Türkiye’de konut anlayışının sitelere, ofis anlayışının daha kompleks tesislere dönüşümüyle birlikte Türkiye’de ihtiyaç olan tesis yönetimi hizmetini IB EGE Group, 20 yıldır ayrıntıya verdikleri önemi hizmet kalitesi ile birleştirerek, güvenli ve konforlu bir yaşam isteyen herkes için “çözüm ortağı” olarak veriyor. Sea Pearl’dan Büyükyalı’ya, Maslak 1453’den Galataport’a aklınıza gelebilecek İstanbul’daki A Plus bütün projelerde IB EGE’nin yönetim ve danışmanlık hizmeti var. Tüm bu projelerin tapu kadastro alt yapılarını kuran bir şirket olan IB EGE Group, İstanbul’un yanı sıra Türkiye genelinden ve yurtdışından pek çok projeyeyi geliştiriyor ve kendilerine teslim ediyor. IB EGE Group Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Bozan, hizmet verdikleri kurumlara sundukları ayrıcalıkları ve kendilerini farklı kılan özelliklerini Klass’a anlattı.
“Eskiden İbrahim Bozan’ı tanırlardı şimdi artık IB EGE’yi tanıyorlar ve ben bu durumdan mutluluk duyuyorum. Biz farkında olmadan eğitim kuruluşu haline geldik. çünkü biz bazı projeleri geliştiriyoruz, kendilerine teslim ediyoruz ve ayrılıyoruz. A Plus olan karma projelerde IB EGE uzman bir kuruluş haline geldi.”
“Biz ilk kurulduğumuz gün yönetim şirketi olarak kurulduk. Bizim diğer firmalardan en büyük artımız benim 30 yılımı tapu kadastroya vermiş olmam. Ben yönetim planının içinde büyüdüm. Biz hem yönetim planını yazmayı biliyoruz hem de o yönetme planına uygun işletme sistemlerini kurmayı biliyoruz. Farkımız burada diyebilirim.”
İbrahim Bey, Türkiye’deki birçok kurum ve kuruluşların yönetimlerini ve danışmanlığını yapan IB EGE ne gibi hizmetler veriyor?
IB EGE Group yaklaşık 20 yıldan beri hizmet veren, Türkiye’deki konut anlayışının sitelere, ofis anlayışının daha kompleks tesislere dönüşümüyle birlikte Türkiye’de ihtiyaç olan facility management (tesis yönetimi) hizmeti yapan bir şirket. Ama alt kollarında da güvenlik, temizlik, teknik, bakım, peyzaj hizmeti veren alt şirketleri var. IB EGE bugüne kadar tamamen A Plus konutlar üzerinde çalıştı. 11 yıl İstinye Park’ı yönetti, Zorlu Center’ın yönetim danışmanlığını yapıyor, Maslak 1453’ü yönetiyor. Buna benzer Metropol Ataşehir, Eren Holding binaları ve benzeri çeşitli ofis ve rezidansları yönetiyor. Yani bu binalar ve projeler bittiği zaman nasıl yönetilecek, işletme kurguları nasıl olacak gibi soruları mimari projeden itibaren başlayıp hayata geçiriyor. Bu anlamda oldukça güçlü kadrolarımız var.
Büyük projelere danışmanlıklar ve yönetim hizmetleri veriyorsunuz. Verdiğiniz hizmetin detaylarını anlatabilir misiniz?
Sea Pearl’dan Büyükyalı’ya, Maslak 1453’den Galataport’a aklınıza gelebilecek İstanbul’daki A Plus bütün projelerde IB EGE’nin danışmanlık hizmeti var. Tüm bu projelerin tapu kadastro alt yapılarını kuran bir şirketiz. İB EGE’nin kuruluş döneminde Amerika, Londra, Hong Kong, Dubai’de bu tür büyük binaların nasıl yönetilmesi konusunda hem incelemeler yaptım hem de eğitimlere katıldım. Sonuçta biz Türkiye’de bu sistemi bilinçli olarak kurduk. Gerek enerji verimliliğine uygun gerekse teknolojik alt yapısıyla birlikte hukuksal anlamda alanları genişleyen binalar oluşuyor. Yine bir parsel üzerinde birden fazla fonksiyonu olan otel, konut, avm, ofis ve benzeri yaşamların bir arada olduğu kompleksler söz konusu. Bunların hukuksal olarak yönetim planlarına bağlanması lazım. Hem oradaki tüketicinin haklarının korunması hem de bu sistemin çalışmaya başladığı zaman birbirine ek maliyet yükü getirmemesi lazım. IB EGE bu konuda uzman bir kuruluş haline geldi.
“ESKİDEN İBRAHİM BOZAN’I TANIRLARDI ŞİMDİ ARTIK IB EGE’Yİ TANIYORLAR VE BEN BU DURUMDAN MUTLULUK DUYUYORUM”
Artık ismen değil IB EGE olarak tanınıyorsunuz. Bu durumun size getirdiği iş potansiyelleri ve artılar nelerdir?
Eskiden İbrahim Bozan’ı tanırlardı şimdi artık IB EGE bir marka oldu, IB EGE’yi tanıyorlar ve ben bu durumdan mutluluk duyuyorum. Yurtdışından çokça davetler almaya başladık. özbekistan’dan bir projeden teklif geldi ama ekonomik ve maliyet koşulları uymadığı için projeyi almadık. Erbil’de Kuzey Irak’taki Hilton Oteli’nin bu kadar firma arasında güvenlik analizini ve senaryolarını yapan bir firmayız. Güvenlik sektöründe uzman arkadaşlarımız var. Ve oradaki yüksek güvenlikli risk analizlerini çözdüler. Güzel işler yapmış olduk. Yine Katar’da Doha’da bir bina ile ilgili bize yönetim teklifi geldi. Ama bizim Türkiye’de yeteri kadar işimiz var. Biz bazen şehir dışından bile iş alırken düşünüyoruz. çünkü İstanbul oldukça iyi bir pazar. Ama tabi ki ülkemizin bu ara özellikle ihracata ve dövize ihtiyacı olduğu yerlerde biz yurtdışı facility management çalışmalarını gündeme aldık. Şimdi yine İran’daki büyük bir kompleksin yönetimi ile ilgili görüşmelerimiz devam ediyor. Ama tabi maliyetlerin ve kazancın sizi tatmin etmesi lazım. Sonuç itibariyle siz bu ticareti yapıyorsanız belli yerlere gittiğiniz zaman belli bir emeğin karşılığını alabilmelisiniz. Kuzey Irak veya Türkmen ülkeleri bunun için çok müsait değiller. Fakat İran ve Katar ile görüşmelerimiz devam ediyor.
Devamı ve daha fazlası Klass Magazin Ocak sayısında..