Servet Bey, alanınızda yakaladığınız başarıyla ön plana çıkmış ve örnek olmuş bir isimsiniz. Sizden başarıya nasıl ulaştığınızı ve başarılı insanın özelliklerini dinleyebilir miyiz?
Dünyada üç türlü insan vardır. Birincisi dünyada başarı nedir bilen, bunun için neler yapacağını keşfetmiş ve bu konuda bedel ödeyen insanlar. İkinci gruptaki insanlar başarıya giden insanları anlamakta dahi zorlanıyorlar. Üçüncü grup insanlar ise başarıyı ve başarıya giden insanları umursamazlar. Onlar sadece eleştirmek için dünyaya gelmiş, garip insanlar. Bu noktadan bakıldığı anda başarılı insanların en büyük ortak özelliği hiçbir zaman çevresindeki insanları eleştirmeyen kişiler olmalarıdır. Sadece ve sadece içinde eleştirmesi ve geliştirmesi gereken noktalara odaklanıyor. Ömür boyu gelişim programı içerisinde kendisine odaklanıyor. Bu insanların içlerinde o kadar çok eksiklik, içinde o kadar çok gelişmesi gereken noktaları var ki dışarıya bakacak vakitleri olmuyor. Bu nedenle başarılı insanların ortak özelliklerinin bir tanesi dedikodu sevmemeleridir. Dedikodu beynin en büyük toksik zehridir. İşe yaramayan, beyninizi ve zihninizi yok eden küfü sürekli olarak içinizde biriktiriyorsunuz. Zihin çözüm için, yepyeni buluşlar için beslenmesi gereken çok fazla tohum ile dolu. Siz bunun üzerine dedikodu küflerini atarsanız o topraktaki tohumları yok ediyorsunuz. Başarı yolculuğundaki insanları çift kanatlı kuşlara benzetiyorum. Bu insanlar sürekli olarak kendi işlerine yatırım yaparlar. Zaman, okuma, planlama, araştırma ve proje başarının birinci ayağı. İkincisi de bu kişiler işlerinden vakit buldukça sürekli olarak iç dünyalarına yatırım yaparlar. Bu insanlar psikoloji ve enerji kitapları okurlar, seminerlere katılırlar ve kendilerindeki kömürü elmas yapmak için sürekli uğraşırlar. Bu insanlar hoşgörülü, merhametli, vicdanlı, yardımseverdir. Hayatta tek başlarına mutlu olunmayacağını bilirler. Geldikleri noktayı asla unutmazlar. Çünkü geldiğiniz noktayı unuttuğunuzda o noktaya inmeniz an meselesidir. Başarı yolculuğunda en önemli iki esası vurgulayarak noktalamak istiyorum. Birincisi işinizi her gün geliştirmek ve içinizi her gün geliştirmek zorunda olduğunuzu unutmayacaksınız. Bu iki alanda yatırım yaptığınızda insanlar sizdeki gelişimi merak ve hayretle izlemeye devam ederler.
Peki başarıya giden yol hep güllerle mi doluydu yoksa dikenlerden de geçmek zorunda kaldınız mı?
Hayatta çıktığınız her yol zorludur. Başarıyı ben bir dağa tırmanma yolculuğu gibi tasvir ederim. Dağın eteklerinde başarı yolculuğuna çıktığınız zaman o yolculuğa çıkan on binlerce insan görürsünüz. Zirveye doğru tırmanışa geçtiğiniz zaman yukarıya çıkarken işler değişir. Virajlar keskinleşir, hava koşulları ve şartlar zorlaşır. Zirvelerde rüzgarlar sert eser. Burada o sert rüzgarlara karşı dayanıklılık, azim ve kararlılık yeleğinizi önceden hazırlayamazsanız orada panik atak olursunuz. Çok fazla korku ve endişeye kapılabilirsiniz. O yola çıkıp da düşenleri çok gördüm. Ben hayatımda kısa dönemli düşüşler yaşadım. Bunu yaşamak da insana yerden kalkabildiği takdirde güç katar. Ve sizi daha yukarıya çıkarmak için bir sıçrama materyali haline getiriyor. Buradaki en önemli detay ne kadar hızlı kalktığınızdır. Bunun yanında niye düştüğünüzü çok iyi analiz etmeli ve ileride düşmemek için ne yapacağınızı çok iyi planlamalısınız. Bunu yaptığınız zaman zirve yolculuğunuz keyifle devam ediyor.
Ben inançlı bir insanım. Allah size istediğiniz şeyi verdiğinde şımarmamalısınız. ‘Ben kazandım’ dememelisiniz. Allah aldığı zaman da kızmayacaksınız. Bu iki nokta doğru bir şekilde yönetildiği zaman insanda denge meydana geliyor. Bu başarı yolculuğunda tedavi edilmesi gereken en önemli hastalık egodur. Hayatta çıktığınız her yol zorludur.
Siz engelleri aşarken neler yaşadınız? Kariyerinizde ‘Şu olay olmasaydı bu kadar başarılı olamazdım’ dediğiniz bir şey var mı?
Ben muayenehanesi olan bir hekimdim. Muayenehanemi terk edip daha büyük bir klinik kurma istediği olmasaydı o muayenehanede kalırdım. Benim hayalim ve hedefim 20 sene önce de dünya markası olmaktı. Türk doktorunun mütevazı ve saygın bir şekilde işini yapıp dünyada ismini kabul ettirmiş olmasını hayal ediyorum. Bu noktada yoğun bir şekilde çalışıp emin adımlarla belli bir noktaya geldiğimin farkındayım. Çalışmalarım ve çabam sayesinde de geçişten günümüze çok yol kat ettim, büyük başarılar elde ettim. Çıkacak çok yolumun olduğunu biliyorum. Çünkü zirve sonsuz ve sınırsızdır. Bu nedenle çalışarak ve mücadele ederek sınırlarımın ötesine geçmeye devam ediyorum.
Başarıya ulaşmanın altın kuralları nelerdir? Başarınızın altın kurallarını paylaşır mısınız?
Bizim için başarmak ve başarılı olmak asla bitmeyecek bir yolculuktur. Çünkü her daim kendimizle yarışarak bir adım öteye nasıl geçeriz diye düşünüyoruz. Bu yolculukta ise bizim olmazsa olmaz kurallarımız;
- Çalışmak.
- Azimli olmak.
- Pozitif olmak.
- Sürekli gelişim için düşünmek.
- Okumak.
- Başarılı insanları gözlemlemek.
- Çalıştığınız ekibinizi dinleyebilmek.
- Hatalarınızdan ders çıkarmak.
- Düştüğünüzde hemen kalkmak.
- Kazandığınızda şımarmamak, kaybettiğinizde de pes etmemek.