığı zaman istediği her şey var. Sonra düşünüyor ben depresyondayım, benim ilaç kullanmam lazım diyor. Böyle bir sarmalın içerisine giriyor. Halbuki depresyonda falan değil. Sadece nasıl mutlu olması gerektiğini öğrenmemiş ve mutluluğu yanlış şeylere endekslemiş; iyi bir okul, iyi bir kariyer, iyi bir eş, mutlu bir aile tablosu, iyi araba, güzel ev vesaire gibi böyle materyalist şeyler veya etiket koyabileceğimiz şeylere odaklanmış. Onun için şimdi Global Wellness Day çocuk Projesi ile yeni bir eğitim programına başlamak üzere adım atmış bulunmaktayım. Her yıl New York’ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurul Toplantısı bu yıl Eylül ayında gerçekleşecek. Bu seneki toplantıda ümit ediyoruz ki Global Welness Day’in Birleşmiş Milletlerin Resmi Takvimi’ne girmesi için görüşmeler yapılsın ve takvime girsin istiyoruz. Bu sene olmasa da seneye çok büyük ihtimalle olacağını düşünüyorum. ümidim bu sene olmasında.

 

“GLOBAL WELLNESS DAY’İN HİçBİR ALANINDA TİCARİ BİR DURUM SöZ KONUSU DEĞİL”

Sevgililer Günü, Anneler Günü, Babalar Günü’nden sonra Global Wellness Day dünyadaki dördüncü büyük gün olma yolunda ilerliyor diyebilir miyiz?

Bugünler çok fazla geniş çaplı kutlanılan günler. Bunların hiçbiri Birleşmiş Milletler Resmi Takvimi’nde yer almıyor. çünkü bunlar çok ticarileşmiş günler. Global Wellness Day’in zaten bu resmi takvime alınmasının en büyük beni mutlu eden tarafı doğru bir şeyler yaptığımızın göstergesi olacak. Demek ki o takvime girebilecek doğru adımları atmışız. çünkü ben en başından beri Global Wellness Day’in ticari bir gün olmaması için çok ciddi bir emek verdim. Sevgililer Günü, Anneler Günü, Babalar Günü denilince akla hep hediye almak geliyor. İşin içinde hep bir ticaret var. Ama Global Wellness Day’in hiçbir alanında ticari bir durum söz konusu değil. Bu sene 9 Haziran’da dünyada 120 ülkede 5000 farklı noktada kutlamalar yapılacak. Etkinlikler tamamen ücretsiz ve halka açık olarak gerçekleşecek. Global Wellness Day’in logosunu hiçbir ürünün üzerine basıp o ürünün üstünde satış yapılmasına dahi izin vermiyoruz. Sadece bir ürün yapılabilir ama ücretsiz dağıtılabilir. Global Wellness Day’de şu ürünlerimizde şu kadar indirim vardır gibi promosyonlar yapılmasına da izin vermiyoruz. Global Wellness Day’in nasıl kutlanacağı ile ilgili çok net iki konumuz var; birincisi yapılacak olan etkinliğin ücretsiz ve halka açık olması ikincisi de Global Wellness Day’in logosunu hiçbir ürünün üzerinde ticari olarak kullanılmamasıdır. Sadece hediye edebilir, ücretsiz olarak verilebilir. Onun haricinde biz kutlamalar konusunda çok serbest bırakıyoruz. çünkü her ülkenin ihtiyacı farklı, her ülkede farklı sosyoekonomik düzeyler söz konusu. Four Seasons Beverly Hills’ın kutlaması helikopter pistinde Hollywood starlarının yogisiyle yoga yapmak iken aynı gün Tayland’da Myanmar sınırında çocukların saçlarında bit temizleniyor. Bu da Global Wellness Day etkinlikleri içerisinde yer alıyor. çünkü o insanın da ona ihtiyacı var. önce saçındaki biti temizleyeceksin ondan sonra ona nasıl beslenmesi gerektiğini ne yiyip ne içmesi gerektiğini anlatabilesin. önce temel ihtiyaçlardan başlamak lazım. Yine aynı bölgeye gidildiğinde anneye yiyecek yardımı yapılıyor. Anneye babaya doğum kontrolle ilgili seminerler veriliyor. Bu bilgilere bile insanlar muhtaçken her yıl gidildiğinde bir nebze daha farklı ihtiyaçlarına cevap verilmeye çalışılıyor. Mesela bir sene gidildiğinde Tayland’da bir köprüye ihtiyaçları vardı. İp bir köprüden bahsediyorum. O köprünün ihtiyacı belirlendi bir sene sonra gidildiğinde köprünün oraya montajı yapıldı. Global Wellness Day diye pankart açmışlar, üzerine tüm çocuklar çıkmış. öyle bir fotoğrafı görmek benim için zaten akşam yattığım yerde müthiş bir manevi tatmin sağlıyor.

 

 

Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Haziran sayısında...