Armin Bey, AarHuss Mimarlık Tasarım ve Uygulama Ofisi, Türkiye’nin en başarılı iç mimarlık ofisinden birisi. İki ortak olarak kurduğunuz AarHuss Mimarlık’ı kurarken kuruluş amacınız ve hedeflerinizi nasıl planladınız?
Armin Azar: Ben ve ortağım Hüseyin Janati, uzun yıllardır Türkiye ve Türkiye dışında İç Mimarlık ve mimarlık alanında faaliyet gösterdik. Hem Türkiye’de hem yurt dışında edindiğimiz uzun tecrübelerden sonra iç mimari, tasarım ve uygulama olarak Aarhus Mimarlık şirketimizi kurduk. Kuruluş sebeplerinden biri piyasadaki çok önemli bir açığı tespit etmemizdi. Türkiye’de çok firma var ama firmalar organize bir şekilde hareket etmedikleri için sonuç olarak müşteri memnuniyetini sağlamıyorlar ya da göreceli olarak tam sağlayamıyorlar. İki ortak olarak birikimlerimizi birbirinin üzerine koyarak markamızı oluşturduk. Asıl amacımız müşteri memnuniyeti sağlamak ve gerçek bir tasarım oluşturmak. Tasarımı müşteriye özel, müşterinin hayat zevki, düşünce tarzı ve stiline göre tasarlıyoruz. Yaptığımız tasarımdan sonra birebir verdiğimiz vaatleri doğru bir şekilde uygulama, zamanında ve bütçe dahilinde uygulamak AarHuss Mimarlık’ı öne çıkaran özellikleridir.
‘MÜŞTERİLERİMİZİ DOĞRU ANLAMAK İÇİN KENDİ YÖNTEMLERİMİZİ GELİŞTİRDİK’
Türkiye’de iç mimarlık alanında nasıl bir açıklık vardı?
A. A.: Bizim işimizi iki aşamaya bölersek eğer, bir tasarım aşaması, bir de uygulama aşaması vardır. Müşterinin özellikle ev alanlarında yani yaşayacağı alanla ilgili doğru tasarımı vermek için müşteriyi çok iyi anlamak gerekiyor. Aynı şekilde ofiste ve başka ticari alanlar da buna dahil. Özellikle müşterinin yaşayacağı evi ile ilgili doğru bir tasarım yürütmek için müşterinin en iyi şekilde zevklerini anlaman lazım, hayat sistemini anlaman lazım. Bunun için de yöntemler geliştirdik. Müşteriyi doğru anlamak için bizim kendi yöntemlerimiz var. Örneğin o müşteri bir projeye dahil olduğu zaman nelerden zevk alıyor, eğlenmek için nerelere seyahate gidiyor, hayal ettiği yaşam ortamı nedir? Müşterinin yaşam stili ile ilgili bilgiler edinerek yaşadığı alana da bu bilgiler dahilinde tasarımlarımızı şekillendiriyoruz. Bir konsept oluşturduktan sonra müşterinin hayal ettiği yaşam alanı doğrultusunda ilerlemeleri yapıyoruz. Sonra da istediğimiz ve müşterinin beklentilerini karşılayacak tasarımlara ulaşıyoruz. Uygulama kısmı da çok önemli bir aşamadır. Tasarım sadece kağıt üzerinde ya da dijital ortamda kalmamalı. Bizim farklarımızdan biri de tasarım aşamasındayken bütün malzeme ve uygulanabilirlik konumlarını birebir değerlendirerek müşterilerimizin bütçesine göre en iyi malzeme seçimlerini yapıyoruz. Çok geniş bir ekibe sahip olduğumuz için bütün bilgiler doğrultusunda doğru ilerlemeyi gerçekleştirdiklerinden yapım aşamasına geldiğimizde de hiçbir sıkıntıyla karşılaşmıyoruz.
Peki ağırlıklı olarak hangi alanlarda hizmet veriyorsunuz?
A. A.: Ağırlıklı olarak ev projeleri, villa ve özel konut projelerini yapıyoruz. Bunun yanı sıra ofis tasarımları ve uygulaması, ticari alanların da projelerini gerçekleştiriyoruz.
Türkiye’de sizin iç mimarlık alanındaki farkınız nedir ve kişiler sizce niye sizi tercih etmeliler?
A. A.: Doğru bir tasarım sistemi ilerletiyoruz. Tasarım aşamasından sonra zamanlama ve uygulama tarafında verdiğimiz vaatleri birebir yerine getirdiğimiz için AarHuss Mimarlık’ın güzel bir tercih olduğunu düşünüyorum.
İnsanlar çoğunlukla uygulama süresinin çok uzun olmasından şikayetçi oluyor. Sizin uygulama süreciniz nasıl ilerliyor?
Hüseyin Janati: Biz müşteriye verdiğimiz iş planını birebir uyguluyoruz. Tasarım aşaması bittikten sonra müşteriye uygulama iş planıyla ilgili data veriyoruz, projenin teslim aşamasına kadar hangi günde hangi işlerin yapılacağından müşterilerimizin haberleri oluyor. Aynı zamanda müşterilerimize alternatifler de sunarak her şekilde söz verdiğimiz zamanda işimizi yapıyoruz. Örneğin müşteri bir İtalyan markadan hareketli bir mobilya seçtiyse ve bu bizim elimizde yoksa zaten birkaç ay ürün bekleme süresi oluyor. Eğer daha kısa sürede yerleşmek istiyorsa da alternatifler sunarak daha kısa zamanda evine taşınmasını sağlıyoruz.
‘SANAT VE TARİHİN BİRLEŞTİĞİ BİR YERDE BULUNMAK İSTEDİK AKARETLER İÇ MİMARLIK İÇİN ÇOK ÖZEL BİR LOKASYON’
Şirketinizin merkezi İstanbul Akaretler’de. Burayı tercih etme sebebiniz ne oldu?
H. J.: İç mimarlar tasarım yaparken bu atmosferde çok güzel işler çıkıyor. Burada çalışmak kesinlikle bir fark yaratıyor. İstanbul’un en seçkin ve en güzel yerlerinden birindeyiz. İki ortak olarak İstanbul’da yatırım yapma sebeplerimizden biri de İstanbul’un tarihi ve mimari yapısına çok ilgi duymamız oldu. Bunun içinde tarihi bir binada bulunmak istedik ve aynı zamanda burası bir sanat merkezi. Etrafımızda sürekli sergiler ve sanatçılar var, İstanbul’un sanat merkezinde bulunmak istedik.
Uluslar arası alanda başarılara imza atan iki iç mimar olarak bundan sonra hedefleriniz arasında neler var?
H. J.: Biz ise inandığımız bir sistemle hem müşteri memnuniyetiyle güzel bir network sağlayarak daha büyük ve farklı sektörlerde de ağımızı geliştirerek firmamızın alt yapısını güçlendiriyoruz. AarHuss Mimarlık Tasarım ve Uygulama ofisi olarak farklı hedeflerimiz arasında “mobil fit out” bir firma yapmayı düşünüyoruz. Bunu Türkiye ve diğer ülkelerde bulunan projelerimiz için de yapıyoruz. Uzaktan tasarım ve uygulama işinin yürütülmesine daha çok yoğunluk vermek istiyoruz. İlerleyen zamanlarda hem Türkiye’de hem de farklı ülkelerde bu sektörde doğru iş yapan bir firma markası olarak bilinmek istiyoruz.
İnstagram: aarhuss.ltd