Asortie Mobilya “Tecrübe - İtibar - Cesaret - Ahlak - Risk - Emek ve Tedbir” Kavramları Üzerine Bina Edildi

Asortie Mobilya “Tecrübe - İtibar - Cesaret - Ahlak - Risk - Emek ve Tedbir” Kavramları Üzerine Bina Edildi Asortie Mobilya “Tecrübe - İtibar - Cesaret - Ahlak - Risk - Emek ve Tedbir” Kavramları Üzerine Bina Edildi

Asortie Mobilya Ortakları Murat Erat, Gafur Yılmaz ve Feyyaz Anlı yakaladıkları global başarıyı ve Asortıe’nin 10 yılını Klass’a anlatt.

Sektöründe müşterilerinin hayallerini süsleyen ve onlara mutluluk veren mobilyalar tasarlayan Asortie Mobilya 10’uncu yılını kutluyor. Kurulduğu günden bu yana eşine az rastlanır bir büyüme ve markalaşma başarısı gösteren ve daima müşterilerinin beklentilerini birinci sıraya koyan marka bugün geldiği noktada Türkiye’nin en çok ihracat yapan mobilya markaları arasında yer alıyor. 10’uncu yılından itibaren lüks çocuk ve genç odası alanında showroom açmayı planlayan ve Türkiye’nin en büyük ve fonksiyonel mobilya fabrikasını açmayı hedefleyen Asortie, emin adımlarla yoluna devam ediyor. Asortie Mobilya Ortakları Murat Erat, Gafur Yılmaz ve Feyyaz Anlı ile Asortie Mobilya’nın kuruluş ve büyüme hikayesini, tasarımlarını farklı ve özel kılan detayları ve gelecek hedeflerini Klass okurları için konuştuk.


Her zevke ve ortama hitap eden mobilya modellerinizle sektörün öncü markası olarak 10’uncu yılınızı kutluyorsunuz. Öncelikle 10 yıl öncesine giderek Asortie Mobilya’nın kuruluş hikayesini dinleyebilir miyiz?
MURAT ERAT: Aslında bizler mobilya sektöründe 51 yıllık bir yolcuğun içindeyiz. Fakat Asortie markamız ile yola devam edeli 10 yıl oldu. Lüks mobilya denildiğinde akla ilk gelen marka olma vizyonu ile kurulan Asortie Mobilya, geçen süre içinde gerçekten eşine az rastlanır bir büyüme ve markalaşma başarısı ile sadece Türkiye’de değil dünyanın birçok ülkesinde lüks ve zarafetin tanımlayıcı bir adı haline geldi. 10 yıl önce mobilya sektörünün duayen ismi ve bizim sadece iş hayatında değil birçok alandaki ağabeyimiz olan Gafur Yılmaz’ın eşsiz deneyimleri üzerine planlanan Asortie Mobilya “Tecrübe - İtibar - Cesaret - Ahlak - Risk - Emek ve Tedbir” kavramları üzerine bina edildi. Aslında bu kavramların baş harflerini yan yana yazdığımızda ‘ticaret’ kavramını elde ediyoruz. 10 yıl önce Gafur Yılmaz, Feyyaz Anlı ve Murat Erat tarafından hayata geçirilen Asortie markamız geniş bir vizyon ile dünyaya açılan önemli Türk mobilya markaları arasında yer aldı. Ticarette kısa sayılan 10 yıl içinde 56 ülkeye ihracat yapan ve farklı ülkelerdeki mağazaları ile Türkiye’ye döviz girdisi sağlayan önemli bir şirket haline geldi. Bu büyümemizi ilk gün yaşadığımız heyecan ile devam ettiriyoruz.


Sizin tarzını ve çizginizi belirleyen şey ne oldu?
GAFUR YILMAZ: Hiçbir zaman statik bir tarz peşinde koşmadık. Asortie olarak bizim bir tarzımız asla olmadı. Müşterimizin tarzına göre esnek bir üretim anlayışı ile çalışan bir firmayız. Fabrikalarda onlarca veya yüzlerce adet yapılarak piyasaya sürülen standart mobilyalarımız hiç olmadı. Bizim mobilya ve dekorasyona dair çizgimiz müşterimizin hayalindeki mekânı tasarlamak ve üretmektir.  Beklentileri ve ihtiyaçları iyi analiz ederek, lüks ve zarafeti ön plana çıkaran yaşanabilecek mükemmel mekânlar oluşturan bir firmayız. Bizi diğer mobilyacılardan ayıran en belirgin özellik de şüphesiz bu konudaki esnek ve müşteri odaklı faaliyet kabiliyetimizdir. Dolayısı ile Asortie tarzı diye bir kavramı asla kabul etmiyoruz. Bizim için önemli olan müşterimizin tarzıdır. Kendimizi müşterimizin hayalindeki o tarzı üretmek ve sorunsuz şekilde müşterimizin mutlu olacağı mekânlar üretmek üzerine konumlandırdık. Çabamızın büyük bir kısmını müşterilerimizi anlamak ve onlar için en iyi ürünü ve mekânı yaratmak için harcıyoruz. Bunun için iyi bir mimari kadro ile hizmet veriyoruz. Tasarımcı ve mimarlarımız müşterilerimizin hayalindeki mekanları, bizim tecrübelerimiz ile entegre ederek onların rahat ve fonksiyonel bir mekânda yaşamaları için gayret ediyorlar. Başarımızın bir anahtarı da işte bu şekilde yaptığımız her ürün ve projede müşterimiz ile aynı duyguyu yaşamak oluyor.



Asortie Mobilya ürünlerinin en önemli özellikleri nelerdir?
FEYYAZ ANLI: Ürünlerimizin en önemli özelliği gelecek nesillere bırakılacak bir antika adayı olmalarıdır. Artık sıradan firmalar gibi bizler kalitemizi veya uygun fiyatlarımızı müşterilerimize anlatmıyoruz. Çünkü Asortie ile kalite kavramını bu geçen 10 yılda çok iyi bir şekilde özdeşleştirdiğimize inanıyoruz. Artık Asortie Mobilya mağazalarına gelen müşterilerimiz bize ürünün kalitesi hakkında soru sormuyorlar. Ürünlerimizin önemli bir diğer özelliği ise kişiye veya mekâna göre tasarlanmasıdır. İnsanların aynı mekânda bulunmaktan mutlu olacakları mobilyalar üretiyoruz. Tasarımlarımızı asla salt ticari kaygılar ile oldu bitti şekline getirecek özelliklerle donatmıyoruz. Bizim mobilyalarımız gelecek nesillere bırakılacak, eskidiğinde değerine değer katacak harika mobilyalar olarak tasarlanmaktadır.

“Geleceğin Antikalarını Üretiyoruz” sloganını biraz açar mısınız?
M. E.: Aslında az önce de ifade ettiğim gibi, biz sadece mobilya üretmiyoruz. İnsanların görmekten, aynı ortamda bulunmaktan ve ona sahip olmaktan mutlu oldukları ve övündükleri sanat eserleri üretiyoruz. Bizim ürettiğimiz tüm ürünler, kullanıcıların gelecek nesillerine rahatlıkla bırakabilecekleri mükemmel birer eser olarak dizayn ediliyor. “Geleceğin Antikalarını Üretiyoruz” sloganı bizim Türk Patent Kurumu tarafından tescil edilmiş ve sadece bize özgü bir sloganımızdır. 10 yıldır Asortie markası ile bu slogana layık eserler ürettik ve üretmeye de devam edeceğiz. Eskidikçe değerine değer katan harika mobilyalar ile birçok evde ve ofiste yer almak bizi çok mutlu ediyor.

Asortie Mobilya olarak büyümenizi neye borçlusunuz?
F. A.: Bir şirketi açmak ve bir marka yaratmak, sonrasında da bu markayı büyütmek çok meşakkatli bir süreç. Ama biz 10 yıldır birçok şeyden feragat ederek eşine az rastlanır hızlarla büyüdük. Türkiye’nin son 10 yılda yaşadığı bazı ekonomik ve sosyal olumsuzluklarda dahi büyümemizi sürdürdük. Büyümemizi ve artık Türkiye’de klasik lüks mobilya denildiğinde akla ilk gelen marka olmamızdaki en büyük itici gücümüz ilk günkü heyecanımızı kaybetmemek oldu. Biz kurulduğumuz günkü heyecanımız ile her gün işimize geliyoruz. Uyandığımız her yeni gün bizi yeni umutlara motive eden güzel heyecanlar ile dolu oluyor. Tüm personelimizde bu heyecanı görmek ve bunun hiç eksilmemesi bizi daha da motive ediyor.

G. Y.: Büyümedeki diğer önemli sac ayağımız ise hiç şüphesiz ki müşterilerimizi ürün sattığımız bir kişi olarak değil, ailemize katılan bir birey olarak uzun soluklu dostlukların bir tarafı olarak görmemizdir. İşe başladığımız günden bugüne kadar müşterimizin yüzündeki mutluluğu hiçbir ticari değer ile değiştirmedik. Elbette hatalar yapıldı, yanlışlıklar yapıldı ama biz hemen müdahale ederek sorunları çözdük ve müşterilerimizi güldürmeyi başardık. Çünkü insan mutlu olduğu yere daha çok gelmek ister. Bu bakımdan müşterilerimiz bizde mutlu olduklarından dolayı diğer müşterilerimize de referans oluyorlar. Milyon dolarlar harcanan reklam bütçeleri yerine müşteri memnuniyetine odaklandık. Ve sonunda bunun klasik mecra reklamlarından daha fazla etkileşim sağladığını gördük.  Başarımızı özetleyen dört kelimeyi yan yana yazmak gerekirse; Tecrübe - İlgi - Güleryüz - Disiplin olarak sıralayabiliriz.

Bugün onlarca ülkeye mobilya ihracatı yaparak Türk kalitesi ve işçiliğini tüm dünyaya gösteriyorsunuz. Yurt dışında sizin markanızı başarılı kılan etmenler neler oldu?
M. E.: Yurtdışındaki en büyük argümanımız “müşteri memnuniyeti ve güven” olmuştur. Sorunsuz şekilde teslim ettiğimiz binlerce ürün ve yüzlerce projemizden sonra müşterilerimize bize, yeni müşterilerin gelmesinde referans olması o pazarlardaki en önemli büyüme aracımız olarak öne çıkmıştır. Bunun yanında faaliyet gösterdiğimiz ülkelerin birçoğundan devlet sarayları veya başkanların evlerini dekore etmemiz de bizim için önemli bir referans kaynağıdır. Ayrıca bu ülkelerde yapmış olduğumuz pazarlama ve reklam çalışmalarının da markanın tanınmasında önemli bir rolü olmuştur her zaman. Biz Asortie olarak reklam konusunda çok cömert davranıyoruz. Reklamların bize ciddi şekilde dönüşleri oluyor.

Yoğun iş temposu içerisinde ortaklarınızla nasıl bir koordinasyon sağlıyorsunuz. Çalışma prensipleriniz nelerdir?
M. E.: Bizim ortaklarımızla aramızda ciddi yaş farkları var. Ama ona rağmen, farklı bakış açılarından baksak da bizler aynı çizgiyi yakalıyoruz. Aramızda yaptığımız iş bölümü konusunda birbirimizin alanına asla müdahale etmiyoruz. Elbette fikirlerimizi paylaşıp ortak kararlar alıyoruz ama herkesin uzman olduğu alana da saygı duyuyoruz. Yönetim kurulu üyemiz ve duayenimiz Sayın Gafur Yılmaz, markamızın her şeyi diyebiliriz. Bir anlamda Asortie Mobilya A.Ş’nin çimentosu gibidir. Birçok atılımda onun 51 yıllık tecrübesi bizim en büyük sığınılacak limanımız oluyor. Yine Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Feyyaz Anlı Beyefendi ise sahip olduğu ticari vizyon ile şirketin büyümesinde çok önemli bir yere sahip. Özellikle yeni ürünlerin tasarımında, renk kombininde, kumaş seçiminde ve diğer tüm detaylarda bizim yol çizgimizdir. Uzun yıllar yaptığı ticari birikimi ile Asortie’de değer katan önemli bir figürümüzdür. Ben ise daha çok finans ve muhasebe işlerine bakıyorum. Aslında işin en önemli kısmını Gafur Bey ve Feyyaz Bey omuzlanmış durumda. Bizim üç ortak olarak kendimizi tanımlayan en önemli cümle, “Biz 3 kişiyiz tek adamız” cümlesidir. Üç farklı kişiliğe sahip olup aynı şeyi düşünmeyi, aynı değere inanmayı ve aynı hikâyenin kahramanı olmayı en güzel şekilde anlatan bu ifade bizim rotamızı da belirlemektedir.

Marka olarak 10’uncu yılınıza özel kampanyalarınız olacak mı?
F. A.: Bizim en büyük kampanyamız, insanların yüzünde mutluluk uyandıran, yaşanılabilir mekânlar tasarlamak ve üretmektedir. Bu kampanyamız kurulduğumuz günden bugüne kadar hiç değişmedi. Bundan sonra da değişmeyecek. Bunun dışında piyasada duyulan ücretsiz veya düşük fiyatlı ürün kampanyaları, outlet kampanyaları, bunu alana şu bedeva gibi kampanyalar bizde hiç olmadı ve bundan sonra da olmayacak. Çünkü bizim müşterimiz kalitenin ucuza alınamayacağını bilen bilinçli müşteridir. Bizde asla fiyat eksenli bir kampanya veya satış stratejisi olmadı.

Gelecek 10 yıl için markanız adına nasıl hedefler belirlediniz?
M. E.: Gelecek 10 yıl içinde Asortie markamız ile ihracat yaptığımız ülke sayısını 56’dan 75’e çıkarmayı hedefliyoruz. Diğer ülkelerdeki mağazalarımızın da yaptıkları ihracatlar ile bu rakamın 85-90 ülke arasında olacağını öngörüyoruz. Bunun yanında önümüzdeki yıldan itibaren lüks çocuk ve genç odası alanında özel showroom açma planımız var. Asortie Kids markası ile açmayı planladığımız bu mağazalarımızda çok farklı bebek, çocuk ve genç odası tasarımlarını öncelikle Türkiye’de, sonrasında ise dünyada tanıtmak istiyoruz. Önümüzdeki yıllarda üretim kapasitemizi de artırmak için yeni bir fabrika yapmayı ve Türkiye’nin en büyük ve fonksiyonel klasik mobilya fabrikasına sahip olmayı arzuluyoruz. Bizim yönetim kurulu olarak en büyük hayalimiz ise 20’inci yılımızda Asortie Mobilya A.Ş’yi İstanbul Borsası bünyesinde işlem gören halka açık bir şirket haline getirmektir.


INSTAGRAM: asortiemobilya
WEB: www.asortie.com












 

Feyyaz Anlı-Gafur Yılmaz-Murat Erat