Yıllardır film yapımcılığı ile uğraşan iki yıl önce bir mübadil torunu olarak atalarının hayatından esinlenerek senaryosunu kaleme aldığı ve ilk kez yönetmenlik koltuğuna oturduğu ‘İki Yaka Yarım Aşk’ filmi ile göç ve mübadele kavramlarını yeniden gündeme getiren Nurdan Tümbek Tekeoğlu şimdi ikinci mübadele filmini çekmeye hazırlanıyor. İlk mübadele filmi ‘İki Yaka Yarım Aşk’ Türkiye'nin dört bir yanından ilgi görünce, birçok mübadele derneği filmi farklı illerde göstermek isteyince oluşan duygu selinin kendisini bu kez belgesele konu olan Kademi Hanım’ın hikayesini çekmeye cesaretlendirdiğini söyleyen Nurdan Tümbek Tekeoğlu, Giritliler Derneklerinin kendisine büyük destek vermesiyle motive olarak yola çıktığını söylüyor. Yapımcı, Yönetmen ve Senarist Nurdan Tümbek Tekeoğlu ile ilk mübadele filmi ‘İki Yaka Yarım Aşk’ın gördüğü ilgiyi, ikinci mübadele filmini çekmeye nasıl karar verdiğini ve yeni filmiyle ilgili tüm merak edilenleri Klass okurları için konuştuk.
İlk mübadele filminiz ‘İki Yaka Yarım Aşk’ı çektiğinizden beri aradan iki yıl geçti. Nasıl bir yolculuktu?
çok güzel bir yolculuktu. öncelikle Klass Dergisi'ne teşekkürler. Yine destekçim oldu. 35 ulusal ve uluslararası film festivalinde gösterildi ve Büyükçekmece, İzmir Büyükşehir, Bursa Büyükşehir, Kuşadası, Karaburun, Kadıköy, Ataşehir, Mersin, Adana, Silifke Belediyeleri filmimi gösterdiler. Ayrıca birçok mübadele derneği ve ağırlıklı olarak da Girit kökenli mübadele dernekleri filmimi ve sanatçıları davet ederek gösterim organize ettiler. Rutev, Rumelisaid, Ruyiad, Rubasam da Rumeli kökenli dernekler olarak filmime özel ilgi gösterdiler.
Nasıl tepkiler aldınız?
çok duygulu anlar yaşandı. Filmi seyrettikten sonra ağlayarak ya da duygulanarak gelerek bana “Anneannem aynı filmde anlatılanları yaşamış, babaannem de bunları yaşamış, bunları annelerimizden babalarımızdan dinledik” diye teyit ettiler. çok güzel dostluklar kurdum. Mübadele dünyada yaşanan bir ilktir. Yunanistan'da yaşayan Türkler ile Türkiye'de yaşayan Rumlar arasında değiş tokuş olmuştur. İnsanlar sandallarda, gemilerde kalmış, tanımadıkları, bilmedikleri yerlere yerleştirilmişlerdir. 1923-1924 yıllarında gerçekleşmiştir. Dünyada örneği yoktur. Savaş sırasında yaşanan zorunlu göç bu kategoriye girmez. Dolayısıyla insanlar evlerini, mezarlarını, bahçelerini, komşularını, arkadaşlarını, evcil hayvanlarını, manevi anlamda kendileri için önemi olan eşyalarını bırakıp gelmişlerdir. Yarım hayatlar, yarım mutluluklar yaşanmıştır. Dedem Cemal Atal'ın nur içinde yatsın dumanlı gözlerinden süzülen mutsuzluğunu hatırlıyorum.
‘İki Yaka Yarım Aşk’ın gördüğü ilgiden sonra şimdi ikinci kez mübadele filmi çekeceksiniz. İkinci filmi çekmeye nasıl karar verdiniz?
Mübadele ile ilgili ilk kısa filmim ‘İki Yaka Yarım Aşk’ Türkiye'nin dört bir yanından ilgi gördü. Birçok mübadele derneği filmi farklı illerde göstermek istedi. Adana, Mersin ve Silifke'deki gösterimleri sonrasında belgesele konu olan Kademi Hanım'ın hikayesini İhsaniye Melemez Girit Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği Başkanı Cahit Arseven'den dinledim. Daha sonra filmimin Bodrum'da Oasis'te gösterimi sonrasında Bodrum Girit ve Yunanistan Göçmenleri Derneği Başkanı Zehra Levent Denizaslanı beni yüreklendirdi ve beni Giritliler Federasyonu Başkanı Yunus çengel ile bir yemekte buluşturdu. Federasyon Başkanı da en ilginç hikayeler kategorisinde Kademi Hanım'ın mübadele sırasında yaşadıklarını anlatınca içimden ‘bunu çekmeliyim’ dedim. Zira yaşam öyküsü, mübadele sırasında kayığa ve gemiye binme telaşı içerisinde ailesi ikiye bölünen ve en sevdiklerini Girit'te limanda bırakmak zorunda kalan bir kadının ıstırabını, vicdan muhasebesini anlatan üzücü bir hikâye idi. Daha sonra da İzmir Eşrefpaşa'da Eşrefpaşa Giritliler Derneği Başkanı Zafer Güzelkasap kanalıyla araştırma çalışmalarımız oldu ve onlar da bize destek verdiler. özetle bana hepsi bu belgeseli çek dediler. Ben de çekmek üzere yola çıktım. Beni projemde Giritliler Federasyonu, Bodrum Girit ve Yunanistan Göçmenleri Derneği, İhsaniye Melemez Girit Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği, Mudanya Lozan Mübadilleri Derneği Başkanı Hüseyin Türker, Eşrefpaşa Giritliler Derneği Başkanı Zafer Güzelkasap olmak üzere 5 Girit Mübadilleri Derneği'nin desteklemesi benim için motive edici etkili bir unsur oldu. Manevi ve ayni desteklerini vereceklerini söylediler.
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Mart sayısında..