Kaan ve Denizer Bana Ne Kadar Sabırlı Olduğumu Gösterdi

Kaan ve Denizer Bana Ne Kadar Sabırlı Olduğumu Gösterdi Kaan ve Denizer Bana Ne Kadar Sabırlı Olduğumu Gösterdi

Elit İstanbul Tıp Merkezi Genel Koordinatörü Şeyma Şener, annelik duygusunu tattıktan sonra hayatı yeni bir anlam kazanan ve mutluluğu çok farklı bir şekilde yaşayan bir iş kadını. Adeta çocuklarıyla büyüyen, onlarla birlikte kah koltuğun üzerine çıkıp zıplayan, kah körebe oynayan Şeyma Şener oğulları 10 yasındaki Kaan ve 6 yaşındaki Denizer ile birlikte kendisini yeniden tanıdığını söylüyor. İş yaşamıyla ev yaşantısı arasında denge kurarak zaman yönetimini de en iyi şekilde yapan Şeyma Şener “Annelik misyonu hiç bana göre değil diye düşünüyordum. Anne olduktan sonra kendimde fark ettiğim yeni özelliklerim oldu” diyor. Elit İstanbul Tıp Merkezi Genel Koordinatörü Şeyma Şener ile oğulları Kaan ve Denizer’le olan ilişkisini ve çocuklarıyla nasıl vakit geçirdiğini Klass okurları için konuştuk.”  

Şeyma Hanım, çocuklarınız Kaan ve Denizer’le aranızda nasıl bir ilişki var? Onlar doğduktan sonra hayatınızda neler değişti?
Ben anne olmadan önce kendimi bir anne olarak hayal edemezdim. Hamile olduğumu öğrendiğimde çevremdeki arkadaşlarım da çok şaşırdılar. Annelik misyonu hiç bana göre değil diye düşünüyordum. Anne olduktan sonra kendimde fark ettiğim yeni özelliklerim oldu. Kaan da Denizer de beraber büyüdüğüm, birçok şey öğrendiğim, mutluluğu çok değişik tattığım iki çocuk. Bir yandan size bağlı, bir yandan da ayrı birer bireyler. Onların büyümelerini gözlemlemek çok müthiş bir duygu.

Yoğun tempoda çalışan bir çift olarak çocuklarınıza  zaman ayırmayı başarabiliyor musunuz?
Her iki çocuğum da belli bir yaşa gelene kadar kesinlikle çalışmadım. Evde bir yardımcım olmasına rağmen çocuklarımın her şeyiyle ben ilgilendim. Çalışmaya başlayınca ise çocuklarımı hazırlayıp okula gönderdikten sonra kliniğe geliyordum. Akşamları da olabildiğince Murat’tan erken gelip yine Kaan ve Denizer ile ayrı ayrı ilgileniyordum. Çocukları uyuttuktan sonra kendime vakit ayırıyordum. Bu şekilde güzel bir denge kurduk aslında.

“ÇOCUKLARIM SÖZ KONUSU OLDUĞUNDA SABIR KONUSUNDA LİMİTLERİMİ BİLE ZORLADIĞIM OLUYOR”.

Kaan ve Denizer nasıl çocuklar? Benzeyen ve farklı olan özellikleri neler?
Kaan ve Denizer aynı anne babadan olmalarına rağmen mizaçları oldukça farklı çocuklar. Biri çok daha duygusalken diğeri biraz daha rahat bir çocuk. Biri çok hareketliyken biri çok sakin. Biri çabuk sinirlenirken diğeri daha uysal. Nabza göre şerbet vererek aralarındaki dengeyi sağlıyorum. Kaan ve Denizer bana ne kadar sabırlı olduğumu gösterdi. Daha önceleri çok sabırsız çok tez canlı biriyken çocuklarım söz konusu olduğunda sabır konusunda limitlerimi bile zorladığım oluyor.

Boş vakitlerinizde çocuklarınızla neler yapıyorsunuz?
Birlikte koltuk üzerinde zıplamaya bayılırız. Anneanneden biraz azar işitsek de bunu yapmaktan çok hoşlanırız. Birlikte körebe oynarız. Kaan ve Denizer ile alışveriş yapmaktan müthiş keyif alırım. Kimi zaman bir kız arkadaşımla çıkmaktansa onlardan birini alarak çıkmayı tercih ediyorum. İkisini birlikte götürmüyorum çünkü benim için çok sıkıntılı oluyor. Korona öncesi bir hafta sonu Kaan ile çıkarken, diğer hafta sonu Denizer ile çıkıyordum. Mağazada ben kıyafet denerken onlar da bana yakışıp yakışmadığını söylüyorlar. Kaan biraz daha alışverişte sıkılan bir çocuk. Denizer tam tersi yeni kıyafetler denememi söyler. Ben de ilgi alanıma giren mağazalardan sonra mutlaka onların da istediği mağazalara gidiyorum. Kaan teknolojiden çok hoşlanıyor. Teknoloji ve kitap mağazalarına gidiyoruz. Ben onlara saygı gösterdiğim için onlar da bana saygı gösteriyorlar. Birlikte müthiş bir alışverişten sonra yemek yiyip eve dönmek keyifli oluyor.

“ÇOCUKLARIM İYİ Kİ VARLAR. BANA ANNELİĞİ TATTIRDIKLARI İÇİN İNANILMAZ MUTLUYUM.”
Çocuklarınızın da ilerde babası gibi tıp okumasını ister misiniz?
Murat da ben de mutlu olabilecekleri bir mesleği yapmalarını istiyoruz. Doktorluğa bakış açım Muratla tanışmadan önce farklıyken, şu anda doktorluğun dünyanın en zor ve en çok fedakârlık isteyen mesleği olduğunu düşünüyorum. O yüzden bu konuda kararı çocuklarımın kendisine bırakmak istiyorum. Kaan’ın müzik kulağı çok iyi, çok güzel gitar çalıyor. Eğer müzik onu mutlu edecekse anne baba olarak kesinlikle arkasında oluruz. Kaan’ın fen alanına da çok merakı var. Denizer’in yetenek alanını henüz keşfedemedim. İkisi de farklı yetenekleri olan, şahsına münhasır iki çocuk. Çocuklarım iyi ki varlar. Bana anneliği tattırdıkları için inanılmaz mutluyum. Ben hep bir oğlum, bir de kızım olmasını istiyordum. Denizer’e hamile olduğumda kesin kız olacağını düşünmüştüm. Ultrasonda erkek olduğunu gördüğümüzde ağlamıştım. Sonra onun vicdan azabını da yaşadım. Denizer dünyaya geldiği günden beri “iyi ki erkek olmuş ve iyi ki iki tane oğlum var diyorum.”


 

Şeyma Şener