Efsun Yazıcı : “La Querıda’da Her Şey Çok Özel”

Efsun Yazıcı : “La Querıda’da  Her Şey Çok Özel” Efsun Yazıcı : “La Querıda’da Her Şey Çok Özel”

Efsun Yazıcı, Marmaris’in En Özel Beach Club’ı La Querıda’nın Misafirlerine Sunacağı Ayrıcalıkları Klass’a Anlattı Kuşaklar boyunca turizm sektöründe faaliyet gösteren bir ailenin mensubu olan ünlü ve başarılı turizmci Efsun Yazıcı, Marmaris’e muhteşem bir ‘beach club’ kazandırarak bölgenin kalitesini ve cazibesini artıracak çok önemli bir yatırıma daha imza attı. Grand Yazıcı Club Turban’ın sahilinde açılan “La Querida” misafirlerine benzersiz bir eğlence ve lezzet deneyimi vaat ediyor. Doğan Çakıt’ın imzasını taşıyan şık dekorasyonu ve orijinal konseptiyle konuklarını Alice Harikalar Diyarı’nda hissettiren La Querida’nın hikayesini, diğer beach clublardan farkını Grand Yazıcı Club Turban’ın sahibi başarılı turizmci Efsun Yazıcı ve La Querida’nın dekorasyonunu yapan Doğan Çakıt ile Klass okurları için konuştuk.  

Efsun Hanım, siz yıllardır turizm dünyasının içindesiniz ve turizmci bir ailenin içinde büyüdünüz. Marmaris’te birbirinden güzel iki otele sahipsiniz ve 2024 yazında
“La Querida” ile yepyeni bir girişime imzanızı attınız. Böyle sıradışı bir ‘beach club’ açma fikri nasıl oluştu?
Efsun Yazıcı: Ailemiz üç kuşak boyunca, turizm sektöründe 75 sene, inşaat sektöründe de 50 seneyi aşkın bir süre faaliyet gösteriyor. Sevgili ağabeyim Serkan Yazıcı, Marmaris’in ilk beach club’ını 2000 senesinde otelimiz Grand Yazıcı Marmaris Palas’ın sahilinde açmıştı. O günden beri hem Türkiye’nin hem de dünyanın en iyi DJ’leri canlı performanslarıyla Marmarislilere en iyi eğlenceyi yaşatıyor. Bu kulübün farklı versiyonunu da otelimiz Grand Yazıcı Club Turban’da açmak istedik. Konforlu bir mekânda hem gece hem gündüz, leziz yemekler yensin, harika müzikler dinlensin, kusursuz hizmet eşliğinde misafirlerimiz unutulmaz anılar biriktirebilsin istiyoruz.   

“DENİZİMİZ MAVİ BAYRAKLA ÖDÜLLENDİRİLDİ”
La Querida’nın yeri ve konumundan söz eder misiniz?
E.Y.: La Querida Beach, İçmeler bölgesinde yer alan Grand Yazıcı Club Turban Termal Hotel’imizin sahilinde, Marmaris’in en ulaşılabilir noktasında yer alıyor. Uluslararası Çevre ve Eğitim Vakfı tarafından mavi bayrakla ödüllendirilen Turkuaz renkli pırıl pırıl denizimiz ve arkası çam ağaçlarıyla bezeli ormanımız La Querida’ya eşlik ediyor.”

La Queriada’nın anlamı nedir? Burada nasıl bir konsept oluşturdunuz? Yani insanları burada neler bekliyor? Gördüğümüz kadarıyla burada bir plaj ve restorandan çok daha fazlası var.
E.Y.: La Querida “Sevgiliye” demek. Palamut balığının büyüğü, teorikten yapılan bir salamura yani lakerda. Sevgili kelimesinden üretilmiş. İspanya’nın Toledo şehrindeki balıkçıların duvarında anlamının ne olduğunu okuyabilirsiniz. İspanya’da evinden uzaklarda balıkçılık yapan bir adam ailesine hep balık götürmek istermiş ama yol uzun olduğu ve balığın bozulacağını bildiği için çareyi balığı tuza yatırıp evine götürmekte bulmuş. Buna da tuzladığı lakerda ismini, La Querida’yı vermiş. Bu hikâyeyi ve ismin anlamını çok sevdiğim için ismini böyle koyduk.

Dekorasyonda Doğan Çakıt ile çalışmanızın sebebi nedir?
E.Y.: Dodo’nun dünyaya bakış açısı çok farklı ve bir o kadar da renkli. Bugüne dek pek çok ünlü şahsın evlerini, ofislerini ve mekanlarını tasarladı. Geçtiğimiz yıllarda benim ofisimi de o tasarlamıştı ve çok memnun kalmıştım. Dodo’nun ince ve detaycı çalışmalarını bildiğim için burayı onun marifetli ellerine teslim ettim. Çok da doğru bir karar verdiğimi iş bitince anladım.

Nasıl bir yer istediğinizi Dodo’ya nasıl anlattınız?
E.Y.: Sevgili Dodo her şeyden önce benim çok kıymet verdiğim bir dostum. İkimizin de ortak yanı her şeyimize sevgi katmaktır. Ben hayal kurmayı çok severim. Hayal kurmak sağlık için de zorunludur. Ben hayallerimi ona anlattım, o da ortaya harika eser çıkardı.

“RÜYALAR ALEMİNDE RASTLAYABİLECEĞİMİZ GÜZELLİKLERİ KATMAK İSTEDİM”
La Querida enerjisi, dekorasyonu, doğası ve denizi ile adeta misafirlerini Alice Harikalar Diyarı’na götürüyor. Sizin hayaliniz tam da bu muydu?
E.Y.: Alice, dünya ve rüya algısı arasındaki bir karakter olarak kendi gerçekliğinin arayan bir karakter. Ben de dünyaya ait olan doğal güzellikleri koruyarak rüyalar aleminde rastlayabileceğimiz güzellikleri katmak istedim. Sıradanlığa asla tahammül edemem. Bunun için La Querida’da kullanılan her şey özel yapıldı. Kumaşlar, kabanalar, şemsiyeler tasarım masa ve sandalyeler. Gördüğünüz her şey buraya özel. Tabi sanat eserleri değerindeki onlarca objeyi de Dodo; Portofino, Capri, Sicilya ve Taormina’dan tek tek seçip alıp getirdi. 
 
Efsun Hanım, burayı açmanızdaki sebep nedir. Sizi diğer ‘beach club’lardan ayıran özellikleriniz nelerdir?
E.Y.: Marmaris, dünya üzerindeki cennet köşelerden bir tanesi. Ama biz bunu dünyaya anlatamıyor ve tanıtamıyoruz. Dünyanın en zengin iş insanları, starlar Ege’ye tatile geliyor, dev yatlar buralarda turluyor. Ama o insanlar karaya ayak basınca istedikleri kalitede restoran, beach club bulamıyorlar. Biz La Querida’yı bu açığı kapatmak için açtık. Evet, burası sıradan bir beach club ve restoran değil, fine dining bir mekân. Amaç Marmaris’e gelen yerli ve yabancı turistlere keyifli bir ortamda hoş vakit geçirtmek, onları eğlendirmek, değişik lezzetler tatmalarını sağlamak.

Başka ‘beach club’larda olmayan lüks detaylar hakkında bilgi verir misiniz?
E.Y.: Marmaris’in en büyük sorunu büyük teknelerin yanaşabileceği iskelelerin olmaması. La Querida’nın iskelesi 25 ila 50 metre büyüklüğünde. Buraya yanaşan teknelere her türlü hizmeti verebiliyoruz. Aynı zamanda tekne sahibi ve misafirler otelimizdeki termal su ve spa hizmetlerimizden de yararlanabiliyorlar.

“TERMAL SUYA GİREBİLECEĞİNİZ BÜYÜK BİR AÇIK HAVA HAVUZUMUZ VAR”
Otelinizde termal su ve tesis de var, kısaca bunu da anlatır mısınız? 
E.Y.: Biz ailece ne yapıyorsak Marmaris için yapıyoruz. 2 bin yıl önce Marmaris İçmeler’de pek çok hastalığın tedavisinde kullanılan termal sular çıkıyormuş. Adını da bu meşhur ve şifalı içme suyu kaynaklarından alıyormuş. Biz de madem bu sular yeraltında, niye çıkarmıyoruz dedik. Çok masraflı olmasına rağmen uğraşıp 250 metre derinlikte çok kıymetli olan bu termal suyu çıkardık ve şu an otelimizin spasında kullanıyoruz. Ayrıca termal suya girebileceğiniz büyük bir açık hava havuzumuz var. Amacımız Marmaris’in yılın 12 ayı yaşayan bir yer olması. Burayı kış aylarında termal şehir yapıp tesislerin de sadece yazın değil kışın da açık kalmasını sağlamak.

Marmaris için başka neler yaptınız ve ne yapmayı düşünüyorsunuz?
E.Y.: Amacımız burayı dünyanın en bilinir turizm bölgesi yapmak. Mesela ağabeyim TOSFED başkanıyken Marmaris’i dünyaya tanıtabilmek için Dünya Ralli Şampiyonası’nın bir ayağının burada yapılmasını sağladı. Dünyanın her yerinden gazeteciler, televizyoncular geldi. Euro Sport yarışı tüm dünyaya canlı yayınladı ve dünyanın yarısı burayı görme şansına sahip oldu.

“MEZELERİMİZ ŞEFLERİMİZİN GÜNLÜK TAZE SEÇTİĞİ MALZEMELER İLE TÜRK MUTFAĞININ EN ZENGİN TARAFLARINI YANSITIYOR.”
La Querida restoranıyla da çok iddialı. Bir beach restoranının ötesine geçerek ‘fine dining’ bir restoran yaratmışsınız. Bu konsepti de kısaca anlatabilir misiniz?
E.Y.: Menüde hem yerel hem de dünya lezzetleri var. Gün boyunca yiyeceğiniz ve içeceğiniz her şey bir uyum içinde. Menüyü bu esasa dayanarak hazırladık. Mezelerimiz şeflerimizin günlük taze seçtiği malzemeler ile Türk mutfağının en zengin taraflarını yansıtıyor. Tabi ki kalamar ve karides olmadan olmaz. Parmesanlı denizci kalamarı ara sıcaklarımızın yıldızı. Ahtapot kokoreç ve fritti kalamarımız ise Akdeniz ve Ege'nin füzyon tatlarının en gözdesi. Yaza özel salatalarımızdan İtalyan buratta ve hardal soslu karides salatamızı hem bir öğün hem de ana yemekleriniz yanında eşlikçi olarak tadabilirsiniz.  İspanyol mutfağının vazgeçilmezi paellamız, denizden gelen okyanus tabağımız ve günlük taze balıklarımız ile akşam yemeklerinize farklı bir boyut katan lezzetlerimiz. Paella yerken yanında bir İspanyol şarabı mı yudumlamak istiyorsunuz?  Ya da sıcak bir öğleni aperatif birer kokteyl ile serinletmek mi? Ya da ruhunuzu dinlendiren müzik ve manzaramız eşliğinde Marmaris' in en taze deniz ürünleri tatmak mı? Menüde aradığınız her şey var.

Bu restoran hangi saatler arasında hizmet veriyor, Marmaris’teki tatilciler, akşam yemeği için bu restorana gelebilecek mi?
E.Y.: Burası otelimizin sahilinde ama otelden bağımsız bir işletme. Otelimizde konaklasanız bile buraya gelmek için mutlaka rezervasyon yaptırılması gerekiyor. La Querida, sabah saat 09.00’da kahvaltı servisi ile açılıyor. Misafirler tüm gün snack ve balık menümüzden faydalanabilirler. Akşam yemeği gün batımında başlayıp saat 01.00’e kadar devam ediyor.


“LA QUERİDA, ANLATILMAZ YAŞANIR. NE DEMEK İSTEDİĞİMİ ANCAK MİSAFİRLER BURAYA GELİNCE ANLAYABİLECEKLER.”
Son olarak La Querida ile ilgili başka söylemek istediğiniz veya özellikle belirtmek istediğiniz bir şey varsa mı?
E.Y.: Burası büyük çabalarla yaratılmış gerçekten çok özel bir yer. Ülkemizde buranın emsalinin sayısı bir elimin parmaklarını geçmez. Aslında La Querida anlatılmaz yaşanır. Ne demek istediğimi ancak misafirler buraya gelince anlayabilecekler.

Doğan Bey, bugüne dek onlarca ev, ofis, restoran ve bar dekorasyonu yaptınız. Beach club olarak bu ilk çalışmanız mı? İlkse neden bugünü beklediniz?
Doğan Çakıt: Ben Londra’da yaşıyorum. Ama Türkiye’de değer verdiğim kişiler benle çalışmak isteyince onları kıramayıp ülkeme gelip sanatımı en ince ayrıntısıyla icra ediyorum. Daha önce Bodrum’da bir beach club’ın dekorasyonu yapmıştım. Zaten kendi işlettiğim tüm mekânların dekorasyonunu kendim yaparım. Madem ben işleteceğim o halde mekân da Dodo kokmalı.

İşinizi ve kendinizi nasıl tanımlarsınız?
D. Ç.: Benim işim yaratmak. Ev, otel, restoran, beach hiç fark etmez. Hayal kurar konsept yaratırım.  Benim yaptığım bütün mekânların mutlaka bir ruhu olur. Özgür düşünür, sınır tanımam, her türlü sıra dışılığa açığım. Böyle olunca da sıra dışı, harika, benzersiz mekânlar ortaya çıkıyor.

“LA QUERİDA’YI YAPARKEN KENDİMİ SİCİLYA'DA, TAORMİNA'DA GİBİ HİSSETTİM, YAŞADIM VE YAPTIM.”
La Querida’yı tasarlarken nelerden ilham aldınız, yarattığınız bu muhteşem mekânı nasıl tanımlarsınız?
D. Ç.: Yaptığım mekanın sahibini tanıyınca daha doğru işler ortaya çıkıyor. Efsun’u tanıdığım ve hayallerini dinlediğim için üzerine ben de hayallerimi koyup gerçekten harika bir iş çıkardım. Marmaris konum itibariyle dünyanın en güzel yerlerinden biri. Burayı yaparken kendimi Sicilya'da, Taormina'da gibi hissettim, yaşadım ve yaptım. 

Dekoratif objeler, masalar, koltuklar ve hatta kumaşlar çok özel. Bunları nerelerden tedarik ettiniz?
D. Ç.: Tüm seramik aksesuarlar Taormina’da 5 ayda buraya özel yapıldı ve üzerine La Querida imzası atıldı. Her objenin aşk ve sevgi üzerine kurulu bir hikayesi var. Bu aksesuarlar ve objeler çevresine pozitif enerji yayıyor. Kumaşlar Efsun ile benim verdiğimiz desenlerle güneşte solmayan, alev alıp yanmayan kumaşlar olarak dokundu.

İç mekân, dış mekân ve dinlenme alanları muhteşem. Hem iç içe hem de birbirinden farklı. Bu fikrinizin ana kaynağı nedir? 
D. Ç.: Dış mekan tamamen yaz mevsimine uygun tasarlandı. Orada denizin farklı tonlarını kullandım. Restoran ise 12 ay açık ve içeride yine deniz içi mercan renkleri kullanıldı. Kumaşlarımızın desenini Rus ressam Marina çizdi ve harika oldu. Gerçekten hava olarak da ruh olarak da hem zengin hem çok lüks bir mekân oldu.

Burayı Akdeniz usulü yasam tarzına uygun olarak mı tasarladınız? 
D. Ç.: Akdeniz ve Sicilya tarzı demek daha doğru olur. Ben sadece zevkli ve kültür düzeyi yüksek insanlara göre mekân yapıyorum. Zaten her zevke uygun mekân yapmam da zaten imkânsız.

Siz burayı tasarlarken doğayı tasarıma mı yoksa tasarımı doğaya mı uydurdunuz?
D. Ç.: Böyle muhteşem doğası olan yerde dekorasyonu doğaya uydurmak en doğrusu. Ben de bunu yaptım. Doğanın içinden renkler seçerek yola çıktım. Denizin mavisi, güneşin doğuşundaki sarıyı, güneşin batışındaki kızıllığı, hepsini uyumlu olarak bir araya getirdim.