Günümüz Dizilerinde En Büyük Star Senaryodur

Günümüz Dizilerinde En Büyük Star Senaryodur Günümüz Dizilerinde En Büyük Star Senaryodur

Ünlü Oyuncu Saruhan Hünel, kariyerine dair bilinmeyenleri ilk kez Klass’a anlattı...

Televizyonda yalnızca TRT’nin yayın yaptığı bir dönemde oyunculuğa başladı ve Yeşilçam geleneğinden gelerek Türk sinema ve dizi sektörünün bütün kuşaklarına ve dönüm noktalarına yakından şahitlik etti. Son olarak rol aldığı “Kuruluş Osman” dizisiyle ekranlarda gördüğümüz Saruhan Hünel, sanatçı kimliğinin yanı sıra yardımsever kişiliği ile de tanınıyor. 2006 yılında yayınlanan “Kaybolan Yıllar” dizisiyle kariyerinin dönüm noktasını yaşayan Saruhan Hünel sektörün hızlı bir şekilde dijitalleştiği ve hızlı tüketime yöneldiği günümüzde samimi ve doğru işler yapmaya gayret gösteren örnek bir sanatçı. Hümanist yönüyle de birçok sosyal sorumluluk projesinde yer alan Saruhan Hünel ile hayata bakış açısını, oynadığı dizileri, sinema sektörünün dünü ve bugününü Klass okurları için konuştuk

 

 

“Kuruluş Osman dizisinin 25 ülkeye birden satıldığını biliyorum. Bu 25 ülkedeki insanın yüzde 10’u sizi seyretse yüz milyonlarca insana ulaşırsınız. Bu şekilde kültürünüzden sinema çekim tekniklerine kadar her şeyinizi oradaki insanlara gösterebilme imkanına sahip oluyorsunuz. Bu Türkiye hakkındaki yanlış algılarını yıkıyor ve olumlu bir şekilde algılanmasını sağlıyor. En büyük propaganda dizi veya filmle yapılır”

 

 

Saruhan Bey, mankenlikle başladığınız kariyerinizde oyunculuğa geçiş yaparak sanat camiasında isminizi duyurdunuz? Mankenlikten oyunculuğa geçiş sürecinizi ve ilk oyunculuk deneyimlerinizi bizimle paylaşabilir misiniz?

Benim sektöre ilk başladığım zamanlarda sadece TRT vardı. Tek kanallı bir ülkede kısıtlı imkanlarla diziler yeni yeni yapılmaya başlanmıştı. önümüzde daha profesyonel ağabeylerimiz, ablalarımız vardı ve dolayısı ile diziye geçiş gibi bir imkânımız o dönemde olmadı. Benimle dizi projelerinde yer almaya başlayan arkadaşlarımın hepsi özel kanallar başladıktan sonra bu sektöre adım attı. Bana hep oyunculukla ilgili eğitim alıp almadığım sorulur. Bu konuda herhangi bir eğitim almadım, alaylıyım. Bu işe Yeşilçam’da başladım. O günkü şartlarda sektörümüzde usta çırak ilişkisi hâkim olduğu için her şeyi sette, hızlı bir şekilde öğreniyorduk. Dublajı bile farkında olmadan öğrendiğim oldu. O dönem rol aldığım filmlerde Fatih Sultan Mehmet ve Yavuz Sultan Selim gibi tarihi karakterleri oynadım. özel kanalların açılmasıyla ilk olarak Star TV’de “Aynalı Tahir” ile oyunculuğa devam ettim. Sonrasında da devamı geldi. Usta çırak ilişkisine ve saygıya inanan bir insanım. Günümüzde bile usta oyuncuların yanında çırak olarak yer alıyoruz. Onların söylediklerine, direktiflerine, tek bir göz veya kaş hareketlerine bile bakarak bir şeyler öğrenmeye çalışıyoruz. Oyunculukta ve hayatta öğrenmek hiçbir zaman bitmez. önemli olan öğrendiklerinizi uygulayabilmek.

 

“TİCARETLE DE UĞRAŞAN BİR İNSANIM”

Oyunculuk kariyerinize sürekli aralar verdiniz? Bunun bir sebebi var mı?

Birçok oyuncu arkadaşım gibi sadece oyunculuk yapan birisi değilim. Ticaretle de uğraşan bir insanım. Bundan yirmi yıl öncesinde olduğu gibi şimdi de ticaret yapıyorum. Bir projede para için yer almıyorum. Bir projeyi sevdiğim için kabul ediyorum. Diğer arkadaşlara göre seçici olma şansım var. Bugüne kadar yaptığım diziler de hep uzun soluklu ve kaliteli diziler oldu.

 

Hayatınızda sizi en çok heyecanlandıran, sizin için dönüm noktası olan dizi hangisi oldu?

2006’da çektiğimiz, Orta Doğu’ya satılan ilk dizi unvanına sahip olan ve orada büyük bir fan kitlesine sahip olan “Kaybolan Yıllar” dizisidir. Star Tv’de yayınlanan muhteşem bir dizi oldu. Projede severek rol aldım. Belki de bunun enerjisi herkese yansıdı. Bu projenin yapımcılığını ve senaristliğini üstlenen, yakın dostum ve eski eşim Sergin Akyaz’a buradan teşekkür ediyorum. Sonrasında “Serçe” adında yeni bir dizide yer aldım. Bu iki projeden önce de 2002 yılında “Melek” dizisinde oynamıştım. 2012’de Selin Ortaçlı ile “Araf Zamanı” daha sonra da “Karagül” dizisinde yer aldım. Bu sezon da ATV’nin sevilen dizisi, Diriliş Ertuğrul’un devamı olan, Sevgili Mehmet Bozdağ yapımcılığı ve senaristliğinde Kuruluş Osman’ı çektik. Bundan sonra da yeni projelere bakacağız. Benim için bir projede en önemli şey ekip ve senaryodur. Sette kolektif bir iş yapıyorsunuz. Parçalardan bir tanesi eksik olduğu zaman bütünü oluşturamıyorsunuz. Müziğiniz, çekiminiz, senaryonuz ve devamlılığı, karakter, dizinin televizyonda yayınlandığı saat doğru olmak zorunda. Günümüz dizilerinde en büyük star senaryodur.  

 

Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Ağustos sayısında...