İnşaat ve enerji sektörünün önde gelen isimlerinden Kazım Gürkan ile eşi ünlü turizmci Mahbube Gürkan, sosyal yaşam dünyasının mutlu çiftleri olarak tanınıyor. Mutluluklarını minik kızları Melisa ve Lara ile pekiştiren çift, çocuklarını hayatlarının merkezine koyup planlarını her zaman onların huzurlu olacakları şekilde yapıyorlar. Annelik duygusunu yaşadıktan sonra merhamet ve fedakarlık hislerinin daha da pekiştiğini dile getiren ünlü turizmci Mahbube Gürkan, çocuklarının güçlü birer kadın profiline sahip olmalarını umut ediyor. Yaptığı sosyal sorumluluk projeleriyle de tanınan iş kadını Mahbube Gürkan, yaşadığı annelik duygularını, çocuklarını nasıl yetiştirdiğini ve onlar için yaptığı gelecek planlarını Anneler Günü’ne özel Klass’a anlattı.
“Kız çocuğu okumalı, meslek sahibi olmalı ve çok güçlü bir birey olarak hayatına devam etmeli. İlk başta evlenme kafasında değil, iş ve kariyer planlamalarıyla bireyselliklerini ve kendi kimliklerini ortaya koymalılar.”
Mahbube Hanım, annelik duygusunu yaşadıktan sonra hayatınıza bakış açınız nasıl gelişti, yaşamınız nasıl değişti?
Annelik çok fedakârlık isteyen bir duygu. Zaten çok merhametli bir insanken annelikle birlikte daha da fazla duygusal oldum. Anne olmak bu merhamet duygusunu daha da fazla pekiştiriyor. Kendinden çok evlatlarını düşünmeye başlıyorsun. Bir şey yaparken, bir şey alırken önce evlatlarını düşünerek hareket ediyorsun. çevremdeki insanlar da benim çok fazla çocuklarıma düşkün olduğumu söylerler. Bizim evimizin patronu Melisa ve Lara… Tatile giderken, bir yere giderken her zaman öncelikle onların konforunu önemseyerek hareket ediyoruz. çocuklar olduktan sonra eşimle birlikte ‘ben’ düşüncesini bıraktık. Sadece evin iki tane küçük patronuna göre hareket ediyoruz. Bu şekilde de çok mutluyuz.
Peki, onları yetiştirirken nelere dikkat ediyorsunuz?
öncelikle iyi bir insan olmaları benim için çok önemli. Şu an dünyadaki kaos ortamına baktığım zaman benim çocuklarımın ne kadar masum, mülayim ve karakterli olduklarını daha da iyi anlıyorum. Dürüstlük onlar için çok önemli bir şey olmalı. Bu da aileden aldıkları eğitimlerle olur.
“çOCUKLARIMIN çOK GüçLü BİRER KADIN OLMALARINI İSTİYORUM”
İleride onların nasıl bireyler olmalarını istiyorsunuz?
Ben bir kız çocuğu olarak çok güçlü büyüdüm. Hala da o şekilde hayatıma devam ediyorum. Hem iş hayatım hem özel hayatım olarak her şeyi aynı anda yürütebiliyorum. Aynı bu şekilde çocuklarımın da güçlü karakterlere sahip olmalarını ve bu şekilde hayatlarına devam etmelerini istiyorum. Kız çocukları mutlaka okumalı, meslek sahibi olmalı ve çok güçlü bir birey olarak hayatına devam etmelidir. İlk başta evlenme kafasında değil, iş ve kariyer planlamalarıyla bireyselliklerini ve kendi kimliklerini ortaya koymalılar. Melisa büyüdüğünde doktor olmak istiyor, Lara da savaş pilotu olmak istiyor. Ben de çocuklarımın hayallerine gitmelerini istiyorum. Eşim ve ben onların en iyi eğitimi almaları içine elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Ama öncelikle çocuklarımın ileride çok güçlü birer kadın olmalarını istiyorum.
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Mayıs sayısında...