Genetik Göz Altı Morluk Tedavisini Türkiye’ye Getirdi

Genetik Göz Altı Morluk Tedavisini Türkiye’ye Getirdi Genetik Göz Altı Morluk Tedavisini Türkiye’ye Getirdi

Birden fazla sebebe bağlı olarak oluşan ve estetik anlamda kişileri mutsuz eden bir görünüme neden olan göz altı morlukları, çukur ve pigmentasyon artışı sebebiyle olabilir. Bunların yanı sıra genetik göz altı morluğu da, göz altı morluklarının en önemli sebeplerinden bir tanesidir. Nishpharma, Türkiye’ye getirdiği “Eyelit” uygulaması sayesinde klasik yöntemlerle tedavi edilemeyen genetik göz altı morluklarını yok ederek danışanların göz çevresini daha sağlıklı ve fresh görünüme kavuşturuyor. Çok özel ürünleri ve cihazlarıyla sektörün en başarılı firmalarından birisi olan Nishpharma’nın Yönetim Kurulu Başkanı Orçun Duygun ile göz altında oluşan morlukların nedenlerini, Türkiye’ye getirdikleri Eyelit uygulamasını Klass okurları için konuştuk.  

Orçun Bey, Nish Pharma ile Türkiye’ye genetik göz altı morluk tedavisi olarak bilinen özel bir tedavi yöntemi getirdiniz. Öncelikle göz altı morluklarının hangi sebeplerden kaynaklandığını öğrenebilir miyiz?
Bizim estetik sektörümüz ülkemizde ortalama 30 yıla dayalı bir sektör. Bu 30 yıl içerisinde sektörde bir sürü ameliyat ve ameliyat harici işlemler yapıldı. Her gün yeni bir problem ve ürün çıkıyor. Genetik göz altı morluğu şikayetiyle gelen danışanlara yapılabilecek bir şey yoktu. Çünkü oradaki problemler damarla ilgili ve damarlara müdahale edilemiyordu. Yapılan işlemler genelde dolgu, mezoterapi ve daha çok aydınlatma. Göz altı morluklarının üç tane ana sebebi vardır. Bunlardan bir tanesi göz bölgesindeki çukur. Çukurlu bölgede karartı gözükür. Bu da deriyle kemik arasında bir boşluk olmasından kaynaklanır. O bölgeye dolgu yapmazsanız hiçbir şekilde oradaki karartı geçmez. İkincisi ise göz çevremizi kaplayan derimizin dış tarafındaki pigmentasyon artışıdır. Herhangi bir sebepten dolayı orası lekelenmiş olabilir. O bölgeye mezoterapi yapılabilir. Fakat genetik göz altı morluğu varsa o damarlara müdahale yapılamıyor. Bu görünümü hafifletmek için danışanların iyi dinlenmeleri, sigara ve alkol kullanmamaları, stresten uzak durmaları gerekiyordu.

 
Genetik göz altı morluğu nasıl oluşur? “Eyelit” uygulamasıyla bu sorunu nasıl tedavi ediyorsunuz?
Kılcal damarlardaki kan akışının yavaşlaması sebebiyle kan belli bir bölgede birikir. Biz buna göllenme diyoruz. Bu durumda mantıken göllenmeyi yok ettiğimizde genetik göz altı morluğunu da çözersiniz. “Eyelit” tam olarak bunu yapıyor. Problemli olan, yavaş çalışan damarlara ‘hızlı çalış’ emri veriyor. Ortama medikal karbondioksit veriliyor. Medikal karbondioksit girdiği ortamdaki oksijeni azaltır. Bu sebepten dolayı vücudumuz oksijeni azalan bölgeye bol miktarda oksijen gönderimi yapar. Vücudun oksijen gönderebileceği tek bir aracı var. O da damardır. Böylelikle damarın hızlı çalışması sağlanıyor. Göllenen ve şişen damarda kan akışının hızlanmasıyla yeni damarlar açılıyor. Vücut bu şekilde kendisini yeniliyor. Böylece kan diğer damarlara yayılıyor. Bu noktada danışanları çok iyi seçmek lazım. Bu uygulamayı yaparken ilk önce damarsal dediğimiz problemi çözüp daha sonrasında çukuru doldurursak çok daha güzel bir çözüm elde ederiz. Eyelit uygulaması sadece genetik göz altı morluğu probleminde kullanılıyor. Eğer bunu çukurlu olan danışanlarda kullanırsak hastanın göz altı yine de siyah gözükecektir.

Tedavi etkisini ne kadar süre sonra gösteriyor?
Örneğin grip oldunuz ve doktora gittiniz. Doktor size grip ilacı verir. Evinize gittiniz ve akşam bir tane içtiniz. Sabah uyandığınızda hemen iyileşmeyi beklemiyorsunuz. Göz altı tedavisi de buna benziyor. Vücudumuzun yeni kılcal damarları örme süresi 21 gün. Bu yayınlarda ispatlanmış, üzerinde onlarca yayın olan bir literatür bilgisi mevcuttur. Danışanlarımız her hafta bir kere olmak üzere gidip ‘Eyelit’ uygulamasını yaptıracak. İlk iki seans kendisi çok büyük bir değişiklik görmeyebilir çünkü literatür bu değişikliği 21 gün sonra göreceğini söylüyor. İnsanlar 28 ve 30’uncu günde fotoğraflarını yan yana koydukları zaman ciddi bir azalma olduğunu görecekler. Fakat hiçbir zaman ten rengine geri dönmesini beklemesinler. Bu çok önemli bir detay. Göz altı morluğunda tek sebep genetik olmayabilir. Başka sorunların olup olmadığının çok iyi algılanması gerekiyor.

Göz altı morluğu sorununu yaşayan kişiler bu işlemi hangi aralıklarla yaptırmalı?
Danışanlar her hafta 1 kere bu işlemi yaptırıp toplam minimum 5 seansı tamamlamalıdırlar. Bazı kişilerde bu işlem süresi uzayabilir. Uygulama yapan doktor, morluğun direncine göre seansları uzatabilir. Bu uygulama, uygulanan bölgede sağlıklı kılcal damar örüyor. Sağlıklı olan yeni damarlarına nasıl bakacağı tamamen danışanın kendisine bağlıdır. Damarsal Göz altı morluğunun oluşmasına sebep olan faktörlerden (stres, uykusuzluk, aşırı alkol ve sigara tüketimi v.b) uzak durulursa ve kişinin böbrek problemleri gibi başka bir rahatsızlığı yoksa, işlem sonucu uzun süre danışanı mutlu edecektir.
 

Orçun Duygun