Ali Bey, öncelikle sizi daha yakından tanıyarak faaliyet gösterdiğiniz alanları öğrenebilir miyiz?
Aslen Dağıstanlı bir aileye mensubum. Doğma büyüme İstanbul Caddebostanlıyım. Eğitim hayatımı bitirdikten sonra kısa bir çalışma döneminin ardından iş hayatıma yatırımcı olarak devam ettim. İlk olarak Bağdat Caddesi’nde bir butik açarak başladım. Sonrasında yine Bağdat Caddesi’nde dönemin en popüler mekanlarından olan bir cafe restaurant açarak yoluma devam ettim. Halihazırdaki şirketlerimizle tekstil, inşaat, gıda, kuyum, teknoloji ve müzayede alanlarında faaliyet gösteriyoruz.
Başarı sırlarınız nelerdir? Çalışma hayatınızdaki prensiplerinizden bahsedebilir misiniz?
Başarının sırrı bence doğru kişilerle doğru zamanda birlikte olabilmek, insanlarla güven ilişkisi kurabilmek ve yapacağınız işin en iyisini yapmaktan geçiyor. Dürüstlük ve açık sözlülük de benim en önemli prensiplerimden bir tanesi.
“DENİZ GERÇEKTEN DE İNSANIN BÜTÜN NEGATİF ENERJİSİNİ ALAN BİR DOĞA HARİKASI”
İş yaşamınız dışında sosyal hayattaki keyif aldığınız uğraşlarınızdan ve bilinmeyen yönlerinizden de bahseder misiniz?
İş hayatımın dışında denizde olmayı ve klasik eserlerle uğraşmayı seviyorum. Hobi olarak yelkenle ilgileniyorum. Yaz-kış havanın el verdiği her koşulda denize açılmak benim çok sevdiğim stresten arınma yöntemi diyebiliriz. Deniz gerçekten de insanın bütün negatif enerjisini alan bir doğa harikası. Diğer hobim ise klasik eserlerdir. Klasik araba koleksiyoneriyim ve çok nadide eserlerden oluşan bir antika eşya koleksiyonum var. Klasik araçlarla uğraşmaktan da ayrı bir zevk alıyorum. İnsanın böyle bir uğraşının olması gerçekten de çok önemli bir şey. Stresin bu kadar yoğun olduğu zamanımızda hobiler insanın hayata daha pozitif bakmasını sağlıyor ve günlük hayatın koşuşturmacasından kısa süreliğine de olsa kaçma imkanı sağlıyor.
Bildiğimiz kadarıyla geçmişte aktif bir spor yaşamınız oldu. Şu anda sporla aranız nasıl? Hangi spor dallarını takip etmeyi seviyorsunuz?
Sporla aram geçmişte daha iyiydi. Şu anda ne yazık ki spor yapmaya zaman bulamıyorum. Şu an sadece yelken yapıyorum. Onun getirisi olan yüzme sporu da benim için vazgeçilmez bir tutku.
Sosyal sorumluluk projelerine vakit ayırabiliyor musunuz? Bağlı olduğunuz ya da çalışmalarına destek verdiğiniz bir dernek ya da vakıf var mı?
Sosyal sorumluluk projelerinde yer almak insana farklı bir mutluluk veriyor. İnsanlara yardım edebilmek hayattaki en güzel his. Türkiye Tarla Bitkileri Üreticileri Merkez Birliği’nin başkanlığını üstleniyorum. Bu kurumumuzda çiftçimize elimizden gelen her türlü desteği veriyoruz. Bundan iki ay önce çiftçilerimize bedelsiz 50 ton tohum hibesinde bulunduk. Bunun yanı sıra Amerikan Ticaret Odası Başkan Yardımcılığı görevini de yürütmekteyim. Bu önemli kurumumuz Türkiye ve Amerika arasındaki ticareti geliştirmek üzerine merhum Cumhurbaşkanımız Sayın Turgut Özal’ın emri ve Bakanlar Kurulu kararı ile kurulmuştur. Aynı zamanda Fenerbahçe Kongre ve Fenerbahçeli İş Adamları Derneği üyesiyim.
“ALDIĞIM ÖDÜLLER ARASINDA EĞİTİME VERDİĞİMİZ DESTEKTEN ÖTÜRÜ ÇEŞİTLİ KURUM VE ÜNİVERSİTELERDEN ALDIĞIM ÖDÜLLER BULUNUYOR.”
Başarılı kariyerinizi çeşitli ödüllerle taçlandırdınız. Bu ödüllerden de bahsedebilir misiniz?
Hayatımda çeşitli ödüllere layık görüldüm. Öncelikle beni bu ödüllere layık gören kişi ve kurumlara teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum. Aldığım ödüller arasında eğitime verdiğimiz destekten ötürü çeşitli kurum ve üniversitelerden aldığım ödüller bulunuyor. Bunların dışında tarımsal kalkınma, ticaret ve sanayi alanında girişimcilik ödüllerimiz ve ihracata verdiğimiz destekten ötürü devlet kurumlarımız tarafından takdim edilen teşekkür plaketlerimiz bulunmakta.