Benan Hanım, yoğun iş temponuzdan kendinize vakit ayırdığınızda neler yaparsınız? Hobilerinizden biraz bahsedebilir misiniz?
Yoğun iş temposu belirli kişisel alanlarıma asla engel olmuyor, ben beynime konfirme veriyorum, beynim bana değil. Dolayısıyla işimden arta kalan zamanda hobi konusuna ilgili bir insanım. Eğlenmeme, keyif almama izin veriyorum. Beni geliştirecek hobiler tercihimdir. Yorucu olup olmaması tamamen göreceli bir kavramdır. Spor yapmak bazıları için yorucu gibi gözükse de bana çok iyi gelen, yenilenmeme imkân veren ve kendimi geliştirmemi sağlayan, sadece bedenime değil zihnime de iyi gelen bir uğraş ve ben bunu asla yorucu bulmam. Aksine çocukluğumdan beri yüzme, kayak, hentbol gibi sporla iç içe olma alışkanlığım olduğundan spor yapmazsam kendimi daha yorgun ve bitkin hissederim. Dinamik ve enerjik olmak için spor yapmaya çok ihtiyaç duyarım. Bedenim ve zihnim bunu özellikle talep eder benden. Zamanı kaliteli geçirmek, bir şeyler üretmek, yeni bir şeyler öğrenmek, deneyimlemek kişilere kendisini iyi hissettirecektir diye düşünüyorum. Hobi edindiğimde daha üretken, mutlu ve sosyal hissediyorum.
Sizin kadınlar için oldukça zor ama önemli olan ve bir savunma sanatı olan” Krav maga” merakınız nasıl ve ne zaman başladı?
Krav maga, kadınların fiziksel ve ruhsal durumlarının en az fiziksel cesaretleri kadar önemli olduklarını vurguluyor benim için. Her kadın bizim gibi şanslı olmuyor ve güçlü hissedemiyor. Ben tüm bu değerli özel kadınlara öncülük etmek, aynı zamanda kendime de fiziksel bir aktivite için bu alanda eğitim almayı seçmiş bulunuyorum ve çok mutluyum. Krav maga’yi ilk olarak Amerika’daki üniversite yıllarımda bazı okul arkadaşlarımdan öğrenmiştim. Felsefesine çok ilgi duymuştum. Lakin o zamanlar yoğun olarak başka sporlar da yaptığımdan fırsatım olmamıştı. Seneler sonra buradaki bir lise sınıf arkadaşımın hatırlatmasıyla tekrar harekete geçmiş oldum ve nihayet Krav maga ile buluştuğuma çok memnunum.
Krav magayı tercih etmenizin nedeni nedir ve hayatınıza neler kattı?
Ben geleneksel dünya kadınları tarafından yoğun takip edilen bir kadınım. Yüreğimde aitlik hissediyorlar, güveniyorlar, inanıyorlar. Kendilerinin hayattan beklentilerine lisan olmam için birçok rica alıyorum. Türkiye de şiddete maruz kadınlar çok fazla. Avrupa’da bu kadar yaygın değil. Avrupa’da savunma sporu bir yaşam stili. Zihinsel ve ruhsal gelişimi de etkilediğini düşünüyorum. Çünkü fiziksel cesaret çok önemli. Manevi ve felsefi düşünceler ile bedensel zor hareketleri birleştiren bir olgu. Doğu sporlarının aktivite esnasında salgıladığı bir takım özel hormonlar karşı tarafa bana zarar veremezsin pozisyonunu regüle ediyor ve net algılanıyor. Ayrıca kişiler arasında etkileşim ve iletişimi sağlayarak iş birliğini geliştiriyor. Türkiye’de kadına olan şiddete tüm istemsiz eylemlere karşı olarak her kadının bedenini ve kendini umursamasını, kendine verdiği değeri ve benlik saygısını artırıyor ve özel bir seyir veriyor. Güçlü bir silah olarak kendini ifade ediyor. Spor, kadın veya erkek herkesin hayatında bütünsel sağlık için var olmalıdır.
Müziğe olan ilginizden de bahsedebilir misiniz?
Ruh ve zihin dengesi için aynı şekilde küçük yaşlardan itibaren müzikle de kalbimizi bütünleştirmemiz ve herkesin en az bir enstrüman çalmayı öğrenmesi gerektiğini düşünmekteyim. Hayat yolculuğunda bu enstrüman ve ruhumuza yaşattıklarının zihinsel dengemize olan büyük faydası yadsınamaz. En azından bir şeyi muhakkak en iyi ve tam yapmak gerekliliğine inanıyorum. Ben piyanoda çok kıymetli hocalardan rahmetli Sevinç Tevruz Hanım ile Klasik Türk Müziğine yoğunlaşarak 17 yaşında piyano öğretmeni de oldum. Müzik ruhumuzu dinginleştirir ve zihnimizin ihtiyacı olan en etkili meditasyonu sağlayarak büyük ilhamların kapısını açar. Birçok mühim kararlar bu berrak zihin ile yakalanır. Transandantal meditasyon yaptığımızdaki gibi hayat karmaşasının zihnimizde oluşturabileceği tüm çıkmazları açarak bize gençleşmiş ve antrenman yapmış kuvvetli ve tertemiz bir düşünme mekanizması sağlar. Müzik, spor ve sanat hayatımızda olmazsa kendi tabiatımızın eksik olacağına inanıyorum.
Hobilerinizin iş hayatınıza yansıması nasıl oldu?
İşime yansıyan kısmı gerçekten çok güçlü. Bedensel olarak zorlu aktivitelerin, yeni deneyimlerinin yaşama olumlu katkılar sağladığını düşünüyorum. Yapmış olduğum aktivite aynı zamanda yeni bilişsel yolların keşfedilmesini sağlıyor. Kontrol duygusunun gelişmesiyle de hobiler iş yerindeki problemlerin daha kolay atlatılmasına yardımcı oluyor.
Yeni hobiler edinecek misiniz?
Yeni hobi edinmek kişinin ilgi alanlarını keşfetmesini sağlar. Kişinin kendini ifade etmesinin farklı bir yoludur. Kendi zevklerime ait edinebileceğim hobiler, üretme arzumu ortaya çıkarabilir. Bazı zamanlarda sözel olarak değil de duygu ve düşüncelerimle ifade etme istediklerimi edindiğim hobiler aracılığıyla ifade edebilirim diye düşünüyorum. Bunlardan biri saatlerce piyano çalmak. Zihin süreden bağımsız şekilde sadece yaşadığın duygularla adeta meditasyonda gibi akar gider ve en berrak halini alır. Aynı zamanda bize çok keyif vermeyen bazı mecburi mevzulardan uzaklaşmak için de hobi tercihlerinde bulunabiliriz. Tüm attığım manşetlerin konu başlıkları altında içimden gelen, yeni oluşum sağlayan hobilerin arkasından gidiyor olacağım. Ben güçlü bir kadınım ve benim için açılan panoramadan en güzel kareler sunacağım. Bu sunum öncelikle kendime, sonra evlatlarıma ve bana güvenen tüm kadınlara.